eskiden serin havaların başlangıcıydı ama artık ekim sonuna kaydı, yağmur (bkz: bursa), okulların açılması, çikolata yemenin ve film izlemenin anlam kazanmaya başlaması.
ılık deniz.
denize girerken yağmur çiselemesi.
yaz boyu sevgili yapamamış olmanın verdiği el yorgunluğu.
şnorkel ve paletle iyi vakit geçirdiğini zannetmek.
daha ilk gününden sonbahar tribine giren ergenleri hatırlattı bana ilk etapta. He he sarı yaprak he soğuk aç camı aç şimdi serinlersin sıcaktan. Teallam.
huzur ortamı getirmeyi amaçlayıp türkiye'nin .mına koyanlar geliyor aklıma. sonra da cebe indirdikleri paralar o boğazlarından geçerken kaldığı geliyor aklıma. şimdi de can çekişmekten beter yaşıyor oldukları. bunu bilmek güzel ama. gencecik fidanları terörist diye asanların boğazından rahatça geçmiyor ya o paralar. ne mutlu bana.
not: şimdikiler de farklı değil ya işte. gerçek teröristlere kucak açıyor bunlar da. al birini vur ötekine.
1 eylül var dünya barış günü, 12 eylül var hiç hatırlatmayın, ayrıca okullar açılıyo bi ton iş, havalar soğumaya başlıyo yavaş yavaş o başka bi dert yani boktan bi aydır eylül ayı
