adı her duyulduğunda ağız sulandıran, "gecenin bu saatinde.. bulan var bulamayan var, oldu mu şimdi ama?" diyerek sözlüğe sitem ettiren süpersonik kek.
onun yerine zaruretten bayatlamış centro gofret yemek tam bir felakettir ayrıca.
pazarlama örneği, bunu anladım. biz haftalar önce keşfettik, iki reklam döndü, kapış kapış gidiyor. medyanın etkisini görüyoruz burada da. ama lezzetli cidden. emeğe saygı ve de +rep.
nereye sorsak hergün geliyor ve ama bitiyor diye karşılık aldığımız etinin yeni ürünü. okadar çok yiyorumki kesin içinde bağımlılık yapan bir madde var
hamile olan şahsın yanında ballandıra ballandıra anlatılmış, sonra da market, bakkal, kuruyemişci, tekel ne varsa aranmış bulunamamış kektir. ne çabuk bitirdiniz lan çocuk eksik doğarsa sebep sizsiniz.
hayatında kek yememiş kültürsüz insanların çok övdüğü bir şey. o kadar ucuz ki parası neyse verip tadına bile bakamıyorum. 50 kuruşluk şey yenir mi yahu? zehirlenirsiniz vallahi.
Harfi yanlış yazdığımdan arayıpta bulamadığım konu.
Yeni çıkardıkları intence ile harikalar yaratan ve sempati topluyan bir marka.
a) browni marka adının gücü.
b) düşük fiyatlandırma ile alım gücü düşük, daha iyisini görmemiş tüketici kitlesine erişim.
c) "intense" gibi anlamlı ve hedef tüketicinin hoşuna gidecek başarılı bir genişleme ismi.
marketlerde kasanın yanında okey kutusunun bitişiğinde gördüğüm kekimsidir. tadı güzeldir. pekiye benzemektedir. vişnelisi olsa bi kutu alıp eve götürülesidir.
vişnelisi olursa oldukça hoş olacak kek. aynı zamanda marketlerde çoğunlukla kurumuş bir vaziyette olduğundan her biri aynı kıvamda değildir. her ne kadar çabuk kurusa da oldukça lezzetldir, art arda beşer altışar yenebilir.
sonuçta kektir, kutsal, olağanüstü bir şey değildir, bu nedenle abartılmaması gerektiğini düşünüyorum.