kainatın varlığı rabbın ilahi kudretinin somut delilidir. bütün fen bilimleri yani müspet ilimler yani günümüz tabiriyle pozitif ilim, bu kainatın yani varlık aleminin birdenbire aniden olmasının kendi kendine mümkün olmadığını, bir başlangıca sahip olduğunu, atomların gezegenlerin yıldızların ömürlü olduğunu, ısı fizik, termodinamikle kainatın bir balon gibi büyüyerek yokluğa ve ölüme doğru sürüklendiğini, yine tüm kainatın en küçük Hassas milimikron dengelerinin yüce bir kudret tarafından ihata (çepe çevre sarıp kuşatmak) edilip kontrol edilerek ayakta ve diri tutulduğunu göstermektedir. yani rabbu Teâlâ ve tekasdes yüce Allah bu evreni zabtu rapt altına almıştır. "Allah sürekli bir yaratmadadır (iş tedir)" ayeti buna işaret eder. cenabı Hakk yerleri ve gökleri yedi Kudret eliyle ayakta tutmaktadır. o vakte kadar.
elbetteki zatı şahanesinin kudretinin eseri olan kainat biz insan tarafından görülecek bilinecek ve idrak edilecek ki kullar allahını tanısın ve bilsin için. yoksa inkar ile isyana düşsün diye değil. aklı olan bunu okur öğrenir anlar idrak eder ve şuurlanır. aklını kullanmayan ise inkarıyla kendi kendini helake sürükler. insan kendi kadri kıymetinin farkında değildir. hangi cevhere sahip bilmemektedir. insan boş mu ki kainat boşa yaratılmış olsun. tabiki hayır..
allah da yok cennet ve cehennem de bu gerçekle yüzleşmek istemiyor insanlar sanki ispatlanmış gibi yanacaksınnnn diye bağırıyorlar yüzümüze ama sadece gülüyoruz. doğrudur.
"için" edatının kullanılırken kazandığı farklı anlamlara bakılarak üzerinde yorum yapılabilir.
(1)+ ayşe bu hediyeyi senin için aldım.
* hediye ayşe'nin şahsına özel, ona takdim edilmek üzere alınmış.
(2)+ bu hikayeyi edebiyat aşıkları için yazdım.
* edebiyat aşıklarının okuması için, onlar okuyup üzerinde düşünsünler, keyif alsınlar diye yazılmış bir hikayeden bahsediliyor.
"için" edatının ikinci yargıdaki gibi kullanılmış olma ihtimali bariz daha yüksek.
her canlinin bir ustun ozelligi oldugunu, bizimkinin sadece beyin adli bir organ oldugunu farkettigimizde, hatta sempanzelerin fotograf hafizalarinin insanlardan kat kat iyi oldugunu ogrendigimizde ulasilan sonuc. dusunduklerimizi duyu organlarimizin gucsuzlugu nedeniyle hayata geciremememiz de bu gercegi destekler.
4.5 milyar yaşında olan evrende, sadece 8 milyon yıldır var olan insan ırkı için, bu sürenin yanlızca 1/4000 ini kapsayan sürede inançların var olmasının gösterdiği gerçektir.
edit: inançlardan kasıt 3 büyük dindir. ateist değilim fakat çok ciddi şüphelerim var.
2 yüzbin yıl, günümüz insanlarının özelliklerinin en fazla görülebildiği ve uzun süreli yıldır. tabi bu sayıyı evrimi yok sayanlar için kabul edebiliriz.
Celal şengör'ün dilinden 8 milyon yıl diye duyduğumu hatırlıyorum. yanlış duymuşum. o değil de 4.5 milyar yılın yanında 8 mi yoksa 4 mü ya daha mı azdı diye tartışma olmasa söylemek istediğimi daha iyi anlamatamazıdım.
