bir nevi ilham kaynağım.
sil baştan demeyi sevmem diyeni de sevmem ayrıca. güzelim ismi yok ediyormuş gibi gelir bana. uzun uzun ama bir çırpıda söylemek lazım.
evet bu filme aşık olmuşum.
çok fazla abartılan film. tamam güzeldi, hoştu ama böyle insanı hüngür hüngür ağlatacak türden bir şey değil. film bittiğinde tepkiniz "aa güzeldi" oluyor. aşk filmlerini ağlamak için izleyenler aradığını bulamaz bu filmde. benim gibi ağlamak isteyenler için;
Bu filmi iki kere izledim. ilk izleyişimde sıkıldım, bunaldım,''öeehh bitse de gitsek'' diye diye sonunu zar zor getirdim. Aradan 9 ay geçti ve 6 yıllık bir ilişkim sona erdikten sonra tekrar izledim. O zaman anladım bu filmin ne kadar şahane birşey olduğunu. Demek istediğim unutamadığınız bir insan yoksa ya da duygusal konulara yabancıysanız bu filmi izlemek sıkıcı bir aktiviteden öteye geçemeyecektir. Ancak gerçekten unutamadığınız bir insan varsa ''Nerde böyle bir tedavi şekli? Nerde... Gideyim de bende kurtulayım''' diye diye kah gülümseyerek kah gözleriniz dolarak izliyorsunuz filmi. Oyunculuklara zaten söylenecek laf yok.
bugün izlediğim film. bende de iğrenç hatıralarımı depreştirmiştir. kız arkadaşımdan ayrılmadığım sürece asla izlemeyeceğim. çok güzel soundtracke ve isme sahiptir.
tüm sevgililerime günün birinde sürekli konuşmak iletişim kurmak değildir dememe sebep olan muhteşem ötesi film:)
her insanın hayatında "ne olur bu anı silmeyin,en azından bu bende kalsın" dediği bir an olduğunu hatırlatan film aynı zamanda.
söylemeye bayıldığım bir film adı. her defasında 2-3 kere söylemeye gerek duymak farklı bir ayrıcalık . resmen kültür akıyor ağızdan.
-sana bir film öneriyim kesin izle
+ne?
-itörnıl sanşayn of dı sıpptlıss maynd
+öhoöaoö?
-itörnıl sanşayn of dı sıpptlıss maynd
+ya yine anlamadım.
-sen gugıl a sil baştan yaz.
+peki.
x: yarın bizde film izleyelim mi?
*: tamam. ben getiririm film.
x: hangisini getirceksin?
*: eternal sunshine of the spotless mind ?
x: naaptın ya, bitane film getir.
*: the person you are talking with cannot be reached at the moment. please never try again.
gelmiş geçmiş en iyi filmlerden biridir, mutlaka izlenmelidir. kurgu ve senaryonun orjinalliği bir yana, Jim Carrey'nin filmdeki oyunculuğuna bir dakikalık saygı duruşunda bulunulması gerekir. zira bu film ile sadece komedi filmlerinde oynayan bir adam olmadığını, dramın da altından oldukça başarılı bir şekilde kalkabildiğini bizlere göstermiştir.''Aşktan kaçış yok.'', filmin konusunu özetleyen cümledir. Hafızanız dahi silinse aşk unutulmayacaktır. Ayrıca mükemmel bir soundtrack'e sahiptir. (bkz: beck-everybody's gotta learn sometimes)
bu filmi ilk izleyişimde çok az anlamıştım, ortada hafızalarını sildiren iki insan belirsiz birkaç adam vesaire vesaire.
ikinci izleyişimde yavaş yavaş yeşil ışıklar yanmaya başladı. ve filmin sonlarına doğru clement ile joel'in kumsalda tanıştığı sahnede elimi alnımla saçlarımın arasına koydu ve ekrana 'ananı s...m' bakışı attım. işte o an her şey dank etmişti.
filmi anladıgımı düşünüyorum, ama hala anlamadıgım yerler var mı onu da merak etmiyor değilim.
filmin bir an'ını bile kaçırırsanız anlamazsınız ve filmin berbat olduğunu düşünürsünüz.
ama filmi içine girerek izlediğiniz an gerçekten etkilenirsiniz. özellikle karla kaplı kumsal sahnesi insanı bitirir..
-çok dikkatli izle bak yoksa anlamazsın.
+niye lan ben geri zekalı mıyım?
-yok abi bak şöyle yapalım sen iki kere izle.
+olum bir siktirin gidin lan.
gereğinden fazla abartılıyor. tamam iyi güzel hoş. evet herkes kendinden bir şeyler buluyor. ulan kendinden bir şeyler bulmazsan zaten o film olmaz. sakin olun. bence göl evinin yanından bile geçemez abi. onu bilir onu söylerim.
tavsiye üzerine izledim begenmedim. yani sıkıcı geldi film. belki o anki durumum psikolojim buna uygun degildi diye düşünerek tekrar izledim. baktım yine begenmedim yine sıkıldım. sonra dedim ki kendini şartlandırma tarafsız ve sanatsal izle bakalım dedim. ayrıntılara dikkat et dedim. evet bunu yaptım ve baktım ki yine olmuyor. sonra karar aldım bu film benim kendi adıma hoş bir film degil.
Eternal Sunshine Of The Spotless Mind , sil baştan filmin orjinal ismidir. film başlı başına orjinal filmdir. jim carrey nin hafızasındakileri sildirme sırasındaki kızın kollarından akıp gidişine engel olamadığı sahne özellikle etkilidir. bazen duygular körelir, o anlarda insanlar bazı kararlar alır ancak o vazgecilen duyguların, yaşanılan anlara dönülse hiç bırakılmayacak vazgecilmeyeck duygular oldugu farkedilir. duyguların değişmesi zamanın işgüzarlığıdır, nefsin sogumasıdır. ancak jim carrey hafızasından eski sevgilisini sildirirken eski günlerine dönmüş o anıların onu nasıl da mutlu ettigini cok acı bir şekilde hatırlamıştır, yaşanılanları kaybederken geri istemek dayanılmaz olsa gerektir, onunla yaşadıklarına pişman olduguna pişman olur. *
filmin amacından şaşmayın amına koyayım. romantik bir film. olay hafızaların silinmesi değil, hafızaların silinmesine rağmen nasıl birbirlerini hatırladıklarıdır.
ya bende bi sorun var kesin,herkesin bayıla bayıla izlediği bu filmi bitsede kurtulsam ki aşladığım bir film ne kadar iğrenç olursa olsun bitirme gibi bir rahatsızlığım var,o kadar bayık bir filmdiki bana göre,kimisi hastası olmuş.evet evet bende bir sorun var.