fazıl say

entry1488 galeri67
    1175.
  1. 1176.
  2. ifade özgürlüğünün olmadığı yerde beni de fazıl say.
    6 ...
  3. 1177.
  4. mağdur olduğu aşikar, adına üzüldüm.
    2 ...
  5. 1178.
  6. bademlerin saldırısına uğramıştır.
    2 ...
  7. 1179.
  8. dun arkadasla sabaha kadar tartıştık. turkiye'den cikmis tarihe kazık cakmayi basaran, gercekten yuzyillar sonra bile unutulmayacak iki isim var, fazil say ve orhan Pamuk. biz bunlarin kiymetini bilmedigimize yanalim.

    not: ataturk'u soylemeye bile gerek duymuyorum o zaten asikar. yalniz sanatta basaramadigimiz en buyuk yanlis, kisiligiyle sanatini ayirabilmek insanlarin.
    3 ...
  9. 1180.
  10. müziğini tipini fikrini zikrini hiç bir şeyini sevmiyorum bu adamın hatta nefret ediyorum ama bu ne yavşaklıktır amk. 10 ay ceza ne lan. pkkya üye olmayı yasal hale getiren bu hukuk, nelerden mahkum ediyor insanları. adaletinizi sikeyim sizin lan ben. inşallah bu milletin gözünün önünde acı çeke çeke geberirsiniz.
    1 ...
  11. 1181.
  12. iyi pirim yapti. Gundemden dusmustu iyi geldi bu olay. Simdi iki konser verir paranin mina koyar.
    Bi zaman sonra yine bi tivit hoopp paralar cepte.
    1 ...
  13. 1182.
  14. destek olan da var ama kostek olan da var bu adama. bir siir icin aldiysa bu cezayi yaziktir. suclu oldugu herkes tarafindan bilinenlerin davasi zaman asimina ugrarken bu adama verilen ceza normal gelmiyor acikcasi insana.
    0 ...
  15. 1183.
  16. bundan 100 yıllar sonra bile adı anılacak 3 "türk"ten biriymiş.

    vay anasına arkadaş, gören de piyanist değil cern de atom parçalayıp tanrı parçacığına ulaşan tek türk sanacak.

    diğer asil "türk"ler için isim vermiyorum zira siz anladınız zaten onları.

    bu arada, bu adam sürekli doğunun hatta değil doğunun arapların, ortadoğu insanının ne işe yaradığını, bu zamana kadar hayata neler kattığını sorgularken bi ortadoğu'lunun dizelerini paylaşması da gariptir.

    canım benim; arabesk yavşaklığından utanıyormuş... *

    edit: ömer hayyam arap değildir dıye mesajlar aldım. evet değil. ömer hayyam iran'lı fars bı şair. de biz genel olarak orta doğu insanına arap dediğimiz için...
    oyy ben ne edem nerelere gıdem...
    0 ...
  17. 1184.
  18. yahu bu adam ben çocukken ülkeyi terketmekten bahsediyordu ne oldu o iş?
    1 ...
  19. 1185.
  20. retweet yapınca desteklemiş olmuyor mu atılan tweeti şeklinde kafamda soru uyandıran ahlaksız.ayrıca
    (bkz: #19379365)
    1 ...
  21. 1186.
  22. 10. entryden sonra magazinin ta içine girmiş (hande ateizi birlikteliği), 40. entryden buraya kadar ise(1400 küsür) ülkeyi terketme düşüncesinden başlayıp retwitlerinden ceza aldiği bu günlere dek sürekli gündemde olan sanatçı(ymis).
    1 ...
  23. 1187.
  24. 1188.
  25. tarih e geçmenin inceliklerini çok iyi bilen sanatçı.

