lisedeki felsefe derslerinden bir halt olmazdı. en öndeki inek ben felsefe dersinde arkada matematik test kağıtlarını çözerdim hoca görmesin diye. geçen pilav gününde okula gittiğimde felsefe hocamın beni görüp dediği ikinci şey oo onlyocean meslektaş oluyoruz öyle mi? kem küm evet lan seni sevmiyordum, felsefe dersini de sevmiyordum ama felsefeyi seviyorum. sen beni soğutamadın kadın. kendinden soğuttun yeminlen. derste akılda kalan şey ise;
-hocam bu dönem nietzsche işlencekti kitaba göre gitmiyoruz sanırım
+onlyocean nietzsche önemli bir filozof değil zaten boşver
-oha!!!
hocayla girilen allah vardır yoktur tartışmaları. felsefe dersinin vazgeçilmez konusudur herhalde. bir de 30kişilik sınıftaki 21 erkekten bıkmış hocamızın ' mal mısın oğlum, gerizekalı mısın' gibi sitem cümleleri.
lisedeki felsefe hocamızın insan yaşamı üzerine anlattığı bir örnek. onun cümlelerini aradan uzun yıllar geçtiği için tam olarak hatırlayamasam da, şu an aklımda toparladığım haliyle şöyle bir şeydi;
--spoiler--
insan yaşamı deniz ve köpük ilişkisine benzer. nasıl ki bir deniz dalga halinde karaya vurunca köpürür, geri dönerken de eski haline gelirse insan hayatı da aynen böyledir. denizin dalga haline gelerek karaya vurunca köpürmesi, insanın bu dünyadaki yaşamını simgeler. eski haline dönüp, geri çekilmesi ise ölümü ve öbür dünyadaki yaşamı simgeler.
--spoiler-- *
dersin sıkıcı olması sebebiyle aksiyon arıyan madrigale ve kankası arka sıralarda otururken pencere kenarında sinek yakalar, bir iğne yardımıyla sineğe delikler açılır ardından parmak futbolu adını verdiğimiz oyun oynanır, hocanın bizi yakalaması ve pis sadistler çıkın dışarı diye haykırması, takiben 3 günlük uzaklaştırma almak.
sıradan bir felsefe dersidir. felsefe dersini zerre sallamayan bünye en arkaya yayılmış kurs hocasının verdigi matematik testlerini çözmektedir. birden test bayar ve kafa kaldırıp hoca ne diyor lan diye bi bakılır. adam dekart diye bir şeyden bahsediyordur. isim tuhaftır.. dekart?? ve aniden şu an bile anlamlandırılamaz bir refleksle bagırarak: dekart ne lan? denilir.
lisede görülenden bahsediliyorsa akılda kalsa da bir işe yaramayanlardır. lise felsefe kitabı sonuçta muhafazakar partinin, muhafazakar bakanının dağıttığı, muhafazakar felsefe kitabı.
efsanevi felsefe öğrencilerinin hocalara verdiği cevaplardan bahsetmek. ardından da '' vay beee, adama bak nasıl da laf koymuş'' demek. sonra sonra büyüdükçe bunların kolpa olduğunu öğrenmek. ama yine de liseyi ve lisedeki felsefe öğretmenlerini hafif şapşal bir gülümsemeyle hatırlamak. *
- odtü de bir felsefe profesörü final sınavında ortaya bir sandalye koymuş ve '' bana bu sandalyenin var olmadığını kanıtlayın'' demiş. o dersten yalnızca bir öğrenci geçmiş ve o öğrencinin cevabı da şuymuş:
** hangi sandalye??!!! *