fatih portakal

entry1760 galeri152
    747.
  1. değişik türde bir bit yavrusu (yavuşka)...
    1 ...
  2. 748.
  3. Çomarların gıcik olduğu, fikirlerini özgürce dile getiren, şakşakçı olmayan adam, adam gibi adam...
    0 ...
  4. 749.
  5. insana haber dinlemeyi sevdiren başarılı spiker.
    3 ...
  6. 750.
  7. Bir türlü sevemediğim spiker tanesi. Çok samimiyetsiz geliyor.
    2 ...
  8. 751.
  9. Hem pkk alkışçılığı yapıp, eleştirilince; "devlet beni ilk sırada korumaya aldı." diye ağlaşan,
    Yavuşka demenin bile kendisine iltifat olduğunu bilen, insan kandırma uzmanı.

    Devam eksilemeye feöşçü, amekancılar, devam..1983'te tanıdım, izmir'de.
    vaizdi, müezzindi.

    adını duyar duymaz, adının gerçekliğinden bile kuşku duydum.
    arapça'ya hakimiyetim yoktur da, allah'ın sahibi veya allah'ı fethetmiş gibi bir anlamı olduğunu biliyorum.
    olur mu ki?
    samimiyetsizliği, adından başlıyor sanki..

    kifayetsiz insandı.
    ilkokulu zor bitirmişti.

    yüzünde bir riya vardı.
    yüzünden akıyordu riya ve içtenliğini yitirmemiş her insanı itiyordu.

    riyasına, çirkinliğini de eklemem gerek.
    çok çirkindi. kocaman, eğri büğrü bir burnu vardı.

    gözleri, insanım diyen her insanı itecek denli ucuz kurnazlıkla bakıyordu.
    sanırım o yüzden insanlarının gözünün içine bakamıyordu.

    sesi, iğrençti.
    ilginç olan konuşmaya başlayınca sesi, bedensel yoksunluğunun öcünü alırcasına, her samimi mümini etkileyecek bir kıvama dönüşüyordu.
    ağlayarak anlatmakla, ağlaklıkla bunu tavana vurduruyordu.

    samimi bir mümin onu dinlediğinde, ne anlattığını anlamasa bile, onu sevmeye başlıyor, ona inanıyordu.

    o zaman fark etmiştim, istediğine istediğine yaptırabileceğini.

    baş tacı oldu bu ülkede.
    hoca dediler.
    hoca efendi dediler.
    hoca efendi hazretleri dediler.

    yetmedi ona.
    haristi.
    aldıkça, istiyor; istedikçe alıyordu. istedikçe alıyor; aldıkça istiyordu.

    kifayetsizliğini, muhterisliğiyle kapatmaya çalışıyordu.
    muhterisliğini, kifayetsizlikle kapattığı gibi.

    kana kana kandırdı bu ülkeyi, arkasına amerika'yı da alarak.
    kana kana kanattı bu ülkeyi, utanmadan.
    daha da kanatacağım, o ahmakları diyormuş.
    kanatır eminim.

    biz ahmakız.
    biz türkiyeyiz, çok kanadık. yine kanarız.
    yeter ki zalim olmayalım.

    çok sevdiğim genç bir öykücü der ki:
    "kimseye bir kötülüğüm dokunmadan yaşarken, zulmün elinde zalim oldum."
    mahir ünsal eriş, olduğu kadar güzeldik, iletişim yayınları, 3. baskı, zehir miktarda öyküsü, sayfa 106, 3. paragraf.
    13 ...
  10. 752.
  11. Sahtecilik.
    ikiyüzlülük.
    Riya.
    Yalan.
    Dolan.
    Çarpıtma.
    Hayatına ilke yaptığı değerler.

    Birine bir laf sokarsam, puan kaparım kolaycısı.

    ilkesizlik örneği.

    insanlıktan çıkmanın, kendi çıkarıyla karşılaştırılamayacağını savunan zavallılık abidesi.

    Sahteciliğe, riyaya, yalana, dolana, çarpıtmaya oy veren yavuşka sayısı 10'a çıkmış. Mübarek olsun!.
    Devam sahteciler, yavuşkalar.
    11 ...
  12. 752.
  13. Dün geceden bu yana yazdıklarıma ektir:

    Bir de bu sözlükte, kendi türünde yavuşkalar üretmiş Amerikan kuklasıdır.
    4 ...
  14. 753.
  15. Türkiye nin son gazetecisi son spikeri son habercisi dir .

