dışarıdaki buz gibi havaya rağmen, sıcacık koynunda uyumak istemesidir sevgilisinin. senin söylediğine gelecek olursak, sıcacık vücutların uyandıktan sonra sevişmesi kadar muhteşem hiç bir şey olmaz.
Var böyleleri var, benim tatlı sevgilimin olduğu gibi.
Kollarında güvende olduğunu hissedip, o uyurken içinde ki aşkla onun kalp atışını, nefes alıp verişini dinlemektir.
Ona olan aşkınızla özleminizle onun horlamısını dünyanın en güzel sesine benzetip şapşal şapşal ona sıkıca sarılıp içine kokusunu çekmektir, evet aşığım.
keşke şu anda aşık olsam diye geçirdi içinden. bi sevgilisinin olmasını değil gerçek aşkı istiyordu, oysa o güne kadar sadece sevgilileri olmuştu ama o hiç birini sevmemişti. sadece o zamanın şartlarının getirisiydi. iç geçirmeye devam etti; nerdesin ki sen, madem beni çok seviceksin neden bu kadar bekletiyosun? neden fırtınalarımı dindirmiyosun? neden acı çekmemi durdurmuyosun? o gece canı sadece düşünmek istiyordu, bilgisayarını açıp sakin bişeyler çalmaya başladı, ve düşünmeye; şu anda burda olsan, yanımda, sadece seyretsem seni. gözlerine baksam, küçük burnunu izlesem sıkılmadan, dudaklarında eriyip saçlarından tekrar doğsam, ipek gibi saçlarını okşayabilsem, beraber sarılıp yatarken ağzıma giren ipek gibi saçlarını... ve genç adam bu düşüncelerinin arasından sıyrlıp yazmaya başladı.
Sevgiyi hissetemek isteyen erkektir. annesini özlemişte olabilir, ama her erkeğin bu tür sevgiye ihtiyacı vardır. unutmayalım herşey cinsel ilişkiden ibaret değildir ve olmayacaktır.
erkek seviyorsa, aşıksa dünyanın en güzel ve en masum sevgi gösterisidir sarılmak. ama abaza anındayken sevişmeden uyumayalım modunda oluruz. sonra yine sarılırız tabi.