elbetteki hukuçulardır. üniversitesini kazanmak için çabalarlar, kazanırlar; yıllarca kitapları ezberlerler, canları çıkar, mezun olurlar; adalet için yıllarını verirler. ama bakar görürler ki sonunda adalet yok hukuk yalan hukuk denen şeyin, sadece kapitalizmin çarklarını döndürmek için çıkarılmış saçma sapan kurallar silsilesi olduğunun farkına varırlar yıllar sonra. o yılları boşa harcamanın verdiği hayal kırıklığı paha biçilemez büyüklüktedir.
"Yasalar örümcek ağına benzer, ancak küçük sinekleri yakalar. Büyük sinekler, gözünün önünde onu delip geçer."
Benjamin Franklin ( federal reserve ait en büyük banknot olan 100 dolar ın üstünde resmi olan eski Abd başkanı)
not: bu entry/başlığı uygulamalı olarak anlamak için: http://www.youtube.com/watch?v=PFbRKGs3VuE videosunda 1:13:50 1:16:55 arasındaki diyalogu izleyebilirsiniz, konuya daha fazla hakim olmak için 1:10:30 dan 1:16:55 e kadar seyretmek daha yardımcı olacaktır.
avukatlardır.
yıllar yılı çalışıp didinip onca zor dersi tek tek verdikten sonra sıfatlandırılamayacak türden insanların ağız kokusunu çekerek ayda 1000 lira maaşla çalışmaktır.
şeytanın avukatı türevi filmeri izleyerek gaza gelmek ardından bir emlakçıdan farksız kariyer yapmaktır.