    2 ay diksiyon eğitimi almakla , yuzunuzun güzelliğiyle haberci olunmuyor yada önünüzde ki ekranı okuyup bülteni kapatmaklada .

    Halka her bir halti olduğu gibi halkın gözünden kaçan durumlarla aktarıyor , sorguluyor en önemlisi .

    Bir siyasetçinin ufak bir sözünü bile not edip yeri gelince tokat gibi carpiyor onlara. Başka kim yapabilir lan bunu koskoca Türkiye de ? Tabi tarafsiz yayıncılıkla ?
    Ha ?

    Siz izleyenlerin sözünü , bultende hangisi okuyor ? iyisiyle kotusuyle ? Hic biri .
    11 ...
  16. 754.
  17. Yavuşkaların, en çok sevdiği yavuşka.

    Yavuşkalar kendini nasıl da belli ediyor, şu an 9.

    Yavuşkalar kesti, fetöşçüler devam... Eksileyin.1983'te tanıdım, izmir'de.
    vaizdi, müezzindi.

    adını duyar duymaz, adının gerçekliğinden bile kuşku duydum.
    arapça'ya hakimiyetim yoktur da, allah'ın sahibi veya allah'ı fethetmiş gibi bir anlamı olduğunu biliyorum.
    olur mu ki?
    samimiyetsizliği, adından başlıyor sanki..

    kifayetsiz insandı.
    ilkokulu zor bitirmişti.

    yüzünde bir riya vardı.
    yüzünden akıyordu riya ve içtenliğini yitirmemiş her insanı itiyordu.

    riyasına, çirkinliğini de eklemem gerek.
    çok çirkindi. kocaman, eğri büğrü bir burnu vardı.

    gözleri, insanım diyen her insanı itecek denli ucuz kurnazlıkla bakıyordu.
    sanırım o yüzden insanlarının gözünün içine bakamıyordu.

    sesi, iğrençti.
    ilginç olan konuşmaya başlayınca sesi, bedensel yoksunluğunun öcünü alırcasına, her samimi mümini etkileyecek bir kıvama dönüşüyordu.
    ağlayarak anlatmakla, ağlaklıkla bunu tavana vurduruyordu.

    samimi bir mümin onu dinlediğinde, ne anlattığını anlamasa bile, onu sevmeye başlıyor, ona inanıyordu.

    o zaman fark etmiştim, istediğine istediğine yaptırabileceğini.

    baş tacı oldu bu ülkede.
    hoca dediler.
    hoca efendi dediler.
    hoca efendi hazretleri dediler.

    yetmedi ona.
    haristi.
    aldıkça, istiyor; istedikçe alıyordu. istedikçe alıyor; aldıkça istiyordu.

    kifayetsizliğini, muhterisliğiyle kapatmaya çalışıyordu.
    muhterisliğini, kifayetsizlikle kapattığı gibi.

    kana kana kandırdı bu ülkeyi, arkasına amerika'yı da alarak.
    kana kana kanattı bu ülkeyi, utanmadan.
    daha da kanatacağım, o ahmakları diyormuş.
    kanatır eminim.

    biz ahmakız.
    biz türkiyeyiz, çok kanadık. yine kanarız.
    yeter ki zalim olmayalım.

    çok sevdiğim genç bir öykücü der ki:
    "kimseye bir kötülüğüm dokunmadan yaşarken, zulmün elinde zalim oldum."
    mahir ünsal eriş, olduğu kadar güzeldik.
    4 ...
  18. 755.
  19. Beyinsel potansiyeli 100 altındaki zavallıların, en sevdiği öpücü.
    5 ...
  20. 756.
  21. sözcü gazetesinden fırlamış gibi bir hali var. bazen trollüyor milleti diye işkilleniyorum.
    2 ...
  22. 757.
  23. 1 saatlik haberin yarım saatine kendi yorumunu katan adam.
    3 ...
  24. 758.
  25. Tüm zeka düzeyi düşük yavuşkalar toplandı..
    Bu kadar da örgütlü yavuşkaların adamı.
    Nedense?
    Bana neler anımsattı şu an...

