özellikle başbakan'ın son rahatsızlığı esnasında gün yüzüne çıkmış mücadeledir.
son zamanlarda akp'de bir şeyler olmakta, aslında bu iş çok zaman önce akp'nin kurucularından ve en önde gelenlerinden olan abdüllatif şener'in bir şekilde bertaraf edilmesi ile farkedilmişti, yani son yılların siyaset sahnesinde ki yükselen yıldızı, bükülmez bilek akp'nin kurucuları arasında yaşanan öne çıkma mücadelesi.
sonra epey bir zaman bu mücadele bir şekilde sümen altı edildi, bir nedenden dolayı mücadelenin tarafları sustu, aslında taraflardan abdullah gül'ün neden susutuğu belliydi, nedeni ise kendisine hediye edilen şu anki mevkisi, ancak diğer büyük taraf bülent arınç'ın susma nedeni ile ilgili net bir fikrim yok.
sonra akp'nin tartışmasız lideri olarak lanse edilen, hatta ortadoğunun yeni büyük lideri olacağı öne sürülen recep tayyip erdoğan hastalandı, hastalığının basit bir durum olarak açıklanmasına karşın, kulaktan kulağa hızla yayılan bir dedikodu şok etkisi yarattı, " tayyip erdoğan kanserdi", sonradan bu iddia yalanlansa bile, bu dedikodu ısrarla ciddileşiyor ve kendisinin de tam anlamıyla bir iyileşme emaresi göstermemiş olması, kafaları karıştırmaya devam ediyor.
işte bu rahatsızlık ile birlikte yukarıda bahsedilen suskunlar, bu suskunluklarını bozdular, önce bülent arınç durup dururken eniştem beni neden öptü tarzında bir açıklama yaptı: " ben kimseye biat etmedim, tayyip erdoğan bile" şeklinde.
sonra abdullah gül enterasan bir tavır sergiledi, cumhurbaşkanlığı dönemi boyunca meclisten gelen yasaları veto edişi tek elin yarısı kadar parmağı bulmamışken, futbolda şiddet yasası ile değişikliği , üstelikte bunu recep tayyip erdoğan'ın bizzat emirle hazırlattığını ve çıkarılmasını kati suretle istediğini bildiği halde, ısrarla veto etti, veto ettiği yetmezmiş gibi bir de asla yapmadığı birşeyi yaptı ve konu yasa değişikliğini sert bir şekilde basında eleştirdi, yine en son da cumhurbaşkanlığı görev süresi ile ilgili netleşmemeyi basın karşısında eleştirdi.
akp'nin üst kadrosunda bir kazan kaynadığı açık bir şekilde gözüküyor, üstelik de bu rest çekişlerin, partinin tartışmasız lideri olarak gözüken r.t. erdoğan'ın ciddi bir hastalığa tutulduğu ile ilgili iddialar esnasında başlamış olması oldukça enteresan.
