bu kadar övmek yersizdir. zaten aldatmaması gerekiyordur. ilişkinin bazı yapılmaması gerekenler vardır bu da onlar arasındadır eğer bir eşin varsa aldatmayacaksın. aldatmadın diye kimse sana madalya takmaz.
eşi evlendikten sonra, kendini salmamış, iş hayatında yaşadığı problemleri evine yansıtmamış, kocası her eve geldiğinde onu güleryüzle karşılamış ve zeki bir kadın ise eşinin onu aldatması için gerizekalı olması gerekir.
aldatılanın yerinde olduğunu düşünüp karşısındakinin halini anlayan erkektir.
onlardan biri de benim.
ben yapamam. madem başkasını istiyorum ayrılırım. ama yapmam.
ne onuruma leke sürerim, ne de eşimi(nişanlımı) üzerim.
asgari ücretli, iki çocuk babası, kirada oturan bir erkektir efendim. adam zaten zor geçiniyor bir de hovardalığamı para ayırsın. hovardalık masraflı iştir.
bir kişiliği vardır, empati yapmayı iyi bilir, önce kendisine, sonra eşine saygısı vardır, bir duruşu vardır.
eşi tarafından tatmin edilmiş olması veya olmaması durumu değiştirmemeli duruş sahibi bir insan için. sonuçta oturur konuşursun, çabalarsın, savaşırsın, pes etmezsin, ha yine olmuyor, biraz uzaklaşırsın, yine olmuyor tedaviye gidersin, yine olmuyor ayrılırsın.
ahh eşim hamile, gidip aldatayım! ahh eşim regl oldu, gidip aldatayım! ahh eşim güzel yemek yapmıyor, gidip aldatayım!
ihanet eden, ihanet bulsun. başka da bir şey değil...
kadın ya da erkek birinin eşinden başkasıyla olması onu (ve de eşini) ilgilendirir yalnızca.
aldatmayı ya da aldatmamayı marifet saymanın anlamı yoktur.
kendine tanıdığı hakkı karşısındakine tanımıyorsa, karşı durulmalıdır siyaseten.