ikili ilişkilerde kaybetmeye meyilli erkek tipidir. hele de bunu sevgilisine diyebiliyorsa ' biliyor musun? seninle tartışmak yerine, duygularımı köreltip biraz daha politik olmaya mı çalışsam? duygusuzca.'
hayat başkalarına göre yaşanamayacak kadar kıymetli ve daha önemlisi malesef kısadır. duygularını saklamak ya da bastırmak kendini bir yalanın içine sürüklemek demektir. arkadaşlar o bahsedilen duygular bizim sahip olduğumuz tek şey! onlar bizi biz yapan şeyler. eğer gerçek duygularımızı kısaca gerçek bizi tanımadan yanımızda olacaksa biri o kişi gerçek değildir. dolayısı ile duygularımızı tanımayan biri bizi tanımıyordur. seni gerçek duygularını bilmeden bir insan nasıl sevebilir ki? bir insan nasıl güvenebilir ki?
bir erkek için zor bir olay gerçek duygularını ortaya dökmek. herzaman karanlıkta ağlamak, gözyaşlarını içeri doğru akıtmak...
evet erkek olmanın koşullarından biri bu ama bunlarla içimizde fırtınalar koparken bir de gerçek duygularımızı saklamak akıl karı değil. unutmayın arkadaşlar sonra çok pişman olucağınız durumlara düşmemek için duygularınızla yaşayın, duygularınızla hareket edin ve duygularınızı paylaşın. kısacası içiniz dışınız bir olsun, yani gerçek birm erkek olun.
yiğit özgürün bir karikatürünü aklıma getiren erkektir efendim bu.
-ellerinin çok güzel olduğunu söyleyen oldu mu?
-hayır
-sinirlenince çok güzel oluyosun
-a.a. ben sinirlenmedim ki ayol
-buraya sık gelir misin?
-aaa, ayol ezberden konuşuyosun sen... bi kendin gibi konuş bakıym
-meme göt! göt meme göt!! göt göt!..
-tamam tamam anlaşıldı
-sinirlenince sık gelir misin söyleyen oldu mu?
-haah... yandı devreler.
(bkz: duyguları olan erkek)
duyguları olabilen her erkeğin bunu açıkca dile getirebildiğini görmüş biri olarak, artık insanların içten içe bişey yaşamadığını sevgisini de nefretini de anında yansıttığını bildirmeyi bi borç bilmekteyim.