böktan mezelere, kötü içkilere ve kıçı kırık pilavla tavuk bişiyine düğün adı altında kişi başı 30€ vermeyi içine sindiremeyen eğlencesini nikah sonrası gidilen mekanda herkes cebinden karşılayacak kadar işini bilen ve daha ilk günden eşi ile bütçesinin aynı olduğunu idrak eden kadındır. şanslıyım ki onlardan biri ile evliyim.
yazarın notu: bu eğlenceden sonra herkesin tek ortak cümlsei vardır. düğün yapsaydınız bu kadar eğlenemezdik.
Olmayan kizdir. Kiz istemese bu kez kizin annesi isteyecektir, hadi onu da ikna ettiniz diyelim, bu kez babasi "olur mu oyle sey, sacmalamayin" diyecektir. Muhakkak o dugun yapilacaktir, ya-pi-la-cak.
benimdir. zira gereksiz kalabalıklardan hoşlanmam. ayrıca gereksiz masraf da oluyor. kimseyi de tatmin edememek cabası. ne yaparsan yap mutlaka birileri diyecek bir şey, takacak bir kulp bulur çünkü. sonuç olarak saçmadır efendim. kısıtlı sayıda insanla az olan ufak bir yemek makbuldür bence.