dr cureklibatur ve bay arkin

entry236 galeri1
    105.
  1. ailesi osmanlılar tarafından haince öldürülüp, türkiyeden zorla atılıp, bütün mallarına el konulmuş olduğunu ima eden yazar.
    3 ...
  2. 104.
  3. #4372213 no lu entry siyle sacmalamanın dibine vurmus, şaşırmıs yazar. oyle ki bu entry yi saka kabul ediyorum ben. zira akıllı adam işi olmayan bi entry. aslında yazar hakkında yazılanları okudugumuzda pek de sasırılmayacak bi durum.

    (bkz: iste ben buna gülerim)

    (bkz: tıkla bana feyzbuktan seni kimler silmiş ip numarandan öğrenelim)
    2 ...
  4. 103.
  5. bir şeyler anlatmaya çalışmış ama...

    (bkz: coolgoose/#4368112)
    1 ...
  6. 102.
  7. #4368373

    Eylemleri değil, sözleri dikkate alan, işine gelen şeyleri görmeyip; işine gelmeyen lafları bastırarak söylemekten haz duyan, basit canlı.
    0 ...
  8. 101.
  9. son ermeni olaylarından sonra görüyoruz ki, hiç de kakalanmaması gereken yazardır. belli ki hayattan sıkılmış ya da muziplik yapmaya can atan çocuk ruhuna sahip bir yazardır kendisi. önceleri gündemde olan kürt sorunlarıyla ilgili hep kürtleri savundu. kendisini pkk'lı gibi göstermeye çalıştı. şimdilerde ise özür dileme saçmasıyla birlikte ermenistana doğru kayıyor kendisi. ama olsun, ben onu hem nick'iyle, hem has bir türk olduğuyla ve de troll olmaya çalışmasıyla hatırlayacağım. her sözlükte troll olmalıdır. zaten ekşi'de de bu yüzden ortaya çıkmıştır. bu bağlamda kendisini teşvik eder, yolunun açık olmasını dilerim. en içten dileklerimle.
    5 ...
  10. 100.
  11. bu adamın salt kendi ile ilgili bir yorum yapmam. ama onun üzerinden ekşi sözlük ile uludağ sözlük arasındaki önemli farklardan birisine değineceğim. bu tür adamlar kışkırtıcı ama trollükten uzak ve gayet ciddi tavırlarıyla-yazılarıyla tartışma yaratma konusunda artık ordinaryüs seviyesindedirler. ekşi sözlük te 50 entryi görmeden ne halt oldukları anlaşılır ve dehlenirler barınamazlar. uludağ sözlükte ise sazan popülasyonunun bolluğunun da etkisi ile nick altına destansı yazılar girilen önemli role sahip aktörler olarak karşımıza çıkarlar. benden size tavsiye aman bu tiplerle tartışmaya girmeyiniz. gidin müzik dinleyin, gezin, tozun, dolaşın, sevgilinizle ıssız adam a gidin sonra bir daha hiç görüşmeyin, durup duruken ayrılın hatta ama bu adamlarla tartışmaya girmeyin.
    4 ...
  12. 99.
  13. gündem de olan bir albümün, yazarın sözlükteki durumuna eş değer düşümü için;

    (bkz: başeğmeden)

    düdüt: çıkartı albümde ki hip hop ve rack zımbırtılarını ahan da sensin lan. malkoçum, bizans fatihim benim.
    1 ...
  14. 98.
  15. her daim şüpheli yazar. olağan şüpheli anlayacağın.

    siyasî olmadığı varsayılan dibine kadar siyasî bir sürü girdiye imza atılır ortamda, karma korkusu ile genelgeçer bayağılıklara geçit vermek zorunda hisseder çoğu. ya da çok yalnızız be sözlük!

    ama nedense doktorun siyasî görüşü göze batan kıymıktır. çamurun üzerine su sıçratmamak lâzım tebi. ben kaçar.
    4 ...
  16. 97.
  17. 96.
  18. yarası olan yazar. gocunuyor * mütemadiyen.
    3 ...
  19. 96.
  20. #4271184 guzel belirlemeler yapan ellerine saglik yazardir.
    4 ...
  21. 95.
  22. evet soysuzdur. soyla sopla, ırkla, milliyetle işi olmaz. insanlık gibi herkesin kolay kolay sahip olamayacağı bir kimliği taşıyor gururla. bu kendisine yetiyor.
    5 ...
  23. 94.
  24. formattan behsederken zaten içine edilmiş olan sözlük formatını kafasına göre kullanan yazardır. konuyla ilgili tartışma konu başlığı altında, yazarlar arasındaki tartışma mesaj fasilitesi yoluyla yapılır. neyse ne artık...

