Felsefe yapma lan! Felsefeye bakış açımızı özetleyen nadide bir söz öbeği. Oysa felsefe kişinin kendisini, çevresini, varlığını, inancını sorgulamasının, keşfetmesinin, kişinin kendisini bilmesinin tartışmasız tek yolu. Bir soru sorma disiplini. Ancak ülkemizde maalesef felsefeye gösterilen ilgi sadece o bölümü okumak isteyenlerle ve küçük bir azınlıkla sınırlı. Zengin işi olarak görülen felsefenin hayatımıza girmemiş oluşu, insanların felsefeye karşı son derece mesafeli yaklaşımı hayatı algılamamızı, mutlu olmamızı, daha da ileri gidersek gelişmemizi engelliyor.
Felsefe, insanlara ilkokuldan itibaren öğretilmesi, sevdirilmesi, anlatılması gereken bir olgu. Liselerde verilen 1 saatlik felsefe tarihi eğitimiyle insanları düştükleri derin çukurlardan çıkarmak imkansız. Ve felsefe okumayan, bilmeyen, soru sormayan bir insanın, bir toplumun gelişmesi ya da mutlu olması mümkün değil.
Felsefenin bu kadar önemsiz, değersiz, gereksiz görüldüğü bir toplumda, felsefe yapmanın olumsuz niteleme sayıldığı bir ülkede geleceğe umutla bakma da maalesef şimdilik mümkün değil. Felsefe okuyun, soru sormayı öğrenin, sorgulamanın tadına varın… Özgürleşeceksiniz.
felsefenin boşu dolusu olmaz yazar kardeş.herkes kendi aklıyla felsefe yapıyor.hayırdır ? senin bir sıkıntın mı var diye soru yönelttiğim felsefe eleştirisi.
felsefeyi bilmeyen birinin atıp tutmasıdır. felsefe bir yaşam biçimi demektir. ufak bir şey hakkında bile muhasebe yapabilmektir. bunu yapamayanlar genellikle işe yaramaz olduğunu söylerler, yanılırlar.
düşünmeye, sorgulamaya, saygı çerçevesi içerisinde tartışmaya veya yeni şeyler öğrenmeye kapalı Cahil insan beyanı. Bekleyin bekleyin bu şekilde bu ülke daha çok gelişir(!) Fikrimce Felsefe, çocuklara ilkokuldan itibaren verilmesi, sevdirilmesi gereken derslerden bir tanesidir. Düşünmek ve sorgulamak, kısaca o beyninizi çalıştırmanız sizin faydanıza efenim. Teşekkürler.
tam da ortadoğulu birine yakışır sözdür. Cahilliğe bu kadar methiye dizilen başka ülke var mıdır çok merak ediyorum. Haspam tüm felsefi başyapıtları yaladı yuttu, epistemoloji etimoloji sildi süpürdü sonra gördü ki felsefe boş bir uğraş. Bak yavrucugum bugün etrafında gördüğün tüm gerçeklik bir zamanlar düşünebilen sayılı insanın hayaliydi. Aman ya neyse kime anlatıyoruz ki.
bir menkıbeye konu olan söylemdir.
bir bedevi çölde sırtında devesinin semeriyle birlikte yürüyormuş. bunu bir bilgin görmüş ve demiş ki "yahu o semeri devenin sırtına yüklesene niye eziyet ediyorsun kendine"
bedevi bilgeyi dinlemiş ve semeri deveye yüklemiş. sonra da hemen bilgenin yanına koşmuş ve ellerine sarılıp öpmeye başlamış.
-"aman efendim siz ne büyük insansınız sayenizde büyük bir yükten kurtuldum, söyleyin lütfen siz kimsiniz"
- ben bir filozofum
- eee ne iş yaparsın ne yersin ne içersin.
- dedim ya ben bir filozofum. bir mesleğim yok, sadece düşünürüm.
bunu üzerine bedevi hışımla ayağa kalkmış ve devesinin sırtına vurduğu semeri tekrar omzuna alıp söylenerek yoluna devam etmiş.
- bırak yahu, karnını bile doyuramayan adamın sözünü dinleyeceğime semerimi kendim taşırım..
kıssadan hisse: sana semer yakışır bedevi kardeş, felsefe senin neyine.
yanlış olan söylemdir, zira hemen tüm *pozitif bilimlerin babası felsefedir. hem bir insan kendi varlığını sorgulamayı, düşünmeyi boş iş olarak görüyorsa, neden yaşadığını bir anlatsın.