camı açık bırakıyorum, sabah bi bakıyorum evde kedi var. elbiselerin üzerine yatmış bekliyor öyle. ''kusura bakma abi yatacak yerim yoktu ondan girdim evine'' diyorum ve üstümü giyinip işe çıkıyorum.
Babanne evinde yıllar önce duyduğum takunya sesleri.
Kahvaltı da sorduğumda "yatır var oğlum yan bahçede, sabah namazı için abdest alırken duymuşsundur sen" denilince gayet cool bir şekilde "hee anladım" cevabı vermiştim.
Eski evde utu masasinin altinda nereden geldigi belli olmayan ve silindikce tekrar olusan beyaz toz. Garip tikirtilar .
Ve bi gun yatagin karşısındaki duvarda bi erkegin iseme acisinda akmaya baslayan su .. uzun süre akması sonucu çığlık atmam , sonra su izinin kalip islakligin gitmesi falan..
(bkz: sanırım deliriyorum)
gece saat 3 civarı pc de dikkatlice iddaa kuponunda ki son maç ev ahalisi uyuyor diye sessizce takip edilirken pc nin yanında ki pet şişe den 'petttttt' diye ince bir sesin çıkması ile olaylar gelişir ;
öd denen şey hızlıca boka karışır, gözler bir anda eşek gözü kadar büyür, maçın bir anını bile kaçırmamak için tutulmuş çişin bir kısmı firar eder, mouse bir santim kadar havaya kaldırarak tekrar masaya vurulur, kupon yatar ama hiç umurda olmaz çünkü hayat film şeridi gibi gözün önünden geçiyordur o sırada*, kalp atışları ilk kez milli olmuş ergen sözlük yazarının kinden daha hızlı atar.
her şeyin normale dönmesi 15-20 dakika sürer ; titreyen ellerle bir sigara yakılır, ilk nefeste sigaranın 3 te 1 i köz olur, yatan iddaa a kuponu düşünülür.* kalp atışları normale dönmese de biraz yavaşlar, sigara 4 fırt ta biter, pc kapatılır, geriye kalan çiş wc de beraat ettirilir, el-yüz 1-2 dakika en soğuk su ile yıkanır, aynadan kızarmış gözlere bakılır, yatağa girilir, yatan kupon düşünülür*, sessiz ce yatağa girilir, uyunmaz ama gözler sıkıca kapatılır.
yaklaşık 3 ay önceydi.odamın kapısının aralığından annem içeri girdi.aslında ben öyle sanmışım. bilmediğim, tanımadığım bir kadın, saçları simsiyah ama beyaz telle göze çarpıyor...gayet rahat tavırlarla yanıma oturdu.önce şaşırdım, sonra korktum.çığlık atacağım ama boğazımda bir yumruk var sanki, sesim çıkmıyor. sonra kapıdan biri daha geldi, elinde tüp.bildiğin piknik tüpü.yere koydu ateşini yaktı tüpün, hop arkadan bir adam daha girdi,hafif tombul ve kel. benle hiç muhattap olmuyorlardı. en son giren tombulca olanı yanan tüpteki ateşin üstüne çaydanlık koyu. çay demlenene kadar susmamı söyledi kadın. bir kaç dakika sonra kadın çay koydu bize, hep berber içtik.sohbet muhabbet derken fazlaca lakayıtlaşmaya başladılar.sonra okey oynamaya başladık, lan baktım hepsi taş çalıyor, kovdum siktir ettim alayını.
şubat ayında başıma geldi sadece ev arkadaşlarım ve siz biliyorsunuz bu sözlük ahalisi çünkü deli diye yaftalanmaktan korkuyorum. efendim o gün ev arkadaşımla takışmışız ama küs değil kırgınız (şu an konuşmuyoruz) her neyse ben odama biraz erken gittim bunlar ikinci öğretim oldukları için rahatlar sabahlıyorlar biraz erken uyudum sonra gece birden yüzüm duvara dönük şekilde uyandım uyanır uyanmaz izleniyormuş hissine kapıldım yataktan doğruldum kapım aralıktı kapıya doğru bakmamla uzun boylu siyahlar içinde * birini gördüm siyahlar içinde diyorum çünkü salondan sızan ışık onu tam olarak göstermese de belli belirsiz görünüyordu buradan sonrasını ben tam hatırlamıyorum seslendiğimi hatırlıyorum ev arkadaşlarımın adıyla hitap ettim ilk cevap vermedi sonra dehşete düştüğümü hatırlıyorum kimsin sen diye bağırdım yine cevap vermedi en son git buradan dedim o anda hışımla odayı aralık kapıdan terk etti o sırada ev arkadaşlarım odaya girdi oğlum ne oluyor falan diye anlattım bunlarda korktu açtılar fundamentals izledik sabaha kadar ertesi gün gözüme bir damla uyku girmedi sabah ezanı okunuyordu evin kapısı üç kere vuruldu bu sefer ben yataktan bile çıkmadım diğer ev arkadaşım geldi seslendi chester uyanık mısın ? diye dedim uyanığım duydun mu ? dedi duydum lanet olsun dedim o gün de hava aydınlanıncaya kadar yatmadık çok şükür o gün bugün bir şey olmadı.