shaktar donetsk maçında aziz yıldırım maskesi takmışlardı ya, harbiden düşünüyorum da o sadece bir maske değildi. bir gerçeği gösteriyordu. fenerbahçe taraftarlarının büyük bir çoğunluğu günden güne birer aziz yıldırım'a dönüşmeye başladılar. son on yılda aziz yıldırım'ın kibiri, kabadayılığı, eleştiriye tahammülsüzlüğü, bütün buralar hep benim havaları ve rakiplerini küçümser tavırları fenerbahçeli olmayan herkesin aziz yıldırım'a antipati duymasına neden oldu. ve ne yazık ki, fb taraftarları, özellikle genç kuşak fb taraftarları aziz yıldırım'dan gördükleri kişilik özelliklerini göstermeye başladılar. rakipleri rezil olunca eleştirdiler dalga geçtiler eğlendiler, ama kendileri rezil duruma düşünce yapılan en ufak espriyi, sataşmayı hazmedemez oldular. aynı aziz yıldırım gibi.. işte bu aziz yıldırım'da gördüğümüz egoist kişilik özellikleri maalesef fenerbahçe taraftarlarını hem diğer takım taraftarlarının gözünde antipatik yaptı, hem de kendilerine çok fazla zarar verdi. yani özet olarak aziz yıldırım döneminde yaşadığı anlık sevinçlerin büyüsüne kapılan ve türk futbolundaki aziz yıldırım diktatörlüğünün yıkılmasıyla birlikte büyük bir boşluğa düşen taraftarlardır.
ne bok yerlerse yesinler umrumda olmayacak kitle. ama şu zor zamanınızda bari hırsızlık yapmayın. zamanında göztepemiz için yaptığımız sloganı çalmayın. işiniz gücünüz götverenlik olmasın.
"sokak arasında oynasan kaldırıma çıkar göz göz çekerim"
geçen haftanın en kötü entry'lerinin ilk 5'i galatasaray'la ilgili konulara yazı yazmış, galatasaray'ın transferlerine bok atmaya çalışmış fenerbahçe taraftarına aittir.
tek standardı fenerbahçe sevgisidir.diğer tüm konularda her traftar grubunda olduğu gibi farklı farklı fikirleri vardır.bir genelleme yapmak ancak cahil bir beynin ürünüdür.
"türk futbolunu ateşe atıyorlar" diye ağlayıp "inşallah şampiyonlar liginde trabzon sıfır puan çeker" diye çelişen taraftardır.
"şike yapmadık biz" diye ağlayıp, "şenes erzik bizi kurtar" diye çelişen taraftardır.
aziz yıldırım gibi kaptanına dayak attırabilecek kadar karaktersiz, koskoca klübü rezil rüsva eden bir başkanın arkasından yürüyebilen taraftardır.
cafe basıp maç izleyen galatasaray taraftarını tartaklamaya çalışacak kadar düşmüş bir gruptur.
bunları yapmayıp aklı selim bir şekilde düşünebilen fenerbahçe taraftarını tenzih ediyorum fakat malesef şunu da belirtmeliyim ki, sizden pek yok dostlar. gerisine ne yapsalar haktır zaten.
şikeye rağmen halen haklı olduklarını sanan taraftarlardır.
şöyle ki
Arkadaş siz demiyormusunuz mahkeme sonucunu beklemek lazım diye. peki neden mahkeme kararına kadar kupanızı teslim edip bütün yöneticilerin aklanana kadar mahkemeye güvenmiyorsun.
futbol federasyonu disiplin kurulunun cezayı yaptırım uygulaması için kanıta gerek yoktur. kuvvetli şüphe olması yeterlidir gibi kurulları ısrarla görmezden gelen taraftar gurubudur.
sadri şener'e yurt dışı çıkma yasağı varken "trabzonspor başkanının yurtdışı yasağı var nasıl katılırlar" diye ötüp bu yasak kaldırılınca "ibneler fenerbahçe'yi çekemiyorlar ondan kaldırdılar yasağı" diye bikbikleyen taraftar. onlara göre yurtdışı yasağı varsa birinin ölene kadar bu yasak kalmalı, neden, çünkü fenerbahçe taraftarı öyle daha mutlu oluyor kendi başkanlarının hapiste olduğuna bakmadan. yani yurtdışı yasağı varsa sadri şener'in sadri şener kesinlikle suçludur ama aziz yıldırım içerdeyse haksızdır hukuksuzdur.
bu aptallara göre uefa da mahkemeler de kendilerinden olmayan herkes de fenerbahçe düşmanıdır. kafada beyin yerine futbol topu taşınınca tabi...
çok büyük bir kısmı öyle şeyler yazıyorlar ki insan gözlerine inanamıyor.
2 aydır sizi kollayan, düşmemeniz için elinden geleni yapan mehmet ali aydınlar'a bile küfür ediyorsunuz. adam daha ne yapabilirdi ki sizin için? "uefa olaya el koyarsa ne olacak?" sorusunun cevabını herkes merak ediyordu ve gördük.
galatasaray açıklama yaptı; "bu konu çözülsün, çözülmeden, netleşmeden gerekirse ligler başlamasın" dediğinde alayınız galatasaray'a küfür ettiniz, etmeye de devam ediyorsunuz. dün de kulübünüz açıklama yapıyor "böyle olacağını bilseydik en başından düşmek isterdik" diyor. ligden çekilelim diyor. bunun mantığı nedir?
"darağacında olsak bile son sözümüz fenerbahçe" diyen asbaşkanınız bugün ceketini alıp kaçtı farkında mısınız bilmiyorum? hem de mehmet ali aydınlar ile birlikte fenerbahçe'nin 2 (iki) yılını yiyip gidiyor. nasıl mı? topu mahkemeye attılar, mahkeme de aleyhte karar verirse 2011-2012 sezonu fenerbahçe için yarıda kalacak ve ertesi yıl bir alt ligden başlayacak.
(şimdi kalkıp kimse burada komplo demesin, şike yok demesin. mehmet ali aydınlar kararı açıklarken "... bazı maçlarda şike, teşvik primi gibi hususların yapıldığına elimizdeki kanıtlardan anlaşılmıştır, bazılarında kanıt yetersizliği vardır. ancak kanıtlananlar için ilgili kişilerin savunmasını almak zorundayız, yargısız infaz yapamayız. şuan bunu yapamıyoruz çünkü dosya üzerinde savcılık tarafından koyulan gizlilik kararı mevcut.")
bu yalan değil, bu benim uydurmam da değil. hatırlayan bilir sonuçta. hatırlamayan olursa açıklamanın videosunu bulabilir internette, çok zor bir şey değil.
aziz yıldırım, nihat özdemir, mehmet ali aydınlar; üçü birden el birliğiyle çok ama çok büyük hatalar yaptılar. hesap sormanız gereken kişi, saldırmanız gereken kişi ne galatasaray, ne galatasaray taraftarı. hesap sormanız gereken şey kulübünüzü bu hale getiren kişiler.
bakın; digitürk olayına hiç girmiyorum bile... bu yıl decoderleri sattıktan sonra sezon ortasında fenerbahçe'ye ne olduğu onların umurlarında mı olacak zannediyorsunuz?
ama siz; göğsünüzde resimlerinin olduğu tişörtlerle maça gidip, olay çıkardınız.
ben tarafım; ben galatasaray taraftarıyım. ama bir kulübü, bir renklere aşık olmak ne demek bunu çok çok iyi bilirim. ama yanlış yere bakıyor bir çoğunuz.