yine teoman ve yine harika bir şarkı * her şarkısı gibi bu şarkısı da harika ve her sözünde herkes kendinden bir parça bulabilir.
kulaklarım patlıyor sessizliğinden
yorgunluğundan
ölüyorum
sinekler yapışıyor vücuduma gitmiyorlar
yayılıyor kanları vurduğumda
denizi araladım geçtim bir aşktan
attım kum torbalarımı döktüm yaprakları
ama sanki uzandın tenime hissettim
terim aktı parmak aralarından
bazen , ne yaparsan yap olmuyor bazen
bazen, ne yaparsan yap olmuyor bazen
kanım hızlanıyor bazen damarlarımda
kan çanakları aynada levham boynumda
bir yapbozu tamamlarken bakıyorum büyük parçan eksik
kalbin olduğu
bazen bir vücudu sarıyorum
banıp parmağımı tadına bakıp
gözümü sevmeye karartıp yapamıyorum
bazen, ne yaparsan yap olmuyor bazen
bazen, ne yaparsan yap olmuyor bazen
acı bir tat kalıyor ağzımda
bazen yutup unutup bazen tükürüyorum
bazen ayılıp uyanıp bir nefesle yanımda adı yok sırtı var
bana dönük bükük
soğuğa çeviriyorum suyu ağlıyorum
bakıp içine ayılamayıp anlayamıyorum
bazen ne yaparsan yap olmuyor bazen
bazen ne yaparsan yap olmuyor bazen
derimin altında başarılı ayrılık notları
yazılmış, çöpe atılmış intihar mektupları
vuruyorum sokaklara bedenimi hayallere
hayatımı yine omuzlarıma
acımı alsınlar diye sığınıp kurtaracak kadınlara
15 dakkamı
bazen ne yaparsan yap olmuyor bazen
bazen ne yaparsan yap olmuyor bazen
bitti
zor oldu ama bitti
yapamadım benim başka bir kalbi
bedenin zayıftı, kalbin güçlüydü belki
haritası ama çok silikti
sert bir şeydi iliklerimde aşk
dayandım , ittim sığmadı , kanırmadı girmedi
ama sıktım pis kanı
akıttım yaramdan
iyileştirmeye yaladım geçmişti sanki
soktum neşteri göğsüme
inanmaya halim kalmadı diye
bitti
zor oldu ama bitti
bazen ne yaparsan yap olmuyor bazen
bazen ne yaparsan yap olmuyor bazen
korkma bilirim acıyı tedaviyi
imkansızlığın kekremsi tadını
dün insanlara baktım kendi kirli camımdan
terkedilmişler çoktan yaradan tarafından
ben kesilene kadar yüzdüm ama
görünmeyince karan bıraktım kendimi
battım bir taş gibi
yanmıştı , çizilmişti ama seyrettim ağlayarak sabredip
çok sevdiğim bir filmi
artık yalnız senin için üzülüyorum
bitti
zor oldu ama bitti
benim de zaten hiç gücüm yok
yüzüm yok hiç umudum yok
ama bil ki farklı bir hayaldi
işkenceydi bazen bazen çok güzeldi
ama anlıyorum sesinden
kurtulmuşsun sen
nokta konmuş, bitmiş
en güzel hikayem
...
dinlerken sinir katsayılarımın yükseldiği mükemmel ötesi teoman şarkısı. bunun için bir çok neden var. çünkü size bildiğiniz, hatırlamak istemediğiniz her şeyi sıralıyor. üstünüze bir yük biniyor, teoman atıyor oysaki. atıyor kum torbalarını, döküyor yapraklarını, denizi aralayıp geçerken bir aşktan. bazen ne yaparsan yap olmuyor bazen. bunu demek ne kadar kolay görünüyor öyle değil mi? ama değil. bu şarkıyı dinlerken teomanın diğer şarkıları da geçer aklımdan film şeridi gibi. bitmesini isterim en güzel hikayemin, ama o inatla devam eder söylemeye. sırf bu yüzden bu kadar uzundur. -bilmek istemiyorum, bir an bile gülmüyorum, senden de sıkıldım yalanlarından da- diyorum.
(bkz: saat 3.00)
çünkü biz aciz insanlar bu aşk adı verilen saçma oyunda hep başarısız olduk, yeteneksiz kaldık sevmelere, sevişmelere. ya da başka birilerine. bitmesin istedik hep en güzel hikayemiz kalsın, hep sürsün. ama teoman elimize bir neşter verdi alalım göğsümüzden ona ait kalan son şey kalbi diye. peki biter miydi en güzel hikayeler tek bir noktalarla. koskocaman bir hikaye sunuyorsun önümüze, yıkıp geçiyorsun kafamızda oluşturduğumuz aşk mefhumunu - elime değerdi safça elin, benimse arardı seni gözlerim, öpüşürken korkusu bir şeylerin, aşkımıza ilk hüznü getirdi biraz- acıyı tatmamışlığı acı olarak görürken, birden karşımıza biten, bitmesi gereken, bitmesi gerektiği zorunlu, bitmemesi olanaksız olan şey çıkıyor.
(bkz: o yaz)
ama işte ne yaparsın, teoman bize yine de hiçbir şeyden pişman olmayarak, sadece geçirdiği güzel günlerin anısına bu cümleleri sıralıyor.- bu mektup da olmadı, kelimeler tamamlanmadı, işte şimdi çöpe gidiyor, yine de seni her zaman çok seven ben- ki bize de pişman olmadan hikayeler anlatmak kalıyor.
(bkz: mektup)
binlerce kez hikayeler anlattım doğmamış torunlarıma. ama hiçbiri şimdi yazmaya başladığım hikaye kadar uzun, dehşetengiz, karmaşık, acı dolu ve bir o kadar güzel olmadı. nokta konmuş dememek için sinirleniyorum artık. sonsuza uzanan bir hikaye yazıyorum içinde sensizlik olmayan. sinirlendiğim senin en güzel hikayendi teoman. mutlu olduğum da benim en güzel hikayem; tek bir noktayla bitmeyen, virgüllerle hep devam eden.
her cümlesi intihar sebebi..şebnem teoman düeti.. o bitti zor oldu ama bitti derken kalbiniz taş kesilir sanki başka bişey işte.. her kelimesini hissederek dinlemek gerek..
insanı intihara sürükleyecek olan tek şarkı denebilir. sözleri özenle seçilmiş, yazılmış. teomanın sesinden daha bir harika. bazen, ne yaparsan yap olmuyor bazen bütün şarkıyı özetler.
ayrılığın ne demek olduğunu anladığım şu günlerde dinlemekten bıkmadığım şarkı. herkesin bitmiş bir en güzel hikayesi vardır ama bu kadar güzel anlatılamaz bir şarkıda.
--spoiler--
benim de zaten hiç gücüm yok, yüzüm yok hiç
umudum yok
ama bil ki farklı bir hayaldi
işkenceydi bazen çok güzeldi
ama anlıyorum sesinden
kurtulmuşsun sen
nokta konmuş, bitmiş
en güzel hikayem
--spoiler--
ayrılan insanın aklına gelen güzel günlerden sonra bitmesinin ve artık imkansızlığının kişiye tokat gibi çarpmasına neden olur. Sıkılan pis kanı yaradan akıtıp, iyileştirmeye çalışmak gerektir artık. her iki taraf için de.
her dizesi ayrı anlamlı olan harika şebnem ferah& teoman düeti. özellikle şebnem ferah' ın söylediği kısımlar geçmişinizi yeniden sorgulatır. ve korkarsınız, hissettiklerinizin bu kadar güzel anlatılabilmesinden..
teoman'in burda sarkiyi nasil icten soyledigi hayatimda her zaman merak konusu olmustur. evet ozel bir yeri vardir, nickime bile yazmisimdir:
(bkz: bazen ne yaparsan yap olmuyor bazen)
çaresizlik içinde yatağa girip çocuk gibi hüngür hüngür ağlarken, özlemek teni çizip kanatırken, sesine, dokunuşuna, kokusuna muhtaç nefes almaya çabalarken, artık onsuz bir hayat olacağı düşüncesi aklı yitirme sınırlarına sürüklerken... su gibi akıp gitmesine engel olamadığın şu anlamsız hayatın yegane fon müziği.
teoman' ın insanın içini acıtan hatta dibe vurduran şarkısıdır. hani bir düet bu kadar güzel olabilir örneğidir.
şebnem ferah' ın yorgun bir sesle şarkıya girişi acının şiddetini arttırır. bu mükemmel sözlere yapılabilecek en iyi düettir. ayrıca şarkı sonunda ki kısımda süperdir. arabaya atlayıp son sürat gitme isteği uyandırır.
dinlemekten korktuğum mükemmel ötesi parça. özellikle aşağıdaki kısım çok can acıtıyor, sevgilinizden istemeden ayrılıyorsanız...
sebnem ferah
ben kesilene kadar yüzdüm
ama görünmeyince karan
bıraktım kendimi bıraktım bir taş gibi
yanmıştı çizilmişti ama
seyrettim ağlayarak sabredip
çok sevdiğim bir filmi
artık yalnız senin için üzülüyorum
bitti zor oldu ama bitti
teoman;
benim de zaten hiç gücüm yok, yüzüm yok hiç
umudum yok
ama bil ki farklı bir hayaldi
işkenceydi bazen çok güzeldi
ama anlıyorum sesinden
kurtulmuşsun sen
nokta konmuş, bitmiş
en güzel hikayem
türk dilinde yazılmış en nihilist eser/albüm diyebilirim. sanki nihilizm bataklığında boğulmak üzere olan teoman artık bataklık harici bir dünya olmadığı, olsa bile anlamı olmadığının farkına varır ve ardından beynindeki çamur içinde yüzen hikayeleri besteler. işte bu dur en güzel hikayesi teomanın, çamuruyla birlikte.
"bir yapbozu tamamlarken bakıyorum
büyük parçan eksik kalbin olduğu" dizeleriyle insanın kalbini paramparça eden, teomanın 6. albümüne de ismini veren, teoman-şebnem ferah klasiklerinden biridir.