bir insanın muhabbeti hoşuna gider, iyi bir insandır, kişiliğini seversin (ve daha bir sürü şey), ama aranızda bir çekim yoktur. bunun ateşle barutla ne ilgisi var?
Samimiyetin dibine kadar vurduğum kardeşim dediğim gerektiğinde beni koruyan kollayan gerektiğinde benim onu kolladığım kardeşim gibi sevdiğim bir arkadaşı var. O kadar yakınız ki bazı zaman paramız olmazsa evine giderim onda otururum. Babası amcam gibi, ablası kendi ablammış gibi oldu. Yani karşıda ki kişiye nasıl bakarsanız öyle görüyorsunuz. Bir kadın ile arkadaş olmamın en güzel yanı ise hayata bakış açım bile değişti. Bir de merak ettiğim benim tahmin edemediklerimi o kendi açısından daha iyi tahmin ediyor.
Lakin tek şart gerekir.
Beyinleriniz, bacak aranıza monteli olmamalıdır.
Yoksa kolay.
Keyifli.
Şahane sohbetler yapıp, dertleşip, yeri geldiğinde akıl alır, akıl verirsiniz.