şimdi son 4-5 gündür bu konu gündemde.
insanlar asıl tehlikenin salgın sonrası ortaya çıkacağını görmeye başladı nihayet.
zira pek çok ürün çeşidinde ne yazık ki ekim-dikim yapılamadı, ekim-dikim günleri geçti...
ve bu tehlikeye karşı erdoğan'ın kulağına bir şeyler fısıldamış olacaklar ki, "çiftçilerimiz ekilmedik bir karış toprak bırakmayacak/bırakmayacağız" şeklinde bir beyanı oldu erdoğan'ın.
evet, çiftçilerin bir karış ekilmedik toprak bırakmaması lazım.
lazım ama, bunun için de devletin gerekli destekleri yapması lazım.
halihazırda devlet çiftçiye destek veriyor. (daha doğrusu verir gibi yapıyor)
ama ne yazık ki devlet çiftçiye yapması gereken desteği gasp ediyor.
nasıl gasp ediyor.
şöyle; ilgili kanuna göre devlet milli gelirinin en az yüzde 1'ini tarımı desteklemek için kullanmalı, milli gelirin en az yüzde 1'i ile tarım desteklenmelidir.
ama akp döneminde yıllardır bırakın yüzde 1'lik tarım desteği, bu yasal zorunluluk olan desteğin yarısı bile verilmiyor çiftçiye.
(bkz: devletin tarıma verdiği destek/#40505134)
bakınız, bu sene yasaya göre çiftçilerimize verilmesi gereken tarımsal destekler şöyle.
2019 türkiye'nin milli geliri 4 trilyon 280 milyar tl.
bunun yüzde 1'i :40 milyar türk lirası yapar.
2020 yılı için çiftçiye dağıtacak 40 milyar lira var mı?
gördüğümüz kadarıyla böyle bir para yok.
aslında bu parayı bulabilmek için salgın dönemi çok iyi bir fırsat.
yılda yaklaşık 25 milyar lira yap işlet devret projelerine verdiğimiz garantiler için ödeme yapıyoruz.
ve bu yap işlet devret proje sözleşmelerinde böyle olağanüstü durumlarda sözleşmenin tek taraflı fesih yetkisi hükümetin elinde.
iptal edin kardeşim otoyol ve köprü geçiş garantilerini.
bunlar zaten yaptıkları projelerin hemen hemen maliyetlerini çıkardılar birkaç senede.
bu garanti ücretleri iptal edip buraya aktarılacak parayı tarım desteklerine ayırın.
bakın, sadece ve sadece 1 sene şu 40 milyar lirayı tarım desteğine ayırmamız halinde türkiye tarımda ithalatçı ülke olmaktan yeniden ihracatçı ülke olma statüsüne geçer.
tarımsal ürün ithalatı sona ermese bile minimize edilir.
önümüzdeki günlerde tarımı desteklemek ve tarımsal üretimi arttırmak hükümetin zorunlu ödevidir.
aksi takdirde çekeceğimiz sıkıntıyı düşünmek bile istemiyorum...
son olarak akp döneminden birkaç haber paylaşmak istiyorum.
daha pek çok örnek koyabilirim buraya ama neyse, umarım erdoğan "ekilmedik bir karış toprak bırakmayacağız" sözlerinde ciddidir.
tarım önümüzdeki aylarda bizim asıl beka meselemizdir. bunu hepbirlikte göreceğiz.
Günaydın günaydın üsküdar'da sabah oldu diyecem ama reis böyle ferman buyurduysa bunun meali; beton dikilmedik bir karış toprak bırakmayacağız diye anlıyorum ben. Çünkü ne dediyse tam tersini yaptı şimdiye kadar. Zaten bi tek kulağımızın arkası kalmıştı mikilmedik şey pardon ekilmedik dikilmedik de olabilir. Zira Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır da diyebiliriz...