chp nin ne hale geldiğinin göstergesi olan adamdır.
Sezgin tanrıkulu, enver aysever, gürsel tekin.
Devam chp yola devam.
devam chp seçmeni, yola devam.
Chp içinde değer verdiğim ender kişilerden biri ve parti meclisi üyesi.
--spoiler--
- türküm, doğruyum, çalışkanım diye başlayan meselenin de artık çocukları okul bahçesinde toplayıp, askeri bir nizam içerisinde bütün bir toplumu kışlaya benzeterek uygulanması doğru değildir.
-chpnin artık onuncu yıl marşıyla alabileceği bir yol yoktur.
-chp gibi sosyal demokrat bir partinin, tüsiad'la, sinan aygün'le, mehmet haberal'la, ufuk söylemez ile ne işi olabilir? bu isimlerden gelecek bir tane oy yoktur. ergenekon sanıkları diye özel olarak savunulacak bir kitle yoktur." demiştir.
bu adamı bir defasında izlemiştim.izleyiciler telefonla baglanıyordu başörtüsü ve iktidarı kötüleyen bu adama bir ögretmen telefon açtı ve agzının payını vermişti.ama nato mermer nato kafa degişir mi yine bildigi yoldan devam.
hep medyanın tarafsız olmadığından yakınır, yandaş medya diye tarafsız olan gazetecilere bile sallardı. şimdi chp parti meclisinde. hadi geçtim bunları, bir insan bu kadar mı sığ bu kadar mı dar görüşlü olur, her karşı düşünceyi alakasız ve saçma şeylerden bahsedip karşı çıkar. bide böyle adamlar ana muhalefet chp de önemli yerlere gelebiliyorsa hiç neden iktirara gelemiyoruz bir türlü demesinler.
yapılması en zor dönemde "sokağın sesi" adlı programı yaparak, canlı yayına halktan insanları konuk etmiş, bu insanların hiçbir yayın tecrübeleri olmadığından, yapacakları her türlü gafın sorumluluğunu almış, çoğu zaman seslerini duyurmalarını sağladığı bu insanlardan canlı yayında hakaretler işitmiş ve buna karşın onları birileri gibi azarlayıp onlara kapıyı göstermek yerine tebessümle dinlemeyi sürdürmüş, bugüne dek hiçbir baskıya boyun eğerek söylem değiştirmemiş, aklından geçenle ağzından çıkan aynı olan programcı, yazar, sosyolog, tiyatrocu, ve bugün itibariyle CHP Parti Meclisi üyesidir... kendisine başarılar dilemek yerinde ve hakkaniyetli bir davranış olur...
kendisine yapılan linç girişimine karşı gazeteden ayrılmış olan isim. aslında söyleyeceğim çok şey var gazeteyi takip eden birisi olarak ama kendisine attığım maili koysam herhalde yeterli olur;
"Birgün gazetesinden ayrılmanızla ilgili naçizane
bir okur olarak birkaç görüşümü söylemek isterim. Elimden geldiğince
bu gazeteyi takip eder, gençlik sayfasına da yazılarımı
göndermekteyim. Ama bu yazıları göndermiş olsam da gazetenin bütününde
yer alan birçok ismin birçok görüşüne de katılmamaktayım. Ama bu durum
benim gazeteyi takip etmeme engel teşkil etmiyor.
Öncelikle yazmış olduğunuz o yazının içeriğine tamamen katılmakla
birlikte, kullanılan üslüpta bazı noktaların maksadını aştığını
söylemek isterim. Ama tartışmak istediğim nokta bu değil. Söylemek
istediğim nokta sizin gazeteden ayrılmanız ile ilgili. Birgün
gazetesinde birçok farklı görüşten isim olmasına, farklı konulara
farklı bakış açılarından bakıldığını görmemle birlikte benim ortak
nokta olarak gördüğüm tutum iktidara karşı gösterdiği muhalefettir.
Ama sizin yazınızla birden yaygarayı koparan kesimin istediği de
AKP'ye yönelik bu muhalefeti kırmak, Birgün'ü yeni bir "Taraf" haline
getirmeye çalışmaktır. Sizin gazeteden ayrılmanız da bunların ekmeğine
yağ sürmekten başka bir şey değildir. Tabi ki gazete yönetiminin sizin
arkanızda durmaması eleştirilmesi gereken bir noktadır. Ama gazetenin
muhalif konumunu susturmak isteyen cemaatçi tayfanın sansür
isteklerine bu kadar çabuk boyun eğmek de bence yanlış bir tutum
olacaktır. Umarım bu fikrinizi tekrar gözden geçirirsiniz, ilginize
teşekkür ederim saygılarımla."
mimar sinan üniversitesi sosyoloji bölümü mezunudur. gazeteciliğin yanısıra edebiyatla da uğraşır. "bir an bin parça" adlı romanı 2007 yunus nadi roman ödülünü almıştır. bunlarla birlikte tiyatro yönetmenliği de yapar. yani 10 parmağında 10 marifet bi insandır.
konuşmalarında, devrimci kuşak yazarları kadar prostest olduğunu gösteren sol değerlerin yılmaz savunucusu, medyada türevlerinin çıkmasını dilediğim keskin yazar. sanırsam alevi.
kütüphanemde en kıymetlilerim köşemde 3 kitabı bulunan, okunması ve izlenmesi gereken şahsiyet sahibi bir yazar ve tv programcısı. egolarndan ve bireysellikten tamamen arınmış,sıkı bir solcu ve bana göre sosyalisttir.
"anayurt oteli savunması" adını verebileceğim dünkü programında ciddi ciddi edebiyat parçalamış;ayrıca mhp milletvekilinin programa bağlanmasının ardından da oldukça durulduğunu gördüğüm şahıs
diyebiliriz ki bu adamin sahsinda turk solunun butun cikmazlari, acmazlari, sorunlari, neden bu halde oldugu ve neden asla degisemeyecegi anlasilabilir. o mantik orgusu, o arabesk 70ler nostaljisi, o kadar tipik ki...
an itibarı ile skytürk'te yayınlanan programda; emre belözoğlu'nun transferiyle fenerbahçeliliğini askıya aldığını belirten ve fenerbahçe ile ilgili program yapmakta olan kişi.
aykırı sorular adlı programda herşeyden önce basında o kadar konuşturulmayan ama herkesin merak ettiği tarafı farksız isimleri programına çağırarak bizimle buluşturan kişidir.
Bir sosyolog ve yazar* kimliğiyle programlarına çağırdığı konuklarıyla beraber zaman zaman kendi fikirlerini de açıklamaktadır.
Konuklarını ne olursa olsun rahat rahat konuşturmasından ötürü takdirimizi kazanmıştır. umarız bu çizgisi hiç bozulmaz ve aynı ekrandaki yalçın küçüknihat genç gibi bi şekilde susturulmaz.
haberinde ve daha önce medyaya yansıması ile gerçekligi kesin olan, ilhan selçuk un, dik cheny e akp karşıtlıgı ve onu iktidardan düşürmek için yaptıgı ortaklık teklifi, danıstay saldırısı akabinde, türkiye nin abd yörüngesinden çıkması ile cumhuriyetin başlattıgı karanlıgın farkındamısınız eylemi, bunlar sizin karnınızdan gördügünüz gerçekler degil mi? acaba kim abd ye satılmış ve işbirlikçi,