birkaç gün önce benim de başıma geldi böyle bir olay. "yarın kahveyle birlikte yerim." diye bıraktığım yarım paket milka çikolata ertesi gün baktığımda yoktu. halbuki kimse bulamasın diye yumurtalığın altına saklamıştım.
Ohoooooo.
Bir gece ansızın 82 83 84 ...
Çişe kalktım çogafedersiniz.
Odaya döndüğümde alnım secdeye deymiş şekilde namaz eda ediyor idim.
Neyse, baktım son sünneti kılıyorum.
Dedim kendimin önünden geçip namazı bozmayayım.
Bitmesini bekledim.
Dedim Allah kabul etsin.
Amin dedi kendim bana.
Sen yat dedi ben daha yasin okuyacağım.
iyi dedim kendime.
Sabah uyandığımda komidinin üstünde 3 adet pirinç tanesi vardı.
içimi anlatılmaz bir coşku kapladı.
Bir akşam işten geldim evde kimse yoktu annemi aradım teyzendeyim dedi bende sağı solu topladım ufak çapta temizlik yaptım sonra misafir odasına bişey için girdim bir anda yüksek bir ses bir adam konuşuyo reklam mı neydi show tv idi.ben açmadım bunu dedim içimden hızla kapattım etrafıma baktım balkona kaçtım annemi aradım hemen eve gel korkuyorum dedim annem gelene kadar balkonda yere çöktüm bekledim.ailemden kimse inanmadı bana sen açmışsındır dedi o sesi bütün odalardan duyabilirdim buna eminim.hem hava karanlık hem ses hem görüntü hem korku o an yaşadığımı her kime anlattıysam öyle şey olamaz dedi ama ben yaşadım onu.
gecenin sessizliğinde uyumaya çalışırken üst kattan gelen 'yere bilye düşme ve yuvarlanma sesi'.
"olm bu saatte kim misket oynuyor?" diye düşündürür, tüyleri diken diken eder.
evden çıkarken bizzat dikkatle kapattığım perdelerin akşam geldiğimde pencereler ile birlikte sonuna kadar açık olması, evde adeta rüzgar ve cereyan fırtınaları esmesi.
sonuç : ben yokken ev sahibi gelmiş, açık bırakıp gitmiş.
geçen hafta köyde geçmekte olan olayı anlatayım.
çatıya(yani teras da diyebiliriz her neyse) çıkmıştım, koltuğun üstünde yumurta buldum. dedim herhalde tavuk yumurtlamıştır, çok takmadım. komşunun tavuğudur diye ona sordum, o da biz de kaç aydır buluyoruz, büyü yaptılar diye korkuyoruz dedi. o an beni bir göt korkusu sarmış anlatamam. daha sonradan anneannemle konuştum ki o da daha önce birkaç yumurta bulmuş. ve de bulunan yumurtalar hep saklanmış. hatta bir yumurta erzak dolabına saklanmış. herhangi bir hayvanın oraya götürmüş olma ihtimali yok, kapısı kapalı, penceresi falan da yok, delik de yok. birkaç gün büyü mü oldu ne oldu diye dolaşırken sonuç:
-sansarmış.
Bir kış gecesi, geç vakit ablamla evde oturmuş film izliyorduk. Kafesteki iki muhabbet kuşumuz da filmdeki gürültülere laf yetiştirmekle meşguldüler. Bir dakika çeneleri durmuyordu.
Kar yolları hemen hemen kapamıştı. Dışarda hiç araç geçmiyordu.
Romantik ortam insanı olmadığımızdan Her zamanki gibi ışıkları cayır cayır yakmıştık.
iyice filme dalmış otururken kuşlar birden bire sustu. Aynı anda sütlü mavi renkte diye tanımlayabileceğim bir ışık bütün odayı doldurdu. pencerelerde panjur vardı ve ufacık bir aralıktan sızan ışığın odada yanan lambaların ışığını bastırıp, bütün odayı doldurabilmesi tuhaftı.
Ne oluyor ya diye ayağa fırlayıp pencereye koştum. O sırada ablam da "ufo galiba." Diye şaşkınlıkla gülümsüyordu.
Kuşlar korkudan şoka girmişti.
Pencereye vardığımda ışık geldiği gibi ansızın kayboldu.
Pencereden dışarı, Sokağa baktım. Bomboştu.
Bi keresinde kapalı olan telefonun çalma sesine uyandım. Tamamen kapalı yani. Ben elimi uzatınca cevapsız aramaya düştü. Uyku sersemi kim bu saatte diye elime alınca ışığı kapandı tekrar kapalı haline geri döndü. Bu anılarımdan yalnızca biri.
Sürekli elektrikler gidip geliyor. Gece lambası mavi ışık veriyor ve bu ışık sürekli yanıp sönüyor bundan dolayı. Çamaşır makinesinden tuhaf sesler geliyor. Evde sadece ben uyanığım resmen ürperdim.
Ya yemin olsun bi kere bile yasamadigim olaylardir. Cok siradan bi ev yasantim var.
Haaaaa durun.
Bazen 2 3 yil once. Sey yatagim sallaniyodu. Bildigin ben sallamiyodum. Resmen sallaniyodu sanki biri oturmus gibi hani olur ya hafif hoplatir. Bakiyodum kimse oturmamis. Belkide ben salliyodum uyku sersemi farketmiyodum.