Sadece Gazali'nin değil neredeyse tüm fakihlerin eserlerinde geçen aşırı orijinal ve mantıklı (!) bir düşüncedir. imam Şafii'nin şiirlerinde de benzer bir düşünce kırıntısına rastlayabilirsiniz. Faydasız ilim neyse artık diye sitemli bir soru yöneltirseniz eğer size cennet kapılarını açmayan, sizi Allah'a yakınlaştırmayan matematik, geometri, felsefe gibi alanlar diyebiliriz kısacası.
ilim vs bilim.
Aslında çok da kızmaya gerek yok,
Çünkü sadece bilimcilerin de benzer görüşleri oluyor,
Tanrının varlığına, cennet cehennem inancına uzaklar ve eleştiriyorlar.
iki görüş de aynı vizyonsuzluğun eseridir, birinin varlığının ihtiyaç diğerininkini gereksiz ve yalan görmek de cehalettir.
Ama bilimi gereksiz görmek daha kötüdür, her şeyi tanrının yarattığına inanıp bilime inanmamak saçmalıktır, hiçbir şeyin gereksiz yaratılmadığına inanıp bilimi gereksiz görmek ahmaklıktır,
Her şeyi olduğu gibi bilimi de yaratan, bilimle keşfedilen şeyleri de yaratan tanrıdır, bilim tanrının neyi nasıl yarattığını anlamamızı sağlar, madem tanrı hiçbir şeyi gereksiz yaratmadı, bilimi de gereksiz yaratmadı.
Bu kadar basit.
Ama basit olması için inandığımızı söylediğimiz Kur'an'ın ne yazdığına bakmalıyız,
ilk emri "oku" olan bir kutsal kitap ve ilim Çin'de olsa gidip alın diyen bir peygamber bilime karşı olamaz.
