ismini bir türlü ezberleyemediğim için hakkında muhabbet açarken türlü eziklikler yaşadığım film. adama sormazlar mı ulan madem o kadar seviyosun, zırt pırt hayran hayran anlatıyosun da ismini niye öğrenemedin? her seferinde 'itörnıl sanşayn of ımıfırıdısay' gibi şeyler çıkıyor.
allah'tan türkiye'ye geldi de adı sil baştan oldu, kurtuldum.
inanmayan, geyiğe sardığımı düşüneler olur bunu okuyunca; allah belamı versin ki aynen böyle.
bir aşk bu kadar mı gerçekçi yansıtılabilir, bir film bu kadar mı flashbackler yaşatabilir insana, eski aşkları anımsatan, anımsatmakla kalmayıp ağlatan, jim carey ve kate winslett'in zirve yaptığı film, fena bişey, ailecek severek izliyoruz kendisini, süper valla ne diyim...
ilk izleyişte hiçbir şey ama hiçbir şey hissettirmeyen..ikinci izleyişte yok canım,herhalde yine anlamadım dedirten..üçüncü izlemede bu izlediğim gerçek olamayacak kadar film hissi veren..dördüncü izlemede hayatımın filmi olmak için daha ne bekliyorsun ? diye sordurtan..
jim carrey artık bıraksın komediyi,hep böyle izleyelim o'nu..ya da en iyisi biz hayatımızın fon filmi yapalım bu filmi,sadece bunu izleyelim..aşka,insanlara,hatıralara inancımızı kaybettiğimizde cebimizden çıkartıp bakalım,yeniden başlayalım..
kate winslett da evimize misafir olsun,annem çok sever eminim..gelsin çayımızı içsin,kahvemizi içsin,börek çörek bir şeyler atıştırsın evde..biz her sevap işlemek istediğimizde o'na bakalım..o gülsün güzelce..alemlere akalım,eller havaya yapalım sonra sıkılıp bir buz parçası bulalım,buzları eritsin kadıncağız biz de ısınalım..
sonra..uyanıverelim..aklımızda kalanları tekrar edelim..
--spoiler--
i'm not a concept, joel. i'm just a fucked-up girl who's looking for my own peace of mind. i'm not perfect.
-i can't see anything that i don't like about you.
-right now you can't. but you will. you know, you will think of things, and i'll get bored with you and feel trapped... because that's what happens with me.
-okay.
--spoiler--
o.c düşsün aklımıza seni veriyorum'a tamam'la cevap verelim..diyeni bulursak..diyeni bulur da inanacak mecal bulabilirsek..aşka küstük ya biz,kavgada bile söylenmeyecek şeyler söyledik de yaraladık ya birbirimizi..kör olalım,aşk olsun bize..
--spoiler--
-i can't see anything that i don't like about you.
--spoiler--
sanki ilk defa ilkokulda bir oğlan saçımızı çekiyormuş gibi hissedelim,damağımızda tadı kalmış şekilde hayatın bokluğuna devam edelim..
--spoiler--
-ı could die right now. i'm just... happy. i've never felt that before. i'm just exactly where i want to be.
--spoiler--
öyle işte..ne diyordum ? sil baştan..cık cık,bu güzel olmadı..lekesiz zihnin sonsuz ışığı..ıımm..bu çok daha iyi oldu..
varligindan, dun sozluk sayesinde haberdar oldugum, hakkindaki yorumlari okudugum andan itibaren izlemek icin acayip bir istek duydugum, nerden nasil bulur da izlerim, kimde vardir acaba diye dusunurken aksam saatlerine dogru hic alakasiz bir ortamda birden bire karsima cikarak hardisc'e kopyalama firsati buldugum ve bu sayede de hayatimin en ilginc tesaduflerinden birini yasatan film. * henuz izlemedim, simdilik hazzi erteliyorum..
Ben de filme dair çok hoşuma giden bir noktayı yazmak istiyorum.