    Size?
    1 ...
  26. 759.
  27. Bana, ülkeye düşman olmanın matah olduğunu söyleyen insan tipini anımsatıyor.
    2 ...
  28. 760.
  29. koyunların sevmediği adam zira koyuna koyun diyebilen birisidir açık sözlüdür beyninizi 2 saniye çalıştırın diye taklalar atan adam gibi adamdır.
    4 ...
  30. 761.
  31. Fatih portakal, ülkeme ve insanıma düşman yavuşkaların başında gelir.

    Bunun hitap ettikleri, kulaktan dolma bilgili zavallılardır.
    2 ...
  32. 762.
  33. devir birilerini eleştirerek değil, birilerini yalayarak prim kasma devri. eğer öyle yapıyor olsaydı çok daha iyi yerlerde, çok daha iyi paralar kazanırdı.

    hatta bazı vasıfsız türkücüler gibi millete vekil bile tayin edilebilirdi belki.

    neyse;

    kendisine karşı olumlu ya da olumsuz bir his beslemiyorum. sıradan bir haber spikerinden öte bir vasfı yok. hakkında tartışmak da abes.
    1 ...
  34. 763.
  35. Beyaz türküm diyen, embesilliği aşamamış zeka düzeyleriyle, kulaktan dolma bilgileriyle yaşamaya çalışan zavallıların baş tacıdır.
    2 ...
  36. 764.
  37. Sözlüğü ele geçirmeye çalışan yavuşların lideri sanırım.

    Ama sözlükte insanlar var, yazarlar var; unutmayın.
    1 ...
  38. 765.
  39. Önceleri sevmiyorum dediğimde yazarların beni eksi yağmuruna tutmasına neden olan gazeteci. Yanlış anlaşılmasın. Bana o kadar itici geliyor ki. Doğruları söyleyip söylememesiyle alakası yok bunun. Bu daha çok nasıl söylediğiyle alakalı. Eğer eleştiriyorsan adam akıllı eleştir. Lafı o kadar kıvırıyor ki lafın özü kalmıyor.
    2 ...
  40. 766.
  41. Fatih portakal ve yavuşkaları, bu sözlüğü ele geçiremezler.
    Etkin olabilirler.

    nasıl fetöşler, her türlü ahlaksızlıkla bu ülkeyi ele geçiremediyse, o da bu sözlüğü ele geçiremez.

    Buradayız.
    1 ...
  42. 767.
  43. Fetöşçü ve amerikancıların bir (1) numarası....

    Bir saatte anladım bunu..

    Hadi fetöşçüler, hadi amerikancılar... Devam eksilemeye.1983'te tanıdım, izmir'de.
    vaizdi, müezzindi.

    adını duyar duymaz, adının gerçekliğinden bile kuşku duydum.
    arapça'ya hakimiyetim yoktur da, allah'ın sahibi veya allah'ı fethetmiş gibi bir anlamı olduğunu biliyorum.
    olur mu ki?
    samimiyetsizliği, adından başlıyor sanki..

    kifayetsiz insandı.
    ilkokulu zor bitirmişti.

    yüzünde bir riya vardı.
    yüzünden akıyordu riya ve içtenliğini yitirmemiş her insanı itiyordu.

    riyasına, çirkinliğini de eklemem gerek.
    çok çirkindi. kocaman, eğri büğrü bir burnu vardı.

    gözleri, insanım diyen her insanı itecek denli ucuz kurnazlıkla bakıyordu.
    sanırım o yüzden insanlarının gözünün içine bakamıyordu.

    sesi, iğrençti.
    ilginç olan konuşmaya başlayınca sesi, bedensel yoksunluğunun öcünü alırcasına, her samimi mümini etkileyecek bir kıvama dönüşüyordu.
    ağlayarak anlatmakla, ağlaklıkla bunu tavana vurduruyordu.

    samimi bir mümin onu dinlediğinde, ne anlattığını anlamasa bile, onu sevmeye başlıyor, ona inanıyordu.

    o zaman fark etmiştim, istediğine istediğine yaptırabileceğini.

    baş tacı oldu bu ülkede.
    hoca dediler.
    hoca efendi dediler.
    hoca efendi hazretleri dediler.

    yetmedi ona.
    haristi.
    aldıkça, istiyor; istedikçe alıyordu. istedikçe alıyor; aldıkça istiyordu.

    kifayetsizliğini, muhterisliğiyle kapatmaya çalışıyordu.
    muhterisliğini, kifayetsizlikle kapattığı gibi.

    kana kana kandırdı bu ülkeyi, arkasına amerika'yı da alarak.
    kana kana kanattı bu ülkeyi, utanmadan.
    daha da kanatacağım, o ahmakları diyormuş.
    kanatır eminim.

    biz ahmakız.
    biz türkiyeyiz, çok kanadık. yine kanarız.
    yeter ki zalim olmayalım.

