modern (!) çiftimiz evlilik öncesi aynı evi paylaşarak hem birbirlerini daha iyi tanımak hemde "nasıl oluyor anlaşamazsak ayrılırım nasıl olsa nikahda yok" özgürlüğü (!) içinde aynı evi paylaşırlar, ama sakın ola ki annenizden, babanızdan gördüğünüz "karı-kocalığı" onlardan beklemeyin, arada uçurum vardır. birbirlerine hesap vermezler, eve giriş-çıkışları farklıdır, ikiside çalışıyordur "ay sonu kömür alınacak bey" muhabbetleri kesinlikle olmaz. ortak yanları neler mi ? gece doğal olarak aynı yatağı paylaştıklarından seks onların tek ortak yanıdır. Bu ilişki zamanla körelmeye ve yozlaşmaya başlar, artık sevişmekten bile zevk alamazlar oysa ne umutlarla (!) evlilik denemesi yapmışlardı değil mi ? kabak tadı verir modern (!) çiftimizin evlilik denemesi. "anlaşamadık olmuyor" diyerek yollarını ayırırlar. kız ailesine geri döner babası pişkin pişkin "noldu kızım" der "anlaşamadık baba" karşılığını alır. geçmiş olsundur, kısmet tabi. daha ufukta denenecek çok evlilik denemesi var...
aynı evi paylaşarak birlikte olunan kişinin gerçek anlamda tanınmasına ve daha sağlıklı kararların alınmasına olanak tanıyan, yapılması gereken, evet! türkiye şartlarında biraz zor olan eylem.
atılacak bir imza ile ilişkiyi hukuki temele dayandırmaksa olay hukuken açılacak bir dava ile boşanma yolu da mevcut.önemli olan insanın gönlüne atılacak imzadır dedirten başlık
toplumsal yapıya rağmen sevgilerini bir kaç sayfa kağıda atılmış imzaya yada birilerinin artık evlisiniz o senin helalin (ki bu laf genelde erkeklere yanlarındaki kadın için söylenir) gibi sözlere ihtiyaç duymadan kişilerin sevgiyi birlikte aynı evde yaşama tercihidir. olması gereken bir durumdur.
birbirini seven ve birlikteliklerini ilerletmek isteyen kişilerin özgürce gerçekleştirebileceği olay..bu çift birbirine deli gibi aşık olabilir yada sadece karşılıklı biraz eğlenmek istiyor olabilir..bu bizi ilgilendirmez..ne kız salaktır ne erkek..hayat kısadır ve geçirilen güzel günler yanımıza kar kalır..artık şu kullanmak, kendini kullandırmak ve vermek gibi iğrenç düşüncelerden kurtulursak evlenmeden birlikte yaşamanın hiç de sorun olmadığını göreceğiz..kaldı ki üzülerek yazıyorum türkiye de dul bir kadın olmak cüzzamlı olmaktır..her daim yüzüne vurulur..sanıyorum ki bunu yaşamak istemeyen kadınlarımız için süper bir çözüm yoludur evlenmeden beraber yaşamak..
toplum tarafından hoş karşılanıp karşılanmamak şeylerinde* bile olmayan ciftlerdir zira herkes "ben evleniyorum" diye devlete hesap vermek zorunda değildir.
toplum tarafından hoş karşılanmayan çiftlerdir.ancak pek çok şeyi aşmış olan insanlardır.deneme yanılma yöntemiyle hareket ederler en azından tecrübe kazanırlar.evlenip ayrıldıktan sonra dul diye nitelendirilmektense aynı evi paylaşıp ayrılmak daha mantıklı.bu insanlar çağdaş gün görmüş insanlardır ve özgürlük kelimesinden haberdardırlar.
"bu gayet modern bir olaydır arkadaş, artık çağdaşlaştık biz kardeşim, batı yapıyor biz neden yapmayalım birader" diyen özenti, sözde hümanist ve hangi kültür ve toplumda yaşadığının farkında olmayan zihniyetin kız çocuğu ebeveyni olmasını dilediğim mevzu. siz anne-baba olacaksınız kızınızın başka bir erkekle aynı evde kalmasına ** "çağdaşlık böyle bir şey, neden olmasın, gayet normal ve modern bir şey" diyerekten karşılacaksın. çağdaşlık buysa ben de çağın gerisinde kalmış bir fosilim.. güldürmeyiniz beni.
haklarında başlık açılması bile gereksiz olan, tabi ki de isterlerse aynı evde yaşayacak olan, sadece ve sadece geri kalmış ülkelerde varlıklarına karşı çıkılacak olan çiftlerdir. sorulacak soru, "evlenmeden aynı eve çıkılır mı?" değil, "evlilik ne zaman bir zorunluluk oldu?"dur.
"evleniriz eğer anlaşamazsak ayrılız olur biter" deyip, evlendikten birkaç yıl sonra birlikte yapamayacaklarını anlayıp, ortada ailesi bölünmüş çocuk bırakmaktan çok daha iyi olan eylem.
yakkardeşim, ne kascas la o mu bu mu diyerekten, aşkın ömrünün üç yıl olabilme ihtimalini de göz önünde bulunduran her çiftin atladığı olaydır.bi kere kaynana görümce derdi yoktur,* çoluk çocuk olayı desen, bi derece uzaktadır, neşeli günlerdir işte, ev arkadaşınla sevişiyosundur, özgürsündür bi derece, balon gibin bi şeydir aslında, güzeldir uçar ,renklidir kaçar falan ama her an patlayabilir...
ne kınanacak kadar ayıp,nede helal olsun adamlara denilecek kadar modern bir davranıştır..abartılmamalıdır.. hayat o tarafa götürür ve onu yapar insan.. eleştiren bi bakmış ki ,yapmış bunu yada onaylayan, durumu itibariyle karşı çıkmış.. hassas bir konudur..