en etkileyici ayetler

entry805 galeri20
    204.
  1. 'iste siz, onlar sizi sevmezken onlari seven ve Kitablarin butunune inanan kimselersiniz. Size rasladiklari zaman: "inandik" derler, yalniz kaldiklarinda da, size ofkelerinden parmaklarini isirirlar. De ki: "Ofkenizden catlayin". Allah kalblerde olani bilir. Ali Imran/3/119

    bu ayetteki 'öfkenizden çatlayın' lafı beni derinden etkilemiştir ve ateist olmamda büyük etki göstermiştir. nasıl kutsal sayılan bir kitapta böyle bir şey yazar. itiraz edecekler için söyleyeyim bir çok çevirme de 'öfkenizden geberin' yazmaktadır yukarıda biraz daha yumuşatılmıştır.
    0 ...
  2. 203.
  3. biz, peygamberleri ancak müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak göndeririz. kim iman eder ve kendini düzeltirse onlara korku yoktur. onlar üzüntü de çekmeyecekler.
    4 ...
  4. 202.
  5. laftan sözden anlamayan ateist ler * için daha fazala çaba harcamayın. artık onlar dönmezler doğru yola.
    çok güzel bi ayet bu durmu açıklıyor.

    "Allah, onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir. Gözleri üzerinde de bir perde vardır. Onlar için büyük bir azap vardır." *
    6 ...
  6. 201.
  7. içinizde işaret arayanlar etrafınıza bakın güneşe aya yıldızlara bunlar iLiM insanları için işaretlerdir.
    0 ...
  8. 200.
  9. eğer ehl-i kitap iman edip (kötülüklerden) sakınsalardı, herhalde (geçmiş) kötülüklerini örter ve onları nimeti bol cennetlere sokardık.
    1 ...
  10. 200.
  11. Aydınlık sabahı düşün ve durgun karanlık geceyi. Rabb'in seni ne unuttu ne de darıldı. Öteki dünya senin için (hayatının) bu ilk bölümünden mutlaka daha iyi olacak! Ve zamanı geldiğinde Rabb'in sana (kalbinden geçeni) bağışlayacak ve seni hoşnut kılacak. O seni yetim olarak bulup bir sığınak vermedi mi? Ve yolunu kaybetmiş görüp seni doğru yola ulaştırmadı mı? ihtiyaç içinde bulup seni tatmin etmedi mi? Öyleyse yetime haksızlık yapma, Yardım isteyeni asla geri çevirme, Ve (her zaman) Rabb'ini(n) nimetlerini an.


    DUHÂ SÛRESi
    3 ...
  12. 199.
  13. bir kutsal kitabımıza anket yapmadığımız kalmıştı. bu ne azim, helal olsun.
    1 ...
  14. 198.
  15. de ki: içinizdekileri gizleseniz de açığa vursanız da allah onu bilir. göklerde ve yerde olanları da bilir. allah her şeye kadirdir.
    2 ...
  16. 197.
  17. (suları acı ve tatlı olan) iki denizi salıvermiştir; birbirine kavuşuyorlar.
    (fakat) aralarında bir engel vardır, birbirine geçip karışmıyorlar.
    o halde, rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

    (Rahman 19- 20- 21)
    0 ...
  18. 196.
  19. erdemli adamın yolu bencillerin insanfsızlıkları ve kötü insanların zulmü ile sarmalanmıştır.
    ancak merhamet ve iyi niyet adına karanlıklar vadisinde zayıf olana rehberlik eden kişi kutsanmıştır
    çünkü kardeşlerinin gerçek hamisi ve kayıp çocukların kurtarıcısıdır o
    kardeşlerimi zehirlemeye ve yok etmeye kalkışanlardan intikamımı mutlaka alacak ve onları büyük bir öfke ve güçle vuracağım
    ve senden intikam almaya geldiğimde adımın tanrı olduğunu anlayacaksın...

    (bkz: ezekiel 25/17)
    0 ...
  20. 195.
  21. "Size yeşil ağaçtan ateş yaratan/çıkaran O'dur. işte siz ondan yakıp durmaktasınız." (Yâsîn Sûresi, 36/80)

    (fotosentez-solunum)
    4 ...
  22. 194.
  23. "nefsanî arzulara, (özellikle) kadınlara, oğullara, yığın yığın biriktirilmiş altın ve gümüşe, salma atlara, sağmal hayvanlara ve ekinlere karşı düşkünlük insanlara çekici kılındı. bunlar, dünya hayatının geçici menfaatleridir. halbuki varılacak güzel yer, allah'ın katındadır."

