"nasılsın" şeklinde girer konuya. numara tanıdıktır falan ama bir çıkaramama durumu yaşarsınız önce. sonra garip bir vicdanla ve ne oldu acaba düşüncesiyle cevap verirsiniz; "teşekkür ederim,iyiyim,sen nasılsın" şeklinde. sonra isterseniz uzayabilir o konu, hatta barışmaya kadar gider.
ben hayatımda bir kez aldım böyle bir mesaj, yaklaşık bittikten bir buçuk sene sonra geldi. iyi geceler yazıyodu.
lan boku yedin, attın bari düzgün bişeyler yaz. kontörüm yoktu cevap veremedim iyi ki verememişim. *
O son gün, ayrılık akşamı "beni anlamıyorsun" demiştim..
Göz yaşları içerisinde "neyi anlamıyorum yaaa neyiiiii" diye çığlık çığlığa haykırmıştı..
Giderken ona son sözümdü;
- birinin sırtında yürüdüğün yola tırnaklarınla tutunmaya çalıştığın gün anlarsın, neyi anlamadığını..
Yıllar sonra gelen mesaja gelince;
+ bana söylediğin o son sözü hatırlıyor musun ? ..... Demiştin hani ?
- evet..
+ seni şimdi gerçekten çok iyi anlıyorum......
- kolay gelsin..
Kavga dövüş ve göz yaşı dolu bir ayrılığın üstünden 3 yıl geçtikten sonra bir gece yarısı telefona şu mesaj gelir.
Eski sevgili: merhaba beni hatırladın mı?
Ben: Aradan çok zaman geçmiş demekki.
Seni bilemedim beni bağışla.
Ben sensiz ölürüm diye bilirdim.
Sensiz ölemedim beni bağışla.
son derece yersiz ve gereksizdir.
en iyisi hiç atılmamasıdır.
es keza atıldı diyelim; naber iyidir...
ya mevzuya gelinir ya susulur.
böyledir, tiribe girmeyiniz
biraz da gerçekleri konuşalım.
Yıllar olmadı, sadece 2 ay oldu ama bugün "siirlerinin oldugu dosyalari almamissin buzdolabida var alcak misin onlari?" diye mesaj attı. Hani şehre geleli 2 hafta olmasa anlayacağım. "2 haftadır orda duran buzdolabını yeni mi farkediyon, öküz!" Derler ama di mi?
Velhasıl; "benimle kimse ilgilenmiyo bu aralar, bana köpek olur musun?" amaçlı mesajdır.