    - dine küfür et
    - iki ay içeri gir
    - hazır bestelerden bir tane içerde yap
    - çıkınca mozart ol !

    sonuçta herkes başarılı olur ama herkes tarihe geçemez.
    1 ...
  26. 1189.
  27. 1190.
  28. ben bu ülkede, aynı gün aynı gazetede, karısının dişlerini kerpetenle söken adamın ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldığını ve Fazıl Say'ın saçma salak sebeplerden dolayı 10 ay hapis cezası aldığını okuyan milyonlarca insandan biriyim.

    ya her şey göründüğü gibi ve biz enayi yerine koyuluyoruz, ya da hiç bir şey göründüğü gibi değil ve biz yine enayi yerine koyuluyoruz.
    4 ...
  29. 1191.
  30. kendi inandığı değerlerle dalga geçen insanların yargıladığı, kendi inanmadığı değerlerle dalga geçen adam.
    0 ...
  31. 1192.
  32. bu ülkede düşünce ve ifade özgürlüğü yok deyip insanların düşünce ve ifade özgürlüğünü tiye alan, sözde ülkenin en iyi piyanisti. Acınacak haldedir.
    1 ...
  33. 1193.
  34. eyy fazııl efendi, fazıl efendii. bana bak bakeem..

    seni o tipinle el üstünde tutan o yüce türk halkına teşekkürünü böyle mi yapacaktın.. biz duyduğumuza inanan tipleriz. fazlasını bekleme.. dediler fazıl say iyi bir piyanist inandık. sorgulamadık da lakin bunu. seni sevdik, saygı gösterdik. hiç tarzımız olmamasına rağmen dinledik seni. hareketlerine baktık. güldük kimi zaman. fakat içimizde böbürlenerek helal olsun lan şu adama dedik..

    sen ne yaptın?

    babadan kalma arabeskimize dil uzattın.

    evet fazıl sen bizden üstünsün. schubert dinlersin, bizse en fazla ilhan irem'i..
    eskrim seyredersin belki, bizse taş çatlasa yarı çıplak hatunların oynadığı veleybolu. ve evet voleybol olarak yazılır..

    biz türk marşını sadece tezahürat olarak kullanırız.. aptalız, akp'ye oy veririz. ebemizi sikerler, sikene de oy veririz.

    şimdi tüm bu yaptıklarımızı özgürlük çerçevesinde değerlendir bakalım. adımlarımızı sayalım, kim daha geride kaldı..

    ve evet müthiş ilerici aydın sanatçımız..

    o kadar aydınsın ki her aydının yemini yerine geçebilecek o müthiş kaideyi gerçekleştirdin. din mi? salla gitsin. koyun sürüsüyüz nihayetinde.

    sen haklısın fazıl efendi. sen dışarıda ol yeter.. saçtığın binlerce öfke dolu hakaretlerinden nasiplenelim.. ve o kadar hakarete doymayan tipleriz ki bunların karşılığında senin savunmak için götümüzü verelim.. hadi fazıl biraz daha hakaret..
    4 ...
  35. 1194.
  36. dine değil de arabeske hakaret ettiği için ceza yemesi gereken adam. dine hakaret falan da etmemiş zaten.
    2 ...
  37. 1195.
  38. hakkında gülay öztürk isimli yazar şöyle bir yazı yazmıştır.

    "Bilmem fark ettiniz mi, nerede yavşak, adi, magazinci, hırsız, şaklaban varsa hepsi Kürt. Bu bir paradoks mu?"

    Bir an için Fazıl Say 'ın malum cümlesini bu şekilde söylediğini varsayın.

    Ya da şöyle:
    Fazıl Say'ın sözlerini eleştiren Göktürk, Say'ın sözlerini 'ifade özgürlüğü' şeklinde değerlendirenlere de manadar bir soru soruyor: Ya aynısını sizin için söyleseydi?

    "Bilmem fark ettiniz mi, nerede yavşak, adi, magazinci, hırsız, şaklaban varsa hepsi Ermeni. Bu bir paradoks mu?"

    Ya da söyle:
    "Bilmem fark ettiniz mi, nerede yavşak, adi, magazinci, hırsız, şaklaban varsa hepsi eşcinsel. Bu bir paradoks mu?"

