türkiye nin ve başta müslümanların kahraman başbakanı tayyip erdoğan ı sevmeyip, onu diktatörlükle suçlayan cehapelilerin, esed katiline tapmasıdır. bir tarafta binlerce savaşı ülkesinde kazanmış başbakan, diğer tarafta halkını katleden bir katil. hangi savaşı mı kazandı erdoğan; kemalistlerin sofrada başkasına yer yok deme savaşını kazandı, herkesi o sofraya oturttu. din düşmanları ile savaştı, kazandı, kürt düşmanı faşistlerle savaştı kazandır ya esed. bit tek şey kazandı o da cehape lilerin takdiri.
1 ay önceki tartışma konusudur. batı türkiye'yi suriye konusunda yalnız bıraktı. gezi eylemleri başladığından beri de 1 aydır suriye türkiye'nin de, hükümetin de gündeminden düştü. yani şu şunun yanlısıymış bilmemneymiş artık gereksiz tartışmalar hafiften...
olayın erdoğan tarafı önemli değildir.cezasını göze aldıysa isteyen istediğini der.ama esed yanlısı olmak vicdan sahibi olanların yapabileceği bir iş değil.
buna çuvaldızı kendine iğneyi başkasına batır denir tepemizdeki terör destekçisini el kaideye silah göndereni görmezsek el kaidenin kafalarla futbol oynadığını görmezsek esadı hiç görmemeliyiz. önce içindeki pisliği temizle sonra başkalarının pisliğine el uzat.
bugün nasıl bir tecavüzcü karısını kızını kapanmaya zorluyor soyutlamaya çalışıyor senin ki de böyle birşey.
esad suriye sınırımızdaki terörisleri temizlerken tayyibin kankasıyken neredeydi fikriniz.
zaten tayyiple papaz olması suriye sınırlarımızdaki teröristleri temizlemesinden büyük orta doğu projesindendir.
gezide ölen 5 kişinin adını kollarına dövme yaptıran, ama hergün mısır ve suriye de ölen yüzlerce insan için 'bok çuvalı gibi yere düştü' diyen tiplerdir. sırf erdoğan rabia yaptı diye mısır halkına düşman darbecilere dost olan, sırf erdoğan esed e düşman oldu diye onun portresinin altında foto çekinip pozlar veren tipledir. bunların tam tersinden de korkmalıdır insan.
esad,göreve geldiğinde sene 2000'di. ortalama son 4 yıla kadar da reformist bir lider olarak algılandı tüm dünya tarafından. esad'ın diktatör ilan edilmesi arap baharı olaylarının sonrasına dayanır. abd'nin yürüttüğü algı operasyonu ve çıkartılan iç karışıklık süresince onlarca politikacının, profesörün, sosyoloğun, ak itlerin göt olmasına sebep olmuştur, bu adamın bir türlü düşürülememesi. siz trt göstermediği için bilemiyorsunuz da gidip şam sokaklarında rastgele halk röportajı yapan gazetecilerin haberlerini, belgesellerini izlerseniz o zaman sizin diktatör dediğiniz insanın halk tarafından nasıl bağrına basıldığına ve sahip çıkıldığına şahit olursunuz. zaten türkiye'nin tır dolusu silah göndermesi, el kaide'nin bölgeye getirilmesi, muhalif maaşlarının dış güçler tarafından verilmesi bu operasyonun halk kaynaklı değil, emperyal kaynaklı olduğunu net bir şekilde gösteriyor.
yani sevgili ak it, sana medyada diktatör olduğu söylenen birini hiç sorgulamadan, araştırmadan öyle kabul edip, aklınca beyine gönderme yapan tek cümlelik tespit yaptığını sanarak, laf sokmuş ergen mutluluğuyla ortalıkta dolaşmadan önce, gerçekten bir beyin nedir, nasıl çalışır, çalışmazsa neler olur bu sorular hakkında düşün. düşünmek eylemiyle pek aran olamayacağı için üzülerek söylüyorum ki sus da adam sanalım. ergenden bozma, tek cümlelik kezbanvari laflarla siyaset tartışılmıyor. okuyarak, objektifliğini koruyarak oluyor bu işler. şimdi git ve tayyip posterinin önünde secde etmeye devam et. yiyolar bak, yedirtme sakın.