    (#4251946)

    kendisi ne yazık ki ya okuduğunu anlamıyor ya da anlamamakta diretiyor. akıllı ve belli fikirlere sahip bir yazar olduğunu görerek anlamıyor olması ihtimalini geçiyorum ama ne yazık ki bu durum anlamak istememeye dayanan kötü niyete doğru uzanıyor, işte bu kısmı can sıkıcı...

    kaçıncı oldu tekrar etmeye gerek de var mı bilmiyorum ama; "türkiye'de sendikalar yetersizdir" demiyorum, türkiye'de sendikalar "sorumlu"dur diyorum. belki krizin değil, işsizliğin doğrudan değil ama çalışan haklarının bu güdüklükte kalmasında en başta sorumludurlar sendikalar. suçludurlar ve sorumludurlar çünkü işçi haklarını savunmak yerine, siyasi güç olmayı ve ne yazık ki kişisel çıkarlar elde etmeyi amaç olarak ikame etmişleridir, etmektedirler. sendikaların şu anki acınası truva atını andıran hali ile icazeten sesini çıkardığı mertebelerde ancak ve ancak kendine söyleneni yapabildiği, yaptığı, yapmak zorunda olduğu nasıl anlaşılamıyor şaşırmamak elde değil. taksim'de toplanan 500.000 kişiden öyle göze böyle parmak şeklinde bahsedene kadar o toplantıyı kimler yaptırmıştı, apartman tepelerinden keklik avlar gibi öğrencilerin üzerine mermi yağdıranlar kimlerdi, kim kiminle akraba olmuştu, koluna girip başını okşamıştı bunu iyi bilmek gerekmekte.

    sendikalar yetersiz demiyorum, sorumludur sendikalar! çünkü türkiye'de sendikal oluşumların tepesinde oturan kravatlı hazretler bir gün hükümetin bir gün muhalefetin borusuna püf diyerek yerlerini sağlama almaya çalışırken, senden benden ondan bundan kesilen liraları hiç ederken, savundukları yahut çığırdıkları tek slogan bugün de olduğu gibi "kınıyoruz", "protesto ediyoruz" benzeri eşek osurur yel götürür parodileriydi. bugün akbank'tan sizin deyiminizle "şutlanıp, tekmeyi yiyen" onca eğitimli çalışanın hakkını savunacak ulvi bir mertebeye ulaşmaları mümkün değildi asla, gösterilen tepkinin de nedeni buydu zaten. sendika toplantılarına gidip rozet takıp poz vermekle, 2 pankart bastırıp 2 cengaverin eline verip "yürüyün" demekle bir bok yememek arasında nasıl bir fark var, izahatını merak etmekteyim.

    sendikacıların yapacağı iş "akbank'tan 1500 kişi şutlandı, kınıyoruz" demekse, bunu deyip sırıtarak arkalarına yaslanacaklarsa, arkalarına yaslanıp arkalarındakinden "aferin" almaksa amaçları eğer, hiç konuşmasınlar daha iyi. konuşmasınlar ki işsiz kalan bunca insan bir de kullanıldıklarını görüp kendilerini daha da aşağılanmış hissetmesin.

    halbuki ne güzel olan biteni izleyip oturuduğun yerden tepki koymak değil mi? buna da şükür demek...

    edit: arkadaş sendikal mücadelenin olması gerekliliği ile saçma bir şekilde yapıldığı gerçekliliğini ayırt edemeyecek durumda imiş. ayırt edebildiği gün kendisine yıldızlı pekiyi vereceğim...
    2 ...
  25. 93.
  26. dr. cüreklibatur adını sevdiği bir abisinden soyadını ise o dönemin ünlü arkın kitabevinden almıştır. cüneyt arkın.
    0 ...
  27. 92.
  28. eğitim-sen'e üye olarak marjinalliğin dibine vurduğunu, eleştirelliğin tavan yaptığını düşünen bir insan.

    (bkz: akbank in 1500 personelini isten cikarmasi)

    (#4248736)

    üstelik tartışılan konuya cevap verebilme yetisini heba ederek tartışmanın tarafının adı altına hönkürmesi de gülünç bir durum. inceleyelim ve görelim:

    solculuğun tatlı sularına yelken açmışken, patron karşıtlığının sarı rengine alerjisi olduğu pek açık, ancak bunun anlamını bilmemesi ya da idrak edemeden yoruma kalkışması işin acı kısmı. kendisi "sarı sendika"nın tanımı pek güzel yazmış, vikipedi gibi oluşumlarla alakadar bir şahsiyet herhalde pek hoş tabi, ancak asıl mevzubahis olanın sendikanın sarısı değil sendikacılığın "kahrolsuuun aaaakbank - şutlaaanan bankaaacı istemiiyoruz " acziyeti ve emekli memur zihniyeti içinde pıtırcıklanarak şekillenmesi olduğunun farkına varamaması. o halde "aga biz sendikacıyız" sevimliliğinin altında, tüm türkiye sendikalarının bir şekilde patronlar ve asıl patron olan devletin acziyetini almadan hareket etmesinin imkansızlığını, hatta acziyet almadan bile nalıncı keseri misali devletin-patronun önünü kendi önüne çektiği ve oradan yontmaya başladığını kendisine anlatmak zorunluluk oluyor.

    sorun sistem sorunu bunu bilmeyen yok zaten de, çözüm sistemin içinde şekillenmiş değil. zaten sistemin içinde elimine olmasını isteyen de sarı olmadığı iddia edilen "sendika anonim şirketleri"miz.

    "kahrolsun", "lanetliyoruz", "atıldılar, kovuldular, sktiri yediler", evet işte budur mücadele dediğiniz, hayat boyu sürmesini dilediğiniz ve bir halta yaradığını düşündüğünüz. kendi çıkarı ve gösterişi için sözde savunduklarını iddia ettikleri "çalışan"ların haklarını ancak bu şekilde savunabilir güzide sendikalarımız, ancak budur mücadelesi. zararı yoktur, maliyeti iki sopa, bir düz beyaz kumaş (pankart için), birkaç kutu boyadır. boyaların devlet malzeme ofisi'nden hiç edilmesi zaruridir. sendikacı ağaları aynalı camların ardından seyrederken kendini oradan oraya atan işsizlerin, kağıