Dün akşam ilk defa klişesiz bi düğüne katıldım.
Bi teyze hoşgeldin oğlum dedi sarıldı.
Sonra bütün teyzeleri tek tek çağırıp "ayol koşun bu çocuk kaslıymış" dedi.
Gece boyu tanımadığım onlarca teyze tarafından mıncırıldım sözlük.
Çok mağdurum.
birbirine sırıtarak karşılıklı oynayanlar
uflayıp puflayan ama düğünden geri kalmayan yaşlılar
1 kg makyaj ile tanınmaz halde olan yakın akrabalar
oynamayı beceremeyen ya gelin ya damat
köşede içen erkek kardeş
kızlara bakan abazalar
götü başı dağıtan küçük halanın kocası
bitse de gitsek diyen utangaç enişte.
gelinin elindeki çiçek demetini arkasına bakmadan kafasının üzerinden geriye doğru atması, ve yakalayanın yeni evlenecek aday olması. tabi bu yabancı düğünlerde olan şekli, bizim ellerde de değişik bir versiyonu mevcuttur, gelinin ya da damadın yakınlarından birisi, bakmadan oraya buraya ateş eder, mermiyi kafasıyla yakalayan düğünden ayrılır.
hiç değişmeyen tek klişe ; bir damat ve bir gelinin neredeyse her düğünde hazır bulunmasıdır. ha son anda klişelere dayalı yaşamak istemeyen bir gelin adayı , belki de sırf bu başlığı boklamak için düğün salonunu terkedebiliyor. e o kadarı da olsun ama dimi lebron .
"şimdi de damadın teyze oğullarını piste davet ediyoruz, gelinin dayılarını sahneye bekliyoruz vb. şekilde emirvari durumlarla, insanların isteksizce oynamaya çalışması.