    çok sevdiğim genç bir öykücü der ki:
    "kimseye bir kötülüğüm dokunmadan yaşarken, zulmün elinde zalim oldum."
    mahir ünsal eriş, olduğu kadar güzeldik, iletişim yayınları, 3. baskı, zehir miktarda öyküsü, sayfa 106, 3. paragraf.
    1 ...
  44. 768.
  45. Sizin yavuşka fatihlerinizden hep tiksindim, tiksiniyorum ve tiksineceğim.

    Amerikancı ve fetöcüler bunlar size:

    1983'te tanıdım, izmir'de.
    vaizdi, müezzindi.

    adını duyar duymaz, adının gerçekliğinden bile kuşku duydum.
    arapça'ya hakimiyetim yoktur da, allah'ın sahibi veya allah'ı fethetmiş gibi bir anlamı olduğunu biliyorum.
    olur mu ki?
    samimiyetsizliği, adından başlıyor sanki..

    kifayetsiz insandı.
    ilkokulu zor bitirmişti.

    yüzünde bir riya vardı.
    yüzünden akıyordu riya ve içtenliğini yitirmemiş her insanı itiyordu.

    riyasına, çirkinliğini de eklemem gerek.
    çok çirkindi. kocaman, eğri büğrü bir burnu vardı.

    gözleri, insanım diyen her insanı itecek denli ucuz kurnazlıkla bakıyordu.
    sanırım o yüzden insanlarının gözünün içine bakamıyordu.

    sesi, iğrençti.
    ilginç olan konuşmaya başlayınca sesi, bedensel yoksunluğunun öcünü alırcasına, her samimi mümini etkileyecek bir kıvama dönüşüyordu.
    ağlayarak anlatmakla, ağlaklıkla bunu tavana vurduruyordu.

    samimi bir mümin onu dinlediğinde, ne anlattığını anlamasa bile, onu sevmeye başlıyor, ona inanıyordu.

    o zaman fark etmiştim, istediğine istediğine yaptırabileceğini.

    baş tacı oldu bu ülkede.
    hoca dediler.
    hoca efendi dediler.
    hoca efendi hazretleri dediler.

    yetmedi ona.
    haristi.
    aldıkça, istiyor; istedikçe alıyordu. istedikçe alıyor; aldıkça istiyordu.

    kifayetsizliğini, muhterisliğiyle kapatmaya çalışıyordu.
    muhterisliğini, kifayetsizlikle kapattığı gibi.

    kana kana kandırdı bu ülkeyi, arkasına amerika'yı da alarak.
    kana kana kanattı bu ülkeyi, utanmadan.
    daha da kanatacağım, o ahmakları diyormuş.
    kanatır eminim.

    biz ahmakız.
    biz türkiyeyiz, çok kanadık. yine kanarız.
    yeter ki zalim olmayalım.

    çok sevdiğim genç bir öykücü der ki:
    "kimseye bir kötülüğüm dokunmadan yaşarken, zulmün elinde zalim oldum."
    mahir ünsal eriş, olduğu kadar güzeldik, iletişim yayınları, 3. baskı, zehir miktarda öyküsü, sayfa 106, 3. paragraf.
    1 ...
  46. 769.
  47. ben niye sevmiyorum hatta tiksiniyorum bu adamdan.

    edit:bu adamı sevenler hemen eksilemiş beni.
    edit:bende atatürkçüyüm ve akpli değilim ama bu adamın atatürkçü olduğuna inanasım gelmiyor. hep yalanmış dolanmış misali.
    3.bir edit: yahu bende akpyi sevmiyorum. bana hemen bu adamı sevmedim diye g*t kılı muamelesi yaptınız ya helal olsun. artık önyargılı olmayı bırakın, şimdi bu adam akp düşmanı diyelim bende öyleyim bu adamla aynı taraftayım ve bana g*t kılı muamelesi uygulanıyor yazıklar olsun sizlere.
    6 ...
  48. 770.
  49. göte göt dediği içindir belki de insanlardaki bu fatih portakal tiksinmesi.çünkü bizim insanımız alışmış dolaylı yollardan bir şey diyenlere,alttan alttan laf sokanlara.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük