bugün

belediyeden onaylı sevişme belgelerini alan bu insanların mutluluğuna ortak olmak.*
düğün salonlarının inanılmaz dekorasyonu.
planlı ve pusu kurup oynatmaya çalışan akrabalar oldukça bu tür birçok sebebimiz olacak.
her boka basşiş isteyen garson ve dacul-zurna takımı.
buram buram samimiyetsizlik kokmasıdır. bi de her düğünden sonra oynamayan kişiye tavır alınmasıdır. tavır alınmasın diye istemeye istemeye oynamaktır.
şuursuzca şarkı söyleyen piyanist şantörler yeterde artar düğünden nefret etmeye.deneme deneme sessss bir ki deneme bir ki e ulan niye üsteliyosun işte ses geliyo hala deneme deneme bir ki bir ki.birde o ortalıkta hoyratça koştura koştura dönenen 6- 10 yaş aralığında ki çocuklar vardır ki bu da insanın sinir sistemini fazlasıyla zorlayan bir görüntüdür.
bol kremalı, mide bulandıran çok katlı pastalar.

birinin de mi aklına gelmez, şu adeti bozalım da, şöyle çikolatalı ne biliyim meyveli pasta yapalım falan.
eğer 18 yaşınızı geçmiş iseniz büyükler hemen size senin var mı sevdiğin? Ee artık yaşın geliyor seninde. gibi cümleler kuruyor baş ütülüyor
son ses müzik, müzik dediğime bakmayın bir org vardır birde bağlama ikisi bir birinden bağımsızca hareket eder ve ortaya karışık bir şey çıkar ve bas sesinden insanın içi patlayacak gibi olur.
bana çok sıkıcı geliyor.
düğünün sonunda abartılı bir şekilde fotoğraf çekilme seronomisi.
hepsinden öte, eee seni ne zaman evlendiriyoruz bakalım var mı konuştuğun biri türevindeki soruların ardı arkası kesilmez ya işte o an neden geldim ki ben buraya dersiniz. bir daha düğün mü asla diyerek evin yolunu tutarsınız.
zaten düğünlere bir türlü anlam veremem yani siz evleniyorsanız bize ne? tek evlenen siz misiniz ki böyle kutlamalar falan yapıosunuz.ayrıca düğünden sonra gelin ve damadın ne boklar yiyeceğini herkesin bilmesine rağmen halaylar çekilmesi nasıl bir pişkinliktir.bunlar akşam gerdeğe girecek dünya nüfusunu arttıracak diye neden kutlama yapılır.üstüne bir de altın takılır.saçmalığın daniskasıdır.
ortalıkta güzel kız olmaması.
yaşlı teyzelerin çöpçatanlık görevini hakkıyla yerine getirmek için gençleri tanıştırma konusunda seferber olması.
kız olmanız ve nefes almanız münasebetiyle onlarca kremli anane babane teyze eli öpmeniz mutluymuş gibi davranmanız hatta gözlerinize kendinizi gelinlikle hayal eder gibi bi bakış yerleştirmenizi icap ettirmesi...
oynamayı bilmediginiz halde sırf arkadaşınızın hatrına gitmenize ragmen 5 dakikada bir kişinin gelip sizi halaya kaldırmak istemesi.
aynalı kolonlar. nefret ediyorum ulan.
para takılırken videoya çekilmektir.
hoş hatunlarca kesilip, sürekli süzülmek, dans ettirilmek ve arzu nesnesi hale gelinme. ya hakikaten düğünlere gitmez oldum, tamam karizmayız ama bizim de bir özel hayatımız var.*
- iade-i ziyaret niteliği taşıması. (bkz: onlar senin sünnetinde çeyrek altın taktı) (bkz: altın olmuş 490 TL)
- yapmacık tavırlar.
- tanımadığın 362908481 kişinin gelip seni tanıyormuş gibi yapması, senin de aynı davranışı göstermek zorunda kalman. (bkz: dayı sen kimsin)
- türkiye'nin doğusundaysak büyük aile dramları. (bkz: durun siz kardeşsiniz)
- insanın zorla oynatılmaya çalışılması aksi taktirde küsülmesi. (bkz: küstüm oynamıyorum)
- düğün konvoylarının çevreye verdiği rahatsızlık. (bkz: görüntü kirliliği) (bkz: ses kirliliği) (bkz: trafik canavarı)
- eğer sünnet çocuğuysanız elinize zorla kına yakılması.
- bangır bangır çalan ismail yk şarkıları.

finally, ileride evlenme teklifimi kabul edecek olan kızı düğün yapmama konusunda 1 haftalık havai, miami, roma, maldivler vs vs gibi dünyanın cennet yerlerinden birinde balayı yapmayı teklifim sırasında şart olarak sunacağım. ama tabi nikah ve yarım saatlik bi kokteyl şart. (bkz: biz onlara yarım altın takmıştık)
ilk defa görülmüş olan insanları öpme mecburiyeti ve hiçbir şey oynamak istememene rağmen yaşlıların sana ''hadi, kızım/oğlum yaşıtların hep oynuyor sen de oynasana'' şeklindeki gereksiz lafları.
dans pistinde düğünün başından sonuna kadar tepinen kişiler, durmadan oradan oraya koşturan çocuklar, ilgi bekleyen yüzlerce akraba, "ay ne kadar büyümüşsün, değişmişsin; dersler nasıl" gibi cümleler. yeterince sebep oldu sanırım.
sessiz sakin bir kadın olarak bildiğiniz kapı komşunuzu götünü çıkarmış sanki başka bir yaratıkmış gibi kıvırtırken gördüğünüzde yaşadığınız travmadır.
yemek hariç akla gelebilecek bütün nedenler. bir de güzel kızlar hariç. *