bir ucundan da sen tut mantığıyla yaklaşıldığında pragmatik olarak güzel ama duygusallığın içine edebilecek oyundur. insanların sahip olabileceği en güzel duygu ile taçlandığında* dünyanın en değerli kurumudur.
ünlü bir düşünürün dediğine göre * ; içerdekilerin dışarı çıkmak için dışardakilerin ise içeri girmek için çırpındıkları kurum, müessese, bağ, bağlılık, herneyse işte..
her iki tarafa da bolca anlayış gerektiren kutsal müessese.
anlayış lazım çünkü, uzun zaman sadece sizinle buluşmaya gelirken karşı cinsi son derece güzel, bakımlı ya da yakışıklı halini görürsünüz, evlendiğinizdeyse, pijamalı, saçı başı dağınık şekilde. başka açılardan da bakılabilir tabi konuya. ** bu yüzden evlilikten çok fazla bişi beklemeyip, bulduklarınızla da yetinebilecek kadar anlayışlıysanız, durmayın evlenin. allah mesut etsin.
günümüzde çok anlamı olan birlikteliktir. lütfen genelleme yapmayalım, bekar/bakire hallerimizle atıp tutmayalım. kurumun içindeki seven gönüllere toz kondurmayalım.*
evlilik sevgililere kalben iman etmektir. hem eş, hem de çocuklar pek bir değerlidir, insan duygusunun emrindedir, ki sevdiklerinin gönlündedir. benimsemek evlenmektir.
nedense erkeklerin pek şikayet ettiği, ama akşam koştura koştura eve gittikleri birlikteliktir. şikayet edenlere bir sormalı, eşlerinden neden tırsıyorlar ? kaybetmemek için değil mi ? bazıları da hatun çekmek için şikayet eder. memnun değilsen mahkeme orada kardeşim. kadınlar için zor olabilir. ama erkek adam şikayetçiyse, "adım dula çıkacak" falan demez. köhne bir otelde bile barınır. çocuk bahanesine de sığınmaz. karısı değerlidir ve çevreye trip yapar. olay budur. yazık o kadına.
günümüzde hiçbir anlamı kalmayan, sadece aynı çatının paylaşıldığı, duyguların, üzüntülerin, yaşamın hiçbir parçasının paylaşılmadığı, artık sadece kağıt üstünde kalmış olan birlikteliktir.
bir kadınla erkeğin (en azından ülkemizde) cima edeceklerini devletin onayına sunması ve akabinde birbirlerinin hayatlarını ipotek altına alması durumu.
