hızlı gideyim de aktarma bassın.
bime bir uğrayayım.
simit değil ekmek alayım.
bardak çay olsun.
bugün de yemekhane de yiyeyim.
bir dal alabilir miyim.
tek basımlık gideceğim bir yer olsun.
bira içeriz.
...
cumartesi sabahı marketin kapısın da beklemek. çağrı market den 99 kuruşa düşmüş portakalları hunharca poşete doldurmaktır. aynen benim yaptığım gibi, akşam evde 4 tane sıkılır ve afiyetle içilir
fakirlik denen bir şey yoktur. kanaat etmemek vardır, şükretmemek vardır.
bizden daha kötü durumlarda olanları hiç düşündük mü? önümüzde bilgisayarımız, son model telefonlarımız, her zaman bulabildiğimiz yemeklerimiz.. ve daha sayamadığım niceleri..
dünyanın kimi ülkelerinde insanlar perişan.. zor durumda.. açlıktan 1 kuru ekmekleri yok!