    Ya da şöyle:
    "Bilmem fark ettiniz mi, nerede yavşak, adi, magazinci, hırsız, şaklaban varsa hepsi kadın. Bu bir paradoks mu?"

    Ya da şöyle:
    "Bilmem fark ettiniz mi, nerede yavşak, adi, magazinci, hırsız, şaklaban varsa hepsi Yahudi. Bu bir paradoks mu?"

    Merak ediyorum. Say'ın cümlesinin yukarıdaki versiyonlarından herhangi birini okuyan Fazıl Say dostlarının tepkisi ne olurdu?

    Nefret suçu bu değilse ne ola ki?

    Aslında merak etmiyorum, çünkü biliyorum. Bu aleni nefret suçu karşısında yeri göğü birbirine katarlardı. Aynı anda yüzlerce suç duyurusu yapılırdı savcılıklara... Bireysel hakaret davaları açılırdı. Dava açılıncaya kadar da peşini bırakmazlardı konunun.

    Şu anda "Ne var bunda canım, alt tarafı bir kanaat belirtilmiş" diyen bütün o takım bütün duruşmalarda hazır bulunur; bu davayı nefret suçu yasasının çıkarılması mücadelesinin sembolü haline getirir; mahkûmiyet kararı çıkana kadar da ruhları huzur bulmazdı.

    Ama söz konusu "Allahçılar" olunca nefret etmek de, bu nefreti en pespaye, en tahrik edici biçimde ortaya koymak da ifade özgürlüğü alanına giriverdi işte.

    Siyasi doğruculuğun On Emir'i Müslümanlar'ı kapsamaz

    Bu işler böyledir Türkiye'de, aslında sadece Türkiye'de değil, bütün "Özgürlükçü Batı"da da...

    Eşcinsellere gözünün üstünde kaşın var diyemezsiniz. Kürtler'e diyemezsiniz; zencilere diyemezsiniz; Ermeniler'e ya da diğer dini ve etnik azınlıklara diyemezsiniz; kadınlara diyemezsiniz; çevrecilere ve bilumum New Age tarikat mensubuna diyemezsiniz.

    Ama "Allahçılara" her türlü hakareti yapabilirsiniz. Çünkü Müslümanlar, neyin doğru, neyin yanlış olduğunu belirleme tekelini kapmış olan siyasi doğrucuların "koruma alanı"na dahil edilmemiştir. PC'liğin (Political Correctness-Siyasi Doğruculuk) On Emir'i Müslümanlar'a hakareti kapsamaz. O yüzden de onlara yönelik her türlü hakaret ifade özgürlüğüne girer.

    Müslümanlar'a karşı genlere işleyen bu nefret ve küçümseme "ilerici" ruhları öylesine ele geçirmiştir ki, çoğu zaman içine düştükleri korkunç çifte standardın farkına bile varamazlar. Noel'de St. Antuan'a gitmeyi hoş bir kültürel aktivite sayarlar da cumaları cami önünden geçerken tüyleri diken diken olur.

    Çifte standardın, paradoksun daniskasını yaşayıp bir de utanmazca sorarlar: "Bu bir paradoks mu?"
    2 ...
  39. 1196.
  40. -davasında haklı olan sanatçıdır.
    1 ...
  41. 1197.
  42. bilmem fark ettiniz mi, nerede yavşak, adi, magazinci, hırsız, şaklaban varsa hepsi allahçı. bu bir paradoks mu?
    cümlesinin kendisine ait olmadığı, twitter'da tartışan iki kişinin konuşmalarını retweet ettiği, mahkemede avukatı tarafından belgelenmiş, bırakın dikkate alınmayı avukatın itiraz ederken sarf ettiği sözlerin dahi dava tutanaklarına geçmesi hakimce engellenmiştir.
    3 ...
  43. 1198.
  44. Yaptığı iş, yaşadığı ülkede hiçbir zaman popüler olmadı. Adamı bu sebeple aşağılamaya çalışmak, epey aciz bir seviyeye tekabül ediyor.

    Öbür yandan, bir Bedri Baykam da değil Fazıl Say; sahnede geğirip "eser icra ettim" demiyor, boş nota kağıtlarını "beste yaptım" diye yutturmaya çalışmıyor. Aksine, eşine az rastlanır bir yeteneğe ilaveten, havsala zorlayan cinsten bir birikim söz konusu Fazıl Say denildiğinde. Tam 40 yıldır bu işi yapıyor bu adam.

    Önümüzdeki 40 gün içerisinde 11 tane konseri var Fazıl Say'ın, ki bunların 3 tanesi Türkiye'de, kalan 8 tanesi ise Avrupa'da. Geçtiğimiz 40 gün içerisinde de 18 tane konseri vardı; ki bunların da 7 tanesi Türkiye'de, kalan 11 tanesi ise Avrupa'daydı.

    Dünya çapında rağbet gören bir işi, dünya çapında nitelikli addedilen bir biçimde yaptığı halde, 40 yıldır, ibrahim Tatlıses'in uçkuru, Hülya Avşar'ın baseni, Sibel Can'ın fazla kiloları, Hakan Şükür'ün saçma sapan esprileri, Tuğçe Kazaz'ın dinleri kadar değer atfedilmedi bu adama. Üstelik mevcut iktidar dönemi boyunca, hemen her türlü sanatın mahiyeti, Fazıl Say'ın bildiği, sevdiği, icra ettiği çeşidin iyice 180 derece tersine doğru kaydı. Ahir ömründe, bugün istediği şeyi, yani kendi ülkesinde de azıcık olsun popülariteyi, bir daha görebileceği de iyice şüpheli.

    Evet, bence de böyle bir şeye ihtiyacı olması saçma ama yine de onu anlamamıza engel değil/olmamalı.
    2 ...
  45. 1199.
  46. fasıl say; tanınmış ve yetenekli bir müzisyen olduğu ve kabul gördüğü durumda; ateist olduğunu bağıra bağıra söyleyediği için ceza almıştır çünkü diğer her durumda ortada inanılmaz komik hukuki bir durum var.

    ömer hayyamın dizelerini yazdığı için oldu demekten vazgeçti hizmetçiler ve şakirtler bir kaç gündür. onlara bile mantıklı gelmedi bu iş. şimdi de :

    "bilmem fark ettiniz mi, nerede yavşak, adi, magazinci, hırsız, şaklaban varsa hepsi allahçı. bu bir paradoks mu?"

    yazdığı için ceza aldığını iddia ediyorlar.

    bu cümle hakikaten biraz hoyratça bir cümle ama hakaret değil. çünkü şakirt kardeşlerimiz dikkatle okurlarsa anlayabilirler belki; "allahçıların hepsi yavşak" demiyor. "yavşakların hepsi allahçı" diyor ki bu sözlükte milyonlarca dile getirilmiş olan "onlar gerçek müslüman değiller" etiketinin oyratça söylenmiş olanı gibi.

    ama burada bir şey daha var aslında. çünkü:

    "bilmem fark ettiniz mi, nerede yavşak, adi, magazinci, hırsız, şaklaban varsa hepsi allahçı. bu bir paradoks mu?"

    sözü fazıl sayın sözü değil. bunu da bir başkasından almış retweet etmiş. sözü ilk söyleyen de belli olduğu halde o taraf ile ilgili hiç bir şey yok.

    http://www.medyatava.com/...-yuzunden-ceza-aldi_88180

    buyrun avukatının açıklaması. ceza alma sebebi olarak gösterilen tweet de kendisinin değil. görüldüğü üzere adam ateist olduğunu söylediği için ceza alıyor.

    ayrıca doğru söylüyor, yükselen iktidarın yanında yer almayı tercih eden her zamanki oportunist kitle bu sefer de bu iktidar allahçı deyip hepsi allahçı olmadı mı? oldu. sorun ne ki burada?
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük