tek sorunu düdüğünde ki futbol topu, evet bu adamı yıllardır izliyorum düdüğüne takmış olduğu bir futbol topu var, artık ne badireler atlattıysa bu düdükte ki o futbol topu her yeri yırtılmış eskimiştir. Fırat aydınus ise banlamıştır bunu, evet bildiğin bant ile her yerini yapıştırmış ancak düdüğünden hiç çıkartmamıştır, böyle de bir tespitim var işte kendisi hakkında. https://galeri.uludagsozluk.com/r/252553/+
adam gibi adam kaliteli hakemdir. cinconluların bok atması, şampiyonluk meşalelerinin aslancıkların kıçına kaçmasındandır üzerinde durmayınız. ayrıca şu an barca chelsea maçının 4. hakemidir.
baş hakem seçilmemesinin nedeni fenerbahçeli şenes erzik yüzündendir. şenes erzik, galatasaraylı selçuk dereli yi de engellemişti. hep fenerli bir hakem bekleyen şenes erzik sonunda cüneyt çakır ı istediği mevkiye getirdi.
maçlarını tarafsız izleyin, aydınus un çakır dan çok daha iyi bir hakem olduğunu görürsünüz.
geçen hafta oynanan beşiktaş-galatasaray maçındaki hüseyin göçek'in performansı üzerinden değerlendirilecek olursa, dün oynanan 22 nisan 2012 galatasaray fenerbahçe maçındaki tek hatasının caner erkin'e 2. sarı kartı göstermemesi olmuştur. onun dışında çokta kritik olmayan yerlerde maçı amaçsız durdurması ya da yanlış faul çalması dışında gayet iyi yönetmiştir.
caner'in ilk kartını bilemem, ama elmander'e * yaptığı hareket sarı karttı be hocam.
not: beşitaşlı'yım. diyeyim de adet yerini bulsun eheh.
hüseyin göçek gibi hakemlerin maçı vermesine ses çıkartmayan hatta haklı olduğunu savunan taraftarların "hakkımızı yedi:(" diye ağladığı hakemdir, evet.
2. yarı gs golü gelene kadar tam 5 yanlış düdük çalmıştır. tamamı galatasaray lehine. hele alex'in orta sahayı geçip gittiği bir pozisyon var ki, evlere şenlik. ujfalusi resmen faul yapmış, arkadan ve sarılık ama oyun devam etti.
işte futbol adaleti bu beyler!
"eşimle evliliğimizin ilk yıllarında sürekli bana küçük notlar yazardı. bu notları da maç çantama, cebime koyar öyle giderdim maçlara. yine bir süper lig maçında bir pozisyonda oyuncuya yaptığı hareketten dolayı sarı kart göstermek için elimi cebime attım. sarı kartla birlikte bir not cebimden fırlayarak döne döne yere düştü. futbolcu ve benim bakışlarım arasında kağıdın yazılı yüzü yerde okunacak şekilde yukarıda kaldı. kağıtta -seni çok seviyorum- yazıyordu. futbolcu bana döndü ve: -hocam ben de seni çok seviyorum dedi".
türkiye liginin en iyi hakemidir.ayrıca türkiye liginde, deplasmanda taraftar baskısından en az etkilenen hakemdir. nedense fenerbahçe'nin deplasmanda oynadığı derbi maçlara verilir.
inanmayan son 1 yıldaki maçlara baksın.
bu maça verilebilecek en uygun isimdir. kendisi beşiktaşlıdır. bunu deklare etmiş bir isimdir fakat zannımca gördüğünü çalabilecek kadar da şereflidir diyorum.
galatasaray fenerbahçe maçında hiçbir hata yapmayacak hakemdir. pardon, galatasaraya birkaç penaltı verecek, fenerbahçeye birkaç kırmızı kart gösterecek hakemdir. birde ofsayttan gol verirse galatasarayımıza, tadından yenmez bu maç. ee galatasaray kolay şampiyon yapılmıyor azizim.
bir hakemmiş. ilginçtir ki ben bu adamın soyadını bir lakap sanıyordum. hani sanki yönettiği maçlarda büyük hatalar yapan bu yüzden de brütüs'e benzesin diye "aydın" soyadına "us" eki getirilmiş büyük klüplerden birinin sevmediği biri sanıyordum.
meğerse bu adamın soyadı gerçekmiş, yani roma imparatorlarıyla pek bir alakası yokmuş. (bkz: ben bugün bunu öğendim)