yerinde tespit. kimsenin ne yaptığı kimseyi ilgilendirmiyor, yardımlaşma, güleryüzlülük had safhada, o yüzden türkiye'nin en yaşanılabilir illeri ege illeridir.
evdir ev. komşusu komşudur:kapı önü çekiştirmesi, yardım severliği, bizde pişti size de düştüsüyle.
havası oksijendir: kim ne derse desin bence en bol oksijen egededir (yakılmaya devam etmezse tabi).
insanı insandır: tanısın tanımasın başınıza bi sıkıntı geldiyse cüzdan kaybı, anahtarı içerde unutma, telefon kaybetme, kaybolma hemen yardıma koşarlar.
yemeği yemektir: balığın en güzeli, zeytinyağlıların en hası egede yapılır. bir de keşkek tabi.
denizi denizdir: marmara kokar, karadeniz balçıklıdır, akdeniz çorba gibi ama ege... buz gibidir yazın en sıcağında bile. tertemizdir. suyun içini değil ayak parmaklarınızdaki benleri görürsünüz.
daha ne olsun ki...
12 saat boyunca bodrum otogarında gece 11 uçağına götürmek için beklediğimiz 9 servisinin 8:30 da gelene kadar geçen sürede tekrar inandığım olay, beş parasızdık, otelden parasız ayrıldık, zor bela kuzenim sağolsun uçak bileti tertip ettim, ama cebime beş kuruş para yoktu, geceyi tahta şezlonglarda geçirdik, ama minibüsçü abilerin bizimle yakından ilgilenmesi garip duygular içine soktu beni, insanlık ölmemiş, gelen geçen soruyor, çocuklar aç mısınız bir şey ister misiniz diye.
tanım: ege'nin insanın bir başka olması durumuyla alakalı bir durum.
toprakları bereketli, iklimi ılıman, insanları sıcak, yaşanılması kolay özellikle ekonomik olarak. herhangi bi ege ilçesinde aylık bin lira gelirle krallar gibi yaşanılabilir mesela. toplu taşıma kullanmaya gerek yoktur, her şey daha ucuzdur. en önemlisi güven doludur baştan sona. arabanın, evinin anahtarını üstünde bırakıp uykuya dalınabilen nadir yerlerdir ege.