boş, beleş, 68 kuşağı solcularından geçinen ama içtiği şaraptan, gezdiği mekandan başka dişe dokunur bir şey anlattığını göremediğim, özellikle 22 Ocak 2013 tarihli yazısında ne anlatmaya çalıştığını anlayamadığım, sanırım içinden geçenleri söylemekten tırsıp yine her zamanki gibi şişi de kebabı da yakmamak için son paragrafta kıvırma hareketlerine giren boş adam.
yazısı için http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/22412128.asp
ne diyor beyefendi birandla olan anılarını anlattığı bu yazısında;
"pripyat meydanında onunla birlikte çok büyük özel işler yapmıştık.
1989 yılında azerbaycanda ermenilerin öldürüldüğü pripyat şehrine olaylardan sonra giren ilk iki gazeteci bizdik.
pripyat meydanında olayı anlatırken video görüntülerini ben çekmiştim.
o sırada bir azeri gelip siz mehmet ali birandsınız demişti.
dağlık karabağdan kaçan göçmenlerden biriymiş.
oradayken türk televizyonlarını seyredermiş."
bu yazıyı görünce 'pripyat' diye bir yer mi varmış acaba azerbaycan'da, ayrıca türk televizyonları daha sscb dağılmadan önce azerbaycan'da nasıl yayın yapıyordu diye sordum kendime.
hemen internette arama yaptım ve karşıma ne çıksa beğenirsiniz? pripyat denen yerin azerbaycan'la zerre alakası yokmuş meğersem,
ukrayna'da nükleer felaket sonrası boşaltılan bir şehirmiş. haa, bi de götünden anı uydurmuş beyefendi, adamın birisi gelmiş te
bunları tanımış ta, hep türk televizyonu seyrediyormuşmuş.
'1989 yılında, nükleer kazadan tam bir yıl sonra çernobil santralı'na giren ilk 10 gazeteciden biri bendim. santralın hemen ilerisinde bulunan pripyat kasabası'na gittiğimde beni bekleyen tek şey hayalet sokaklardı...'
yani anlayacağınız bu adam tam bir kara cehalet örneğiymiş.
sen o hapislerde yatacak kadar şerefe ve onura sahip değilsin ertuğrul özkök. umarım hiçbir zaman hapse girmezsin. emin ol içerdeki meslektaşların şimdiye kadar ölmedi ama seninle aynı havayı solumaktan ölebilirler.
kendisi şuan siyenen türk'te enver aysever'in konuğudur. hükümete ve rejime göre tavır takınan bir gazeteci. bir yılmaz özdil değildir. yada bir emin çöleşan...
köşe yazarıyım her boku köşeme yazarım, her bok hakkında bilgiliyim diyen köşe yazarlarından biri.bi de almanyada bild gazetesinde köşe yazarlığı yapıyor bu zat.
halihazırda devam eden 28 şubat yargılamasına tanık sıfatıyla davet edilen dönemin gazetecileri malum baskı ve yönlendirmeleri itiraf edip eteklerindeki tüm taşları dökerlerken içlerinden biri tüm bu iddiarı redetmiştir. bu şahıs ertuğrul özkök tür. gerçekten çok inandırıcı! vicdan ve hakikatten yoksun bu insan hala hiçbir şey olmamış gibi ortalıkta ahkam kesiyor ve daha da acısı adam diye mahkemeye çağırıp dinliyorlar.
Laf ebelerinin piri. Sinmiş olsa da her an saldırıya hazır durmaktadır.tehlikeli değilse de can sıkıcıdır. Dost acı söyler durumuyla bir ilgisi var havalarındadır. Aydın doğan'ın çok şişirip bu millete sunduğu bir başağrısıdır.