Türkçe ismi ne olsun diye düşünülürken,
who knows: "..... bu olsun der"
ve buna cevap olarak başka birisi
unknown artist: "kanka sil baştan walla bak bu da olmadı falan" der
choosen one: "SiL BAŞTANNN!!!" diye bağırmasıyla noktalanan silsile.. .
Kate winslet ve jim carrey'in başrollerini paylaştığı ve ''keşke şunlar şunlar oynasaydı.'' çemkirmesini akla getirmeyecek performanslar sergiledikleri filmdir.
Ne yaparsanız yapın aşk denen büyü olmadan hiçbir ilişkiyi yürütemezsiniz. Ve içinde aşk varsa sonunun kötü son olduğunu bile bile tekrar denemekten çekinmezsiniz...
hani o godot inancını pekiştiren ne yaparsan yap hangi bilimsel yöntemi kullanıp silersen sil tekrar gelip seni bulan aşk'ı anlatan film, en beğendiklerim arasındadır
seneler süren bir ilişkinin ardından izlendiğinde; "adamın *mına koyan filmler" sıralamasında tereddütsüz ilk sırayı alabilitesi olan şahane ötesi filmdir.
sil baştan diye çevrilen türkçe düblajla izlenilmesi halinde kate winsleti gördüğünde tiksinti yaratacak film konusu güzel jim careyde yakışmış ama o seslendirmeyi kim yapmış.
eskiden gerçekten değer verdiğiniz, uzunca bir süre birlikte olduğunuz, fakat karşılıklı yapılan hatalar ve gençliğinizin daha doğrusu ergen zamanların etkisiyle heba olmuş ilişkilerinizi akla getiren muhteşem film. keşke izleseydi, o da benim kadar bu filmi anlamış olsaydı dedirtir. hayır karşılıklı oturup film hakkında kritik yapıyor olacağınızdan değil, aynı anıları hatırlayıp en azından yaşamışlıkların anısına bir gülümseme gönderiyor olduğunuzun bilinci için. bir daha görüşmeyecek olmanıza rağmen 1 saat 44 dakikalık bir saygı duruşu için.
-- spoiler --
- joely?.. what if you stay this time?
- i walked out the door. there is no memory left.
- come back and make up a goodbye at least. let's pretend we had one.
-- spoiler --
ağzınıza sıça sıça öğretir bazı gerçekleri bu film. ona iyi bakın.
her izlediğimde beni başka yerlere alıp götüren, jim carry nin olağanüstü performans sergilediği ve dinledikçe dinlettiren soundtrack e sahip süper film.
kesinlikle zararlı bir film kendisi. zira bitmiş/bitmesi icap etmiş bir ilişkiden çıkan ağlak modu sonuna kadar açık insancıklar bu filmi görüp "ühüü bu film bizi anlatıyo ya", "hemen arayayım çok özledim zaten onu hedehödö" diyerekten boku çıkmış ilişkilerine bir şans daha verip biraz daha yara almakta ve mütemadiyen göt olmaktadırlar. dolayısıyla yönetmeni senaristi filancayı kınıyor, taze bekarlara ise filmden uzak durmalarını şiddetle tavsiye ediyorum.
ilk izlediğinizde size hiçbir şey ifade etmeyen ve anlamakta büyük zorluk çekeceğiniz, oturup 3-4 kere izlenmesi gereken tarihin en güzel filmlerinden biridir.
