sağda solda arkasındaki medya gücüyle milletin karşısında aslan gibi kükreyen bu amca an itibariyle medya gücünü kaybedişini anlattığı kitabıyla ilgili olarak kanaltürk' te konuşmaktadır.
yayına canlı olarak bağlanan aydın doğan karşısında kedi gibi olmuştur kendisi. demek ki neymiş dinsizin hakkından imansız gelirmiş.
arkasındaki medya gücüne hiçbir zaman güvenmemiş olan yazardır. güvenmiş, sırtını o güce yaslamış olsaydı ona dayatılmaya çalışılan herşeyi yapmış olarak hala köşesinde yazmaya devam ediyor olurdu.
sessiz kalmak, gözlerin yaşarması kedi gibi olmak değildir. insan, ne olursa olsun, ne kadar aşağılık bir yer olursa olsun emek verdiği bir yerden zorla koparılırsa içi acır.
arkasındaki medya gücüne hiçbir zaman güvenmemiş olan yazardır. güvenmiş, sırtını o güce yaslamış olsaydı ona dayatılmaya çalışılan herşeyi yapmış olarak hala köşesinde yazmaya devam ediyor olurdu.
sessiz kalmak, gözlerin yaşarması kedi gibi olmak değildir. insan, ne olursa olsun, ne kadar aşağılık bir yer olursa olsun emek verdiği bir yerden zorla koparılırsa içi acır.
karşınızdaki insana laf edemediğinizde susar sonra onun cevap veremeyeceği bir anda atıp turarsınız.
kendisi yukarıdaki cümleyi açık net şekilde uygulayabilen bir kimsedir.
köşesinde de açıkça bunu yapmaktaydı zaten.
sonra canlı yayınlarda insanlarla yüzyüze gelince sus pus otururdu.
ayrıca sürekli "ben tatile çıktığımda gazeteye faks yağardı. beni sevenler şöyle kükrerdi böyle sıçrardı." şeklinde konuşan birisi başlı başına bir medya gücü değil midir?
madem vatan millet icin yazıyorsun, haktan adaletten yanasın o zaman yıllardır neden hurriyet te yazdın be kardesim gidip cumhuriyet te yazsaydın ya diye sorulması gereken yazar. para tatlı geldi sevdi hurriyeti, herkese atıp tuttu, muhalif yazar olarak paraya para demedi, banka hesabına bol sıfırlar ekletti, kovulunca bu sefayı bırakmak ağır geldi halka sığındı, kovulduk ey halkım unutma bizi deyip sömürüye başladı. cumhuriyet gazetesi kendisine teklif götürmüş ancak bahaneler uydurup teklife cevap vermemiş kişidir. cumhuriyet te alacağı maaşın hurriyet te aldığının yanında devede kulak kalacağı kesindir.
siyasetten münezzeh olarak, uzmanlık alanıma girdiği için * ifade edeyim ki; muhattabını anlamaya, empati kurmaya, yani 'sağlıklı iletişime' kapalı, 'ters' bir insandır...
Kaybedenler kulübünün ne ilk,ne de son olacak üyesidir...
Neden kaybedenlerdir?
-Bu ülkenin gerçeklerini savundukları için
-Bu ülkenin başının öne eğik olmaması uğruna çalıştıkları için
-Bu ülkede Atatürk'ün ve onu sevenlerin ilelebet payidar olacaklarını söyledikleri için
-Hakikati konuşmaktan korkmadıkları için *
-Ama en önemlisi bu ülkeyi canlarından çok sevdikleri için bu kulübe üye oluyorlar.
Kimi zaman uğur mumcular,abdi ipekçileri,muammer aksoylar gibi bazenilelebet susturularak,bazen se de çölaşan ve türevi kişiler olunursa,sık sıksa memlekete gelen ecevit gibi adamları yoğun ekonomik krizlere ajanlarca sokarak veya kimi partilerin oylarını microsofla yüzde bilmemkaç düşürerek bu tip kişi ve kurumlar susturuluyor.
Dedim ya emin çölaşan ne ilk kaybeden,ne de son.Çünkü ne bu kişiler susturmaktan,kaybedenlerse yerlerine yenileri getirmekten asla vazgeçmeyeceklerdir...*
i. melih gökçek, kankasıyla karşılıklı olarak mahkeme kararı ile mal varlıklarının araştırılması, konuşulmasını engellemiştir.
bu her nekadar da, biraz mide bulandırsa bile savaştığı asalaklara nazaran daha çok saygıyı hak eden bir gazeteci ve yazar.
ama 'biz daha iyisini, temizini istiyoruz' derseniz.
-emrin olur abim. diyorum ve;
(bkz: uğur dündar)*
(bkz: uğur mumcu)*
(bkz: bekir coşkun)*
kendisi sevmeyen insanların ciddi psikolojik ya da ahlaki sorunları olduğuna inandığım,vatanına koşulsuz aşık kişilik.bir adam ki halkına gerçekleri anlatma aşkı uğruna işinden kovulmuş var mı ötesi?..
ertuğrul özkök gibi paracı(akpci) bir insanın da tek hayat gailesinin çok çok kaliteli şarap içmek da olduğunu yine emin çölaşandan öğrendik..
hayatında okul gazetesi çıkarmamış kişiler tarafından ''3-5 arkadaşını toplayıp yeni bir gazete çıkarmadığı için'' eleştirilen yazardır.oturdugun yerden üfürmek kolay tabi...o kadar cesurdur ki insanlar kendisinden ''hurriyette çalışırken aydın doğan hakkındaki pislikleri yazmasını'' beklemişlerdir.evet bu emin colasan'dan beklenmiştir.ama olmaz ki be kardeşim.her şeyin bir yeri ve zamanı var.
turkiyenin gerçekten ihtiyacı oldugu muhalif insanlardan biridir. evet bakın turkiyenin muhaliflere ihtiyacı var. çunku muhalefet olmazsa demokrasi de olmaz sayın seyirciler.
(bkz: turgut nereden koşuyor)
ama söylemeden edemeyeceğim hurriyetteki son yazısıyla " sen de yalanmışsın be emin" dedirtmiştir.
sadece kalemi olan insan. yillarca itici gelmesine ragmen okudum, hatta i.Melih yazilarindan oturu piskin cevaplardan dolayi pisen ve i.Melih ile ayni ortamda bulunmamasi hosuma giderdi. sonra dusundum. evet sadece kalemi olan adam. kas'ta mavi bar'da yillardir taniyormusuz gibi bizimle kanka muhabbeti yapti biraz sohbet ettik.
son zamanlarda kitabini okuyorum her nedense acik cumleler kullanmis. is hayatinin dinamiklerini bilmeyen hayati biraz yorumlayamamis genc bireylerin ilkokul duzeyindeki yorumlarini dikkate almiyorum.
gidisat belli, aydin dogan, akp, calik ve digerleri.
bu gidisatta bir kalem olmanin ayricaligini gosteren bu sevmedigim adama yolunda basarilar diliyorum.
Gercek bir Atatürkçü, vatansever, ve yolsuzluk düşmanı.Bence Türkiyemin yetiştirdiği en iyi yazarlarlardan.Kalemi çok sivridir.M.Gokcek gibileri fazlasıyla rahatsız eder.Kesinlikle doğruları savunur.Alkışlarımı haketmiştir.