denize girmek isteği gibi hayatın belli dönemimde kıvrandığın sonra geriye dönüp baktığın da yanlış mevsimde su da olduğunu anladığın,ama totonun çoktan donduğu..bir çok kişinin oturduğu yerden alkışladığı ofsayt bir andır..
Bir köşe yazarı yazmıştı ama kendi yazmamış alıntıydı ne köşe yazarının , ne de alıntı yaptığının adını hatırlamıyorum - snapslerim tatilde-
--spoiler--
Nişanlılık çiftlere birbirlerini tanımaları için verilen bir fırsattır. Çiftler bu fırsatı değerlendirebilmiş olsalardı kimse evlenemzdi.
--spoiler--
bir kurumdur evlilik. o yüzden anarşistlerin (özellikle stirner anarşizmi) yanından geçmeyecekleri bir kurumdur. zaten kurum dediğin saçma bir ilişkilenme biçimidir.
bakin acik acik soyluyorum, evlenmeden once olayin onunu arkasini dusunmezsen, ben ask evliligi yapacam, bir omur boyu mutlu mesut olacam dersen, olayin mantiki yonunu gozardi edersen, affedersiniz ama ucun birini alirsin kardesim.
evlilik cocuk oyuncagi degildir, hayatinda verecegin en onemli kararlardan biridir hatta en onemlisidir,
ben soyleyim de sonra yanima gelip zirlamayin.
su vecizeyi de sakin unutmayin; bekara kari bosamak kolaydir.
evlilik üzerine sosyolojik açıdan araştırmalar yapılmış. coğrafi yakınlık eş seçiminde bir değişken olarak belirlenmiş. yani evlerin yakınlığı arttıkça karşılaşma ve evlenme şansını da arttırıyor buna göre. o zmn zengin biriyle evlenmek için adres açık sanırım.
Damat: Ah! Nihayet rüya gerçek oluyor!!
Gelin: Senden ayrılmamı ister misin?
Damat: Hayır! Bu lafı bir daha asla söyleme!
Gelin: Sen.. Bana aşık mısın?
Damat: Taaaabiki.
Gelin: Beni terk etmeyi düşünür müsün?
Damat: Tabi ki hayır.
Gelin: Peki bana bir öpücük verir misin?
Damat: Evet hem yüzüne hem gözüne.
Gelin: Peki bana bir gün vuracak mısın?
Damat: Asla! Ben o tür erkeklerden değilim.
Gelin: Sana güvenebilir miyim?
Damat: Evet.
Gelin: AŞKIM.
EVLiLiĞiN YEDiNCi SENESiNDE; şimdi konuşmayı aşağıdan yukarıya doğru okuyun.
"... tıpkı doğada olduğu gibi, evlilikte de yıllar boyunca aynı şeyleri yapabilmenin yolu, yıllar boyunca aynı şeyleri yapmakta olduğunu unutabilmekten geçiyor. bu sebepten bellekleri zayıf, ilişkilerinin geçmişine dair tutanakları dağınık olanlar, bugünün berelerini daha kolay sararken; sürekli eski günleri yadedip, sevdiklerinin geçmişteki hallerinin özlemini çekenler, bugünün düne benzemeyişini içlerine sindirmekte daha çok zorlanırlar. aşkın sihirli formülü, oynak ve ölümlü bir hafızaya sahip olmaktır..."
yapılmadan önce düşünülmesi gereken şeydir. hele ki evlenmek için 07.07.07 veya 08.08.08 tarihleri seçilmişse bir kez daha düşünülmesi gereken şeydir. velhasılıkelam * bu evlenmeyi düşünen insanlar evlenecekleri tarihi unutacaklarsa hiç evlenmesinler. yok unutulmaz tarihmiş, bokmuş, püsürmüş...