Hafızasından sevgilisi ile ilgili anıları silme işlemi başladıktan sonra, vazgeçip de Clementine'e ait anılarının silinmemesi için bilincinin işlem ve bilinçaltı ile verdiği mücadele çok etkileyici yansıtılmıştı. Bu film kuşkusuz harika ve benzersiz bir düşünme yetisinin eseri..... Senaristleri ve yönetmen Michel Gondry'yi ayakta alkışlıyorum.
yaşadıklarınla filmdekiler arasında bağlantı kurmak.. bunun sonucunda kendini iyi hissetmek, belki de kendi hayatın için umutlanmak amacıyla izlenen muhteşem film.. filmin bitişinde beck'in sesiyle ortaya çıkan hüzün, pişmanlık, umut ve mutluluk karışımı duygular.. ve çok defa izlenmesiyle artık ezberlenen replikler..
Unutmak istediğiniz bir anınız ya da sizi çok üzen bir kalp kırıklığınız mı var? Harvard ve McGill Üniversitesi'nden araştırmacılar, kötü hatıraları silen bir unutkanlık hapı üzerine çalışıyor. Çalışmada travma geçiren insanların kötü hatıralarını terapi etmek için 'propranolol' adlı ilaç kullanıldı. 10 gün boyunca 19 kaza ya da tecavüz kurbanını inceleyen uzmanlar, kişilerden 10 yıl önce başlarından geçen travmatik olayı tanımlamalarını istedi. Deneklerin bir kısmına, hafıza kaybında da kullanılan propranolol, bazılarına da sahte ilaç (plasebo) verildi. Gerçek ilacı alan hastaların, bir hafta sonra, travmaları tekrar hatırlatıldığında daha az acı çektikleri görüldü. Benzer bir çalışmayı fareler üstünde uygulayan New York Üniversitesi'nden Joseph LeDoux da farelerin hafızasının geri kalanına dokunmadan, beyinden spesifik bir hafıza kısmının yok edilebildiğini görmüştü.*
Alexander Pope'un aşağıdaki dizelerinden yola çıkılarak filme isim verilmiştir.
' Unutulan dünyada, dünya unuturken
lekesiz zihnin sonsuz ışığını
her dua kabul olunmuş ve her istek bırakılmış'
Ayrılıktan sonra izlenmemesi tavsiye olunur. Film, kaderin kimi zaman ne yapılırsa yapılsın yolları kesiştirebileceğinin bir kanıtıdır.
--spoiler--
Joel: You look like a tangerine!
Clementine: Hmmm, Clementine the tangerine.
Joel: Juicy... 'n seedless.
Clementine: I like that.
--spoiler--
sevgilisinden ayrılmış yada terk edilmiş her insanın filmden sonra oturup hüngür hüngür ağladığı filmdir,ayrıca jim carrey'in ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu kanıtladığı filmdir ve de (bkz: michel gondry)nin yönettiği ilk filmidir.
hayatımda izlediğim en güzel film.her anıyla insanı başka dünyalara götüren her yaştan insasın izleyip o aşkı içinde hissetmesi gerektiğini düşündüğüm film.Özellikle clementine nın saçlarını rengini sürekli değişmesi ve o anki ruh halini yansıtması beni gerçekten etkilemişti.
biz izleyenlere bir ilişkiyi bitirmeden ya da birini unutmaya karar vermeden önce bir kez daha düşünmemiz gerektiğini hatırlatan, tabiri caizse on numara beş yıldız filmdir. jim carrey artık komedi filmlerinden sıyrılmak istediğini iyice göstermiştir. aynı tada sahip başka bir film için (bkz: the number 23).
sevgiliyle kavgalı zamanlarda izlendiğinde bitmesi gereken bir ilişkiyi bitirtmeyen filmdir. mına koyar insanın, salya sümük eder. jim carey'nin ve diğerlerinin ** başarılı oyunculuğu ile filmin üzerinizde bıraktığı etki daha da bi perçinlenir. filmin adının filmin içinde geçeceği umut edilmediği bi anda öyle güzel geçer ki vaaay diye eblek gibi kalınır, gözden bi damla yaş akar, dvd veyahut benzeri başa alınır, tekrar izlenir. sonuç olarak, izlenmelidir.