u: hoşgeldiniz hoşgeldiniz..
- ne diyo lan bu
+ haha olum sayıklıyo mu az sus bakim
u: hoşgeldiniz..hoş geldiniz.. buyurun buyurun
- lan kesin iyi saatte olsunlarla konuşuyo bu
u: geçin geçin buyurun..
+ ben korkmaya başladım uyandır şunu
- ya içinden bişey çıkarsa
+ saçmalama ya nolabilir ki
- bi de sırıtıyo salak salak
u: hihi buyurun çekinmeyin
- kanka uyan lan kanka hoo!!
u: hı.. hı..
+ uyansana lan!
u: noluyo, nerdeler?
- kim nerde ne diyosun sen?!
u: siz ne zaman geldiniz?
+ manyaklaştı bu ben bi gidip çay koycam..
her genç kızın başına gelebilir. ya da genç fenerlilerin.
gece saat 3 suları. yine yorucu bir günü sevgilimle telefonda konuşarak bitiriyoruz. ama nasıl uykum var. bir şey söylüyorum, onu dinlerken uyuyorum sonra uyanıp cevap veriyorum yine uyuyorum o derece...
sevgiliş: -aşkım hede hödü bidi bidi... (bi konudan bahsediyoruz)
ben: - evet aşkım hede höde bidi bidi (o konudan bahsederken birden uyuyup rüyamda ne gördüysem anlatmaya başlıyorum: ) .... işte.... kardeşimin çekçekli pembe bir çantası vardı.
- ee evet aşkım?
- ııım... işte ilkokuldayken...
- ee... anlamadım ben?
- ya şey... ay ... nolyo ya?
- noldu aşkım ya?
- ay aşkım uyumuşum ben ne dedim ben rüyamda konuştum du bi dakka...
- nası yani... ahahahahaha.
gece geç saatte yatılmak için odaya girilir.
yatağı açmak için ışık yakılır, ve bir an küçük kardeş kalkar gözlerinin içi kırmızıdır ve "abi kapat şu ışığı, çarpacam seni" der.
ve karacahil kişisi tırsarak yatağa yatar.
yurtta aynı odada kalan iki arkadaştan bir türkçe diğeri ise kürtçe sayıklamaktadır aynı anda. işin ilginci ikiside birbirine cevap vermektedir.
başka bir arkadaş ise uyurken tüm sorularımıza cevap vermekte. yarı türkçe yarı kürtçe ortaya karışık, bir şeyler söylemekteydi.
aynı odadan başka arkadaş da ne desek tamam derdi uyku halinde.
zaten tüm elemanlar ayrı bir numunelikti gündüzleri, gecede farklı bir numuneydi.
(bkz: yurdun gelmiş geçmiş garip odasıydık)
bir zamanlar yurtta kalırken başıma gelmişti böyle bir şey.
arkadaşların odasındaki koltukta uyuyakalmıştım. pek sevgili arkadaşım da benim odama gidip yatağımı hazırlamıştı.
-salcali yatağını yaptım.
+ eee, sen git ben geliyorum!
bunu uyku sersemi söyledikten sonra insanın fikri neyse zikri de odur muamelesi gördüğümden dolayı, pek sık onların odasına girememiştim. yazık lan bana... hayır erkek olsam tamam da...
yaz okulunda dersteyim, hava öyle sıcakki dersi dinlemek mümkün değil. vurdum kafayı yattım bende.
bir ara gözümü açtığımda hoca tahtaya r=0,3 yazıyordu. ben de kendi kendime;
+tabi geçen sene üniversiteyi kazanmışsın, alan dışı tercih yapcan puanın 0.3 le çarpılcak. izzie stevens da çok güzel be olum. dedim.
bir de yazarın yaşıtı bir arkadaşının yatakta doğrulup, "yangın var olm, kaçsanıza, ne duruyonuz zebra gibi?!" diye bağırdıktan sonra, tekrar kıçını dönüp yatmışlığı vardır.
diye bağırıp, tekrar uykusuna geri dönmüştü. hazırlık sınıfında, haftada 24 saat ingilizce dersi olmasının bilinçaltında açtığı derin yaralardan olsa gerek.