dave diye bir oyun vardı bilen gören hatirlayan varsa disket harici bir platformda açıldığını bilen varsa ne kadar mutlu olurum. Çocukluğumu yaşarım yeniden.
(bkz: prince of persia warrior within)
bir oyun çıkalı 10 yıla yakın bir zaman olmuş ve o oyunun senaryosunu, oynanışını, müziklerini halâ arada bir hatırlayasım geliyorsa işte o oyun gerçek bir oyundur.
Kesinlikle benim için doğru önerme. Hatta Max payne'i türkçe yama yapıp oynuyorum şu hafta başından beri. Orospu Nicole Horne, sen ne kaşar bir şeysin öyle, hala sövüyorum sana.
istedikleri kadar grafik kasıp, istedikleri kadar teknolojinin nimetlerinden yararlansınlar, hiçbir şey 10 sene ve öncesinden aldığımız hazzı veremeyecek. Çünkü o oyunlar daha samimiydi ve bizlerin de hayatında mihenk taşlarından biriydi. La yolda hafif bir rüzgar varsa paltomuzu açıp kendini Max payne sanan, sokakta 15 metrelik alanda tek kale top oynarken kendini Maxim tsigalko zanneden, elinde su balonları ile temmuzun gavur amı gibi yanan sıcağında birbirini kovalarken 'bomba atıyorum' diye bağıran** çocuklardık olm biz.
Tabi bunda jenerasyon farklılığı da var. Şimdinin ergenlik öncesi Son döneminde olanlar, biz o zamanın çocukları iken götünde bir avuç bokla dolaşan bebeleriydi. Şimdi o nesil büyüdü ve Blackops, battlefield 4, Nfs rival oynayıp hemen siliyorlar. Şimdiki nesil oyna-bitir-sil jenerasyonu. Öyle saklama muhafaza etme, koruma bilmeyen nesil. Amına koduğumun yarak kafalı veledi 'ama bu yuvarlakları nasıl yöneticen, böyle saçma oyun mu olur' diye football manager'i aklınca eleştiriyor. Siktir otur yerine davar.
hem biz Öyle kolay ulaşamıyorduk ki oyunlara. Bir kere mal kıymeti bilmezler onlar. internetin Bırak wireless'ini, normal 56k bağlantısını bile bulamayan, yokluk nedir bilen, bir oyunu en az 3 kez bitiren, arcade oyun ise en az bir sene bilgisayarımızda tutan, veya onun için sırf cd çantası alan nesiliz biz. Şimdikiler öyle mi, indir torrent'ten amına koyayım, saniyede 900 kb ile zaten ortalama 5-6 GB'lık oyun Max akşama iner. Sonra oyna sil, yok yeea?
Tüketici toplumunun dibine vurduğumuzun bir başka ıspatıdır aslında bu.
Hazır konu açılmışken nostalji yapmak isteyen yazarlar varsa yukarıda verdiğim oyunlar ile eski günleri yad edebiliriz, bak çok severim böyle boş şeyleri konuşmayı*
kesinlikle ama kesinlike altıma imzamı atacağım söz öbeği.
fallout 1 den aldığım zevki fallout 3 ün güzel grafikleri olmasına rağmen alamamıştım mesela. playstation 1 de ki resident evil lar da "nereye sokacam lan bu keycard ı" diye dolanırken son resident evil da vur zombiyi ilerle tarzından da sıkıldım. tomb raider 3 te londra nın karanlık atmosferinde kibritsizlikten "nerde ulan bu açılan kapı" diye dolanırken underworld u görünce kusmuşluğum vardır.
benim de desteklediğim görüştür. pes12 de bir fifa2000 oynarken yaşadığım hazzı bulamıyorum. call of duty black ops deseniz counter strike'in yanından geçemez...
eskiden ramazanların daha güzel olması, eskiden adamların daha uzun olması, eskiden soğukların daha soğuk olması, eskiden amların daha kaygan olması...
şeklinde uzayıp giden listeye bir yenisi daha eklenmiştir.
günümüz oyunlarında grafiklere ağırlık veriliyor ve oyunun görelliği ön planda tutuluyor. eski oyunlarda ise görsellik arka planda kaldığı için daha çok oynanabilirlik ve zekaya ağırlık veriliyordu. Sade olan her zaman daha anlaşılır daha net ve daha çekicidir. Olayın birebir içindesindir. olup biten herşey gözünün önündedir. şartlar eşittir. eski diyince şimdi pacman geldi aklıma. var mıdır ki?
50tane karakutu kıran biri olarak zerre zevk vermiyor bu oyunlar. çocuk halimle geçemediğim durumda sorun karakutuda diyerek vururdum o da kırılırdı. çok hassas aletti sanırım.