imamdan imama değişen durumdur. kimi imamlar ne kadar inanan inanmayan varsa bile sesinin güzelliği ve hoşluğu ile kendini dinlenebilir kılar. ama kimileri vardır ki şahsen rastladım.. ölmedi gitti amk dedirtir. her ezanı sela verirmiş gibi okuyan bir mahalle imamına sahibiz efendim.
teknoloji bu kadar gelişmişken ezanın gereksizliği her geçen gün daha rahat anlaşılmaktadır. bence kökten kaldırılmalıdır. ama birden değil sabah ezanından başlanabilir bu uygulama.
müslüman olmasam da doğru ses seviyesi ve ses tonu ile okunan ezan beni rahatsız etmez. fakat bazı sivrizeka imamlar, hoparlörün sesini öyle bir köklüyor ki, ve sesleri de o kadar kötü ki, müslüman olsam ezana hakaret ediyorsun diye şikayet ederim patronuna onu.
ezan sesi müslümanı rahatsız etmez...
Rahatsız eden, ayarsız ses sistemleri ve müzik kulağından yoksun müezzinlerdir.
Özellikle duyulmayı engelleyici gürültülerin olmadığı sabah vaktinde; gece çalışıp yeni uyuyanları, hastaları, bebekleri ve namaz kılmayanları düşünerek ezan ses çok kısılarak okunmalıdır. Hatta sabah ezanı ses sistemi çaluştırılmadan minareden doğal şekilde okunmalıdır.
__tüm düşüncelerine karşı çıkabilirim... Özgürlüğüne, asla!__
sabah ezanı diğer ezanlardan farklı bir makamda okunur, ürpertici bir havası vardır ama iyidir. adamı imana getiren cinstendir, ama ben sadece güzel bir müzik gibi algılıyorum, etkilenmiyorum şahsen.
diğer ezanlar ise hiç çekilmiyor. mahallenin kedisi köpeği bile rahatsız oluyor o kadar yani.
ezan sesi müslümanı rahatsız etmez.
rahatsız olanlar gayrimüslimlerdir.
onlar! islam dininin bütününden rahatsız oldukları için, ezan sesinden rahatsız olmaları çok normaldir!..
fakat burası türkiye, bu topraklarda ezan sesi susmaz, susturulamaz.
sabah yatağından zıplama olayı apayrı bir şey. Namaz kılan zor kalkar kılmayan zıplar. bu yüzdendir ki sabah ezanında 'esselatü hayrun minen nevm' (namaz uykudan hayırlıdır) denir. Tabiki gayrimüslimler rahatsız olabilir sözüm yok anlarım ama siz rahatsız oluyorsunuz diye biz de inancımızın temelinden vaz mı geçelim. Özgürlük olayına hiç girmeyeceğim çünkü bazıları işlerine geldiği zaman hatırlıyor bunu.
şu da var; çan çalsalar bende rahatsız olurum ama dinimin hoşgörü emri nedeniyle sesimi çıkartmam. Aramızdaki fark bu sanırım.
Diğer bir husus, bazı şahıslara göre hoparlör, megafon vs. Gibi aletlerle ezan okunması mekruh olarak kabul edilir ama günümüz şartlarında kullanmak zorunluluk haline gelmiştir.
15 dk da bir calan avrupadaki kilise canlarindan haberi olmayan aptallarin söylemidir. 1 aydir keske su canlar yerine ezan sesi duysam diye düsünürken bunu okumak garip gelmistir.
allahın ve peygamberin adının o allahın kullarını selaha ve feraha çağırdığı bir aracı rahatsızlık verici olduğunu söyleyen abd'dan ziyade şeytan neslinden olanların iddiası.
rahatsız edici olan şey ezan sesi değildir, ezanı aptalca, manasızca makam olmaksızın okuyan torpille işe girmiş müezzinler ve bu bet sesleri yasal sınırın oldukça üstünde desibelle bize dayatan ilçe müftülüğüdür. hafta sonu çatalcadaydım, bir sabah ezanı okundu, evimin içinde, öyle iğrenç okuyor ki yemin ediyorm camiye gidiyordum annem engelledi manyakmısın diye.
şimdi işin bu boyutu eleştiriliyorsa başım üstüne, ama sanki insanların asıl derdi ezanın kendisi, onlara bir şey söylemek istiyorum, namaz kılmam, ama bu topraklarda bin yıldır okunuyor ezan, iki tane çapulcu istedi diye de bu ülkedeki ezan sesi susmaz, siktirin gidin başka memlekette yaşayın.
o değil de arapça falan diye birşey ifade etmiyor diyenler var, herhalde müezzin "allahuekber" deyince "la ne diyor acep bu arap" diyecek kadar zırcahil varmış memlekette.
doğu-batı ayrımı yapmak değil amacım.
ama batı illerinin çoğunda merkezi sistemde ezanlar,
doğuda ise her cami diğer camilerden bağımsız şekilde ezanını çalar.
merkezi sistem rahatsız ediyor diyemem ama
ben canlı performans tutkunuyum.