inanmadığın birşeye -birçok sebeple- yönelme sürecidir. insanın başındaki bir derdi bin yapmak için birebirdir. iki kutuptaki akrabaların -zaruri-birleşmesi gibi aşırı sancılı bir süreci içinde barındırır.
Not: işbu entry gün olup hatırlanmak ve düşüncelerde bir sapma olup olmadığını gözlemek üzere sözlüğe girilmiştir.
bu adam/kadın benim kocam/karım diyebileceğin eylem. bu haliyle çok keyifli. hanımlar hamur yoğururken yüzüğü dolabın rafına koymayın, o yüzüğü bir yere koymayın. yüzükle yoğurun hamuru, aşk olunca daha çok kabarıyormuş, maya felan palavra. sonrası elinizi uzatmak, o el öpülesi çünkü. bir kadın sizi seçtiyse, diğer her şeyden ve herkesten vazgeçmiş demektir. kıymeti biline, baş üstünde tutula!
Sonrasında çift maaş garanti değilse yapılmaması gereken eylem. toplumdaki yerinizi ve insanların size yaklaşımını olumlu yönde değiştiren kalıcı birliktelik. cesaret ister, büzük yani.
tuhaf ama hayatta beni en çok korkutan şey. belkide herkesin mutlu olduğu bir evliliğe henüz şahit olmadığım için. fakat olur da bir gün ömür boyu hayatımda olmasını isteyeceğim 'o kişi' çıkarsa karşıma diye bu korkuyu da yenmek istiyorum. benim içine doğduğum evlilikse;
' Ve bu geldiğim ev, bu benim sığınağım
Kolay değil, 3.dünya savaşında büyümek
Hiçbir zaman aşkın ne olabileceğini bilmemek '
Geçen yıl eski bir arkadaşım melih gökçeğin kıydığı nikahla evlenmiş.Mutlu mesut olsun, konu o değil.
Şimdi evlenmeden sevgilinle aynı evde yaşamak istesen seni linç etmek isteyecek bir toplum var karşında.Aynı zamanda bu toplum nikahtan sonra seni göklere çıkaran seni yere göğe koyamayan aynı toplum.
güzel kardeşim, arada ki fark ne?
Belediyeden maaş alan, melih gökçek tiynetinde yada benzerinde bir "memur"un sizi karı koca ilan ediyorum demesi.
sen sevdiğine karar vermişsin ama arada "memur" izni olmadan sevdiğini öpüp koklayamıyorsun.
doğru insanı bulamayanlar* ve insanın sadece olumsuz olayları kolay kabullenme huyu yüzünden korkulan ama aslında hayatın yeni bir boyutu olan duygusal anlamda huzura ermektir lakin;
*günümüz şartlarında insanların bastırılmış seksüel dürtüleri ve fena toplum baskısı sebebi ile alelacele evlenmeye çalışmasından ister istemez çoğunlukla hatalı kararlar verilmektedir. (askerden sonra oğlu bekar diye utanan babalar, kaç yaşına geldin hala bekarsın, evde kaldın kız kurusu vs...)
bu hatalı kararlar evlilik hayatında olmazsa olmaz küçük kavgaları bazen içimize atma huyumuzdan bazen de evlenmeden önceki hayatımızdan kalan keşkelerimizden dolayı ciddi kavgalara çevirerek zaman içinde öncelikle saygının ve sonrasında evliliğin bitmesine sebep olmaktadır...
erkekler için bir ikna olma aşamasının olduğu eylem. o aşamayı geçince hemen yelkenleri suya indiriyor, evleniyorsun işte. bugün vatan gazetesinde okuyunca aklıma geldi http://pazarvatan.gazetev...0337#.UWpgbJJBfLw.twitter