    "bir kısım insanlar, müminlere: "düşmanlarınız olan insanlar, size karşı asker topladılar; aman sakının onlardan!" dediklerinde bu, onların imanlarını bir kat daha arttırdı ve "allah bize yeter. o ne güzel vekîldir!" dediler."
    1 ...
  24. 193.
  25. (bkz: ayetel kürsi)
    allah, o’ndan başka tanrı yok, ancak o daima yaşayandır, daima duran, tutandır: hayy ve kayyûm’dur o… ne gaflet basar o’nu, ne uyku… göklerde ve yerde ne varsa, hep o’nun… kimin haddine ki, o’nun izni olmaksızın katında şefâat edecek? onların önlerinde ne var, arkalarında ne var hepsini bilir. onlar ise, o’nun dilediği kadarından başka, ilahi ilminden hiçbir şeyi kavrayamazlar. o’nun kürsî’si bütün gökleri ve yeri kucaklamıştır, her ikisini görüp gözetmek o’na bir ağırlık da vermez. o öyle uludur, öyle büyük azamet sahibidir.” (bakara, 255)

    "ey îmân edenler! allâh'ın size helâl kıldığı temiz şeyleri (kendinize) harâm kılmayın ve haddi aşmayın. doğrusu allâh, haddi aşanları sevmez. allâh'ın size verdiği rızkın temiz ve helâl olanından yiyin. inandığınız allâh'tan sakının!(mâide/87-88
    1 ...
  26. 192.
  27. 191.
  28. femen ya'mel miskàle zerretin hayran yerah. ve men ya'mel miskàle zerretin şerran yerah.
    kim zerre miktarı hayır yaparsa karşılığını ve kim zerre miktarı kötülük yaparsa da onun karşılığını görür.
    2 ...
  29. 190.
  30. 189.
  31. (bkz: yasin suresi)
    54.
    o gün kimseye, hiç mi hiç zulmedilmez. size ancak işlemekte olduğunuz şeylerin karşılığı verilir.

    55.
    şüphesiz cennetlikler o gün nimetlerle meşguldürler, zevk sürerler.

    56.
    onlar ve eşleri gölgelerde koltuklara yaslanmaktadırlar.

    57.
    onlar için orada meyveler vardır. onlar için diledikleri her şey vardır.

    58.
    çok merhametli olan rab'den bir söz olarak (kendilerine) "selam" (vardır).

    59.
    (allah şöyle der "ey suçlular! ayrılın bu gün!"
    5 ...
  32. 188.
  33. şimdi kâfirlerle savaşta karşılaştığınız zaman hemen boyunlarını vurun. nihayet onları iyice mağlub edince, bağı sıkı tutun, onları esir alın. savaş bitince onları ister lütfen karşılıksız salıverir, ister fidye alarak bırakırsınız.

    durum şu ki: allah dileseydi, onlardan intikamlarınızı alır, onları cezalandırırdı. fakat o, sizi birbirinizle denemek için savaşı emrediyor.

    allah yolunda öldürülenler var ya, allah onların yaptıklarını asla zayi etmeyecek, boşa çıkarmayacaktır.

    şimdi düşünelim ki savaş neden mevcut olmalıydı? bunu soran şöyle bir soru da sorabilirdi ki müslüman olmayan ülkelerdeki insanların suçu nedir? aileleri tanrıya inanmayanların suçu nedir? işte islam da bu noktada bir şekilde kendini yaymayı gözetmektedir. ancak bu yayma asla bozgunculuk şeklinde değildir. bozgunculuk islama yakışmaz.
    bu yorum benim fikrimdir. doğrudur ya da değildir. isteyen inanır,isteyen inanmaz.
    1 ...
  34. 187.
  35. 186.
  36. ezekiel 25/17
    -the path of the righteous man is beset on all sides with the iniquities of the selfish and the tyranny of evil men. blessed is he who in the name of charity and good will shepherds the weak through the valley of darkness, for he is truly his brother's keeper and the finder of lost children. and i will strike down upon those with great vengeance and with furious anger those who attempt to poison and destroy my brothers. and you will know that my name is the lord when i lay my vengeance upon thee
    0 ...
  37. 185.
  38. rabbi tarafından apaçık bir delile tâbi olan kimse hiç, yaptığı işler kendisine süslenen ve hevâ ve heveslerinin peşinden giden kimse gibi olur mu? [13,19; 59,20]
    1 ...
  39. 184.
  40. kahrolası insan,
    ne kadar da nankördür. 80/17

    (bkz: abese)
    0 ...
  41. 183.
  42. ''şüphesiz ki'' ile başlayanlardır. dalga falan geçtiğim yok, bunlardan hiç şüphe edemiyorum ister istemez.
    0 ...
  43. 182.
  44. mü'minler ancak kardeştir. öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. ve allah'a karşı takva sahibi olun. umulur ki, böylece siz rahmet olunursunuz.
    hucurât 10

    ek olarak bu ayetleri ters düşürmek için tevbe suresini bölüp parçalayıp istenilen anlam sökülüp alınmaktadır. ancak Kur'an bir bütündür. eğer hepsi tam olarak anlaşılırsa zihinde kombine edilir. ilk kur'an okumak isteyeceklere nacizane önerim şudur ki inanmamak için değil inanmak için temiz bir kalple okuyun.
    4 ...
  45. 181.
© 2025 uludağ sözlük