kalması gereken futbolcudur.eğer rijkaard iyi kullanabilseydi şu an da galatasaray'da iyi bir konumda olabilirdi. elano'yu defansta harcadı gol yollarında kullanmadı. forvet arkası mevkiinde sadece (hatırladığım kadarıyla) 1 defa oynadı o da şu maç 17 eylül 2009 panathinaikos galatasaray maçı. işte o maçta gerçek performansını görmüştük.
gidecek diye yapılan haberlerin sayısı artmıştır. eğer giderse anlaşılır değeri. bir de giderse önümüzdeki sezon yorumculardan şunu bopl bol duyarız; ''elano gibi bir adam lazım galatasaray' a.'' bu sene lincoln' u aradı galatasaray diyenlerin alayı geçen sene lincoln' ü göndermek gerek diyordu.
galatasaray'ın en kaliteli oyuncusudur. tek sorunu arkasında mustafa sarp , barış gibi futbol özürlüsü adamların oynamasıdır. bu akşam gol atması kuvvetle muhtemel.
17 nisan 2010 manisa maçında ardanın oyundan alınıp mustafa sarpın oyuna girmesiyle nadiren fırsat bulduğu kendi mevkisinde oynama şansını güzel kulanmıştır. gol atamamıştır lakin dişlerini göstermiştir. umarım seneye gerçek mevkisinde oynar.
beklenen performansı verdiğini ben de çok fazla düşünmüyorum. belki sistemde doğru yerini bulamadı, belki kendisi formsuzdu önemli değil. fakat diyarbakırspor maçında bir hareket yapmıştır ki eski açıkta bulunan benim ve başka farkeden taraftarların gönlünü almıştır. diğer brezilyalılara kesinlikle benzemeyen bu adam ilk golden sonra sahadaki oyuncular uzun uzun sevinirken, yedek oyuncularla birlikte sarmaş dolaş olmuşken elano tek başına santradaydı. sevinci uzatan arkadaşlarına seslendi ve taraftarı gösterdi. maçın başından bu yana futbolculara tepkili olan taraftarı... "bu kadar sevince gerek yok, topunuzu oynayın" dercesine davrandı. durumun farkında olan ve fazlasıyla rahatsız olan adam elano'ydu o kadar adam arasında.
tanım: futbolculuğu tartışılmaması gereken, uzun yıllar galatasaray'a katkı yapmasını istediğim adam.
kesinlikle ama kesinlike galatasray' da kalması gereken futbolcu. mahşerin 4 atlısını topla* bir tane elano etmez. çok başarılı bir sezon geçirdiği söylenemese de rijkaard' ın sistemi için vazgeçilmez bir adamdır. oyunun iki yönünü de oynayabilen teknik bir futbolcu. varsa türkiye' de böylesi tamma onu alalım ama yok. giderse anlaşılır değeri.
aylardır yokları oynamasına rağmen hala galatasaray ilk onbirinde kendisine yer bulan futbolcu. saha içerisinde maç boyunca bir tane olumlu hareketi yok. ne sorumluluk alıyor, ne basıyor, ne de takımı öne taşıyor. sağa sola manasız uzun toplar atmak için bir adama 7-8 milyon euro bonservis verilmez. hemen arkasında oynayan ya da oynuyormuş gibi görünen mehmet topal'ı da yanına alıp bir an önce galatasaray'dan uzaklaşması dileğiyle...
hala daha oynadığı futbolu, galatasaray'a yaptığı katkıyı göremeyenlere acıdığım futbolcu.
bu adamın sene başında yaşadığı şeyin birebir aynısını takıma yeni katılan giovanni dos santos yaşamaktadır. yeni bir lige, yeni bir kültüre gelmiş bir adamı oynadığı 3-5 maçta gösterdiği performansla değerlendire(bile)n hödükler şimdi de gio'ya sallamaktadırlar. kendilerinin ellerini türk futbolundan çekmelerini ne kadar çok istesem de maalesef, bazı şeyler değişmiyor.
bu gün gördük ki bu adamın ölüsü bile mustafa sarp, mehmet topal, ayhan akman üçlüsünden iyidr. inşallah sakatalnıp dışarı alınmıştır. aksi takdirde amına koyim senin rijkaard demek istiyorum.**
beğeniyorum bu oyuncuyu. yıllardır kıçı ayrı başı ayrı oynayan, süper yıldız diye kakalanan brezilyalılara benzemiyor. burada fenerli kardeşler alınmasın alex farklı bir futbolcu onu ayrı tutuyorum fanatizme gerek yok. klas bir orta saha oyuncusu. sahada oturaklı, cin gibi bir adam. gerektiğinde topa sert, isabetli uzun paslarıyla oyunun yönünü aniden değiştirir, arapasları başarılı, şutu var, ayağında gereksiz top tutup kahraman olmaya çalışmaz. kaprisi artistliği yok, tam bir takım oyuncusu. neden avrupa'da oynayan yüzlerce brezilyalı arasından milli takıma kendisinin çağrıldığına şaşmamak gerek. dunga da alman asıllı olduğu için mi? hiç sanmam. son zamanlarda ülkemizde moda olan 10 numara garabeti yüzünden iyi bir orta saha oyuncusu nasıl olur unutmuştuk. bu anlayışı silip atar yakında böyle devam ederse. ayrıca " madem bu kadar iyiydi neden manchester city bunun biletini kesti " diyenlere, para babası dubai şeyhinin takımı city'nin kadrosunu incelemelerini ve elano'nun takımdan gönderildiği gün taraftar forumlarında yazılanları okumalarını tavsiye ederim.
her yıldız galatasaray transferi gibi kendisi de fos damgasını yemiştir ilk geldiğinde. ama kimse bilmez takıma ısınma süresi diye bir şey olduğunu. elano belki biraz geç atlattı ama hakkını da verdi. kimse b.k atmamalı bence. 12. hafta-22. hafta arası lig maçları ve hemen hemen bütün avrupa maçlarında gösterdiği performansla kendisine b.k atmaya çalışan insanları komik duruma düşürmektedir.
son üç maçın yıldızı olan futbolcu. bazıların görmediği ama taraftarın gözünden kaçmayan oyuncudur. biz futbolcuları skora katkıları ile değerlendirdiğimiz için her zaman yanıldık. eğer skora katkı yapılması düşünülüyorsa ön libero değil ya kanatlarda ya forvet veya forvet arkası oynaması gerekiyor. bence arda dan bin kat daha iyi oynacağı o bölgede aşikardır. elano ilk geldiği günlerde dos santos gibiydi. ayakta duracak hali yoktu. uzaktan bir gol atıp 10 maç yattı. sonra yavaş yavaş kendini toparladı. fakat dos santos un o kadar vakti yok.