bir piyasa şarkıcısı olarak artık popüler piyasa şarkıları bile besteleyememekte kendisi. Bu da bu dal da misyonunu tamamladığının en büyük göstergesi olsa gerek.
bugün beyaz show'da yeni şarkılarına neden playback yaptığına anlam verememiş durumdayım. ayrıca hareket vakti'ni söylerken davulda gökçe'nin olması da ilginçti. gökçe çalıyor emre söylüyor umay umay gördüyse pek bi gururlanmıştır muhtamelen.
arkadaş tamam zevkler ve renkler ama, eline her elektro gitar alana da rock müzik yapıyor demeyelim yahu. hadi insanın bir iki şarkısı depresif, ağlamaklı olur, ama bütün şarkıları olmaz ki be. en azından benim rock denen şeyden anladığım bu değil. ayrıca o kadar sığ ve yapay depresif şarkılar ki bunlar, hiçbir cazibesi yok. ''dipteyim, sondayım, depresyondayım.'' bu ne allasen.
Ulan o yaptığın müzikler zaten korku filmi soundtrackı olmaya aday müzikler. Yalnızlık,pişmanlık,korku hepsini barındıyor parçaların. Bunu sinemaya aktarırsan da katmerli olur.
üniversitede aynı sınıfta bulunduğum, hukuk fakültesinin önündeki duraktan aynı anda otobüse binerken geç hocam geç dediğim, bunun dışında hiç muabbetimin olmadığı şarkıcı. böyle olacağını bilsem kanka olmaz mıydım ah ah * dokuz eylül iktisat mezunu. efendi çocuktu o zamanlar da. hala efendiliğini bozmadı gibi geliyor. böyle devam etsin inşallah.
son iki şarkısıyla adeta 'ben aslında yeteneksizin tekiyim, diğer albümler bu yaşıma kadar çıkarabildiklerim. benden yana umut beslemeyin' diyen şarkıcı.
s, ş, r harflerini yuvarlayarak, t harfini de "th" şeklinde telaffuz eden, çoğu şarkısında "adam" kelimesinin geçmesinden dolayı albümün temasını "adam" olarak belirlediğini düşündüğüm şarkıcı.
bu ara ihtiyacım var sana adlı şarkısı dinlenebilecek bir şarkıdır, o şarkıda harfleri olması gerektiği gibi kullanmaktadır. yapabiliyorsun madem neden yapmıyorsun evladım!
edit: taharetpozisyonu nickli uuserın uyarısı;
"bu ara ihtiyacım var isimli şarkı emre aydın'ın değildir, sesi ve ismi onunla şaşırtıcı derecede benzer bir internet efsanesinindir. konserlerinde gerekli açıklamayı yapmıştır."
bu bilgiden sonra dinleyebildiğim emre aydın şarkısı kalmadı mı ne!
bu ara ''kimse olmadı senin gibi'' parçasını dinleyip hüzünlendiğim şarkıcı. geçen yaz açık hava konserinde yağmurun altında saatlerce bekledik. onca yağmura rağmen çıktı sahneye, helal dedim. yaptığı işe saygısı var, severim böyle adamları.
rocktan popa geçen bir şarkıcıya yapılan gereksiz eleştirilere * maruz kalan insan. neden mi? çünkü rockı ilah olarak gören insanlar var galiba, popu da %95 popçunun olduğu gibi düşünenler de tabii. mal mısın sen? insanlara pop kaka, pis diye addedildiği için, pop mu ya kötüdür kötü yakıştırmasına maruz kalan ve önyargı kurbanı olan sanatçı. adam popta kendini daha iyi ifade ediyor *. bunu da hep pesimist şarkılar yaptığından anlayabiliyoruz. ve adam hep aynı çizgide kesinlikle tebrik edilmesi gerekiyor. çoğu şarkısı da oldukça iyi.
not: ağzımıza s.çıyor ara sıra ama olsun.
edit: hep hüzünlü hep depresyonda adam aşk acısıyla ölecek galiba.
edişin2: he amk hepiniz mozart, pink floyd falan dinliyorsunuz zaten.
gereğinden fazla süredir aynı çizgide kaldığından tek düzeliğe ulaştığını düşündüğüm lakin bir zamanlar hayranı olduğum, üniversitemin -karamanoğlu mehmetbey üniversitesi- bahar şenliklerine gelecek pop-rockçıdır.
Şarkıları ve klipleriyle ruhumu sıkan, bayıltan ve de bunaltan rock müziğin çok yakışıklı ama kısa boylu sanatçısıdır. Buna da illuminatici diyorlar ama bir kanıt göremedik.
ilk çıktığı zamanlar fazla tutulmuş şarkıcıydı. şarkıları fazla dinlenir, kaliteli bulunurdu. en azından benim çevremde öyleydi. bir süre sonra çoğu aşk acısı çeken ergenlerin diline sakız oldu. zamanla önemini yitirmeye başladı. zaten şarkılarının çoğu birbirine benziyor neredeyse. hepsinin ana konusu aşk, ayrılık, ihanet bilmem ne. ilk çıkan şarkılarını ''aaa bu emre aydının yeni çıkan şarkısı. bir dinleyim nasılmış.'' diye dinler, daha sonrasında da içime baygınlık girince kapatırım. ah emrecim, eskiden seni dinlemesi daha bi' zevkliydi..
tanımam etmem, görmüşlüğüm de yoktur kendisini, lakin tanıyıp bildiğim biriymiş gibi yakın bulurum kendime. gönülden gönüle yol var derler. kendi halinde, işini doğru yapan herkes gibi iyi temennilerim kendisiyle.