eternal sunshine of the spotless mind

entry823 galeri35
    225.
  1. ekşi de bütün ilgili yazıları okuduktan sonra izlemeye kalkıştığım film.

    tahim edilebileceği gibi izlemeden önce ' herhalde bu filmden sonra hayatım değişecek' gibi bir düşünceye kapılmıştım. ve ne yazık ki hayal kırıklığına uğradım. sıradan bir tv8 filmi gibi geldi geçti.

    ama demiyorum kötü film diye. büyük beklentiler ile girince işin içine kçımın üzerine oturup kalktım ve bu da bana ders oldu. bir dahada filmi izlemeden yorumları okuma hatasına kapılmadım.

    bütün bunlara rağmen işime yaramadı da değil. az kızla tanışmamı sağlamadı bu film. hiç konu bulamazsam patladırdım bir spotless mind i, ardından daldan dala atlardık muhabette.

    demek istediğim beğenmeme rağmen iyi ki izledim dediğim filmlerden.*
    6 ...
  2. 226.
  3. abartıldığı kadar da iyi bir film değildir, ortanın biraz üstü bir şey. yok hani sırf zıtlık olsun diye demiyorum. ayrıca film hakkında bir sürü enteresan yorum yapılmış. ağlayanlar, intihar etmek isteyenler falan filan... tamam, değişik bir konusu var, kurgu da fena sayılmaz ama arkadaş hangi sahnesin de hüngür hüngür ağladınız ben işte onu anlayamadım? kaldı ki bu filmin neresinde sizi bu kadar duygu deryasına sürükleyecek bir sahne var ki? ya da ben iyice duygularımı yitirdim, tamamen taş kestim bi bok işlemez hale gelmişim! başka bir açıklaması yok çünkü bunun!
    4 ...
  4. 227.
  5. 228.
  6. 229.
  7. bomboş zihnin ebedi parıltısı vb çevirileri yapılabilecekken kendisine sil baştan gibi sık rastlanabilecek basitlikte bir isim reva görülmüş sinema filmi.
    1 ...
  8. 230.
  9. filmin hikayeden ibaret olmadigini anlayamayanlar icin kotu, ask acisi cekmis herkes icin duygusal ve guzel olan film. acikcasi turevleri (turevi oldugunu bile zannetmiyorum*) arasinda en iyi oldugunu dusunuyorum.
    0 ...
  10. 231.
  11. 232.
  12. uzun zamandır izlemeyi ertelediğim bir filmdi. sanırım bu erteleme ile birlikte beklentilerim de yükselmiş. çünkü ciddi anlamda kendimi ağlamaya hazırlamıştım izlerken ki ota boka ağlama potansiyelim vardır. benim için sadece hayal kırıklığı olan bir film. ya da ben filmden anlamıyorum.
    2 ...
  13. 233.
  14. başlı başına bir paragraf olan bu filmin ismini "sil baştan" olarak türkçe'ye çevirenlerin şöyle bir diyalog yaşadıklarını düşünmeye başladım ciddi ciddi;

    - hocu "lekesiz aklın ebedi güneş ışığı" dedin de, olmadı sanki bu çeviri.
    + öyleyse "tertemiz belleğin hiç bitmeyen ışıltısı" olarak çevirelim?
    - yok o da olmadı.
    + öyleyse bütün denemelerimizi unutup sil baştan çevirmeye çalışmalıyız.
    - hay aklınla bin yaşa! koççum be!
    + abi noluyo?
    - oğlum "sil baştan" olarak çevirelim bitsin işte. oh be. 2 kilogram sıçmış kadar rahatladım be!
    + höhöy geeliiiyor düğün alayı..

    *
    dağlara vurasım geliyor kendimi.
    5 ...
  15. 234.
  16. you can erase someone from your mind.Getting them out of your heart is another story. slogan cümlesiyle gösterime girmiş,özellikle Charles nehrinin orda geçen sahneleri ayrı bir güzel olan,oyuncuların herbiri birbirinden başarılı ve yetenekli olduğu Michael Gondry'nin yönettiği mükemmel bir romantik film.Beck'in söylediği everybody's gotta learn sometime şarkısı çok duygusaldır göz doldurur.
    5 ...
  17. 235.
  18. neden bu kadar çok beğenildiğini bir türlü anlayamadığım,filmin ilk yarım saatini izlediğinizde sonunu çok rahatlıkla tahmin edebileceğiniz basit ötesi bir film.
    3 ...
  19. 236.
  20. 237.
  21. sinema denen kültürü, filmin sonunu tahmin etme çabası olarak yorumlayanların beğenmediği film. bazı filmlerin bildiğimiz anlamda bir sonunun olmadığını düşünürsek bu çabanın ne anlama geldiği anlaşılacaktır...

    not: mükemmel bir filmdir!
    4 ...
  22. 238.
  23. jim carrey'nin yine çok güzel oynadığı ve yeteneğini bir kez daha kanıtladığı filmdir. kate winslet da rolünün hakkını vermiş. kurgusu ve konusu gayet iyi olan, psikolojik filmler arasında iyi bir yere sahip olduğuna inandığım, kesinlikle izlenmesi gereken nadir filmlerden. internet movie database üyelerinin puanlamasına göre en iyi 150 film içinde ilk 50 nin arasındadır. ayrıca oyuncu kadrosu çok sağlamdır. jim carrey ve kate winslet dışında filmde kirsten dunst, mark ruffalo,tom wilkinson,elijah wood,jane adams ve david cross rol almıştır.
    0 ...
  24. 239.
  25. jim carrey'i ilk defa ağlarken gördüğüm filmdir.mükemmel ötesi bir film bülent ersoy deyimiyle (bkz: fevkaledenin fevkinde)dir.
    4 ...
  26. 240.
  27. kanal turk'ün yayınlamasına şaşırtan, bilinçaltının karanlık köşelerinde geçen kovalamacayı soluksuz izleyeceğiniz bir şaheser.
    0 ...
  28. 241.
  29. teknolojik varsayımların ötesinde, biten aşkın ardından hatıraların kalbe yüklediği yük üzerine kurulu bir filmdir. kısacası, demek istediği, aşkın bitmediği, parçalara ayrıldığıdır.
    3 ...
  30. 242.
  31. artık unutmam, silmem gereken şeylerin olduğunu hatırlatan bir film her ne kadar başarılı olunmasada. Her izlenişten sonra "acaba elimde olsa ben de ister miydim bazı şeyleri hayatımdan silmek" diye durup bir düşündürür. bi 10 saniye 15 saniye cevap gelmez sonra " hayır tabiki bu hayat benim tüm hatalarım doğrularım hepsi benim ben yaptım benim" deriz. Ama bu cevap gerçekte ne kadar doğrudur? içimiz içimizi yer acaba diye? ama hikayesinin gerçek olma ihtimali yoktur. Birde filmin can alıcı replikleri vardır.

    -bekle,bekle
    -neden bekleyeyim
    -bilmiyorum,sadece bekle.
    2 ...
  32. 243.
  33. 244.
  34. beni bu kafayla bile bir şekilde düşüncelere sokmuş film.

    şey ben sarhoşken izledim bunu...
    sarhoş değilim aslında sadece çakırkeyf denilebilir. ama kafa tam tamına dinçken değil yani onu bilin...
    ben kendimi ilk olarak o kızıl saçlı kız olarak gördüm. konuşkan, hep arayan, merak eden... karşımdakini ise jimm yerine koydum.
    aşk şeymiş. aşk bitmeyenmiş. bitirmek isteyenlere bile karşı koymakmış aşk. ne kadar kalpte yaşatılansa aslında bir o kadar da zihinde yaşatılan ve karşındaki yani aşık olduğun, aşkı yaşayabileceğin kişiyle karşı koyabilmekmiş aşk.

    bana bunu anlattı film. herkesin kendine göre türlü türlü çıkarımları olmuştur illaki ama benim çıkarımım budur. karşı koymaya çalışanların bile bir şekilde yenileceği ve o aşkın içinde bulunacağı. gerçek olan bu... yalan olan ise aşka inanmamak, onsuz yaşamaktır.

    beni yaralayan mı? beni film boyu etkileyen sahne mi? işte buyrun..

    --spoiler--
    - bekle...
    - ne var?
    - bilmiyorum. sadece bekle...
    - ne istiyorsun???
    - bekle! sadece biraz bekle işte sadece biraz bekle...
    - tamam
    - gerçekten mi?
    - ben bir kavram değilim co. sadece kafası karışmış bir kızım... ben mükemmel değilim.
    - sende hoşlanmadığım hiçbir şey göremiyorum...
    - ama görüceksin, görüceksin! sonunda böyle şeyler düşünüceksin ve ben de kapana kıpılmış hissedicem çünkü hep böyle olur.
    - tamam?
    - tamam... tamam!
    - tamam!

    --spoiler--

    ve işte iki çiftte gülerler.
    tamam... sadece tamam. sadece kendi gururundan biraz feragat etmektir aşk. sadece bu ya!
    offf... çok mu şey istiyorum hayattan!
    5 ...
  35. 245.
  36. korsan cd'cilerin "kardeş gibiydiler" adıyla çevirmesini beklediğim film.
    1 ...
  37. 246.
  38. inanılmaz etkileyici filmdir. buhranlı bir dönem yaşarken izlenmiş olmasıda etkisine etki katmıştır. neleri silip neleri silemeyeceğimize daha gerçekçi bi bakşı açısı atmış bizi * derinden etkilemiştir.
    **
    2 ...
  39. 247.
  40. jim carrey nin genelde oynadığı filmlerden ziyade daha bi duygusal,sorunsal ve psikolojik olarak rol aldığı duygusal ve drama türündeki filmdir. filmde kate winstlet in hakkını da yememek gerekir bana göre. film ayrıca imdb nin top250 listesinde 60. sıradadır efendim.

    bana inanmayanlar aşşadaki linke bakarak yalan söylemediğimi görürler.

    http://www.imdb.com/chart/top
    0 ...
  41. 248.
  42. 249.
  43. holivud esinlenmekte sınır tanımıyor. bir kadın bir erkek var. birbirini görüp beğeniyorlar, aşık oluyorlar, anılar biriktiriyorlar. japonlar bir alet yapıyor, o aleti kullanıp hafızalarını sildiriyorlar. ama o da ne, hafıza siliniyor ama kalpteki sevgi silinmiyor. işte sevginin gücü. teknolojiyi ne kadar geliştirirsen geliştir, kalpteki sevgiyi silemiyorsun. son hıçkırık'a kadar o sevgi kalpte kalıyor, unutulmuyor. meğersem sevgi bir duygu değil içgüdüymüş. bunu anlıyoruz bir kez daha. tabi bu klişe filmin çok iyi olduğu gerçeğini değiştirmez. yılın en iyi filmi olsa da bulunduğumuz dakikaların en iyisi olmadığı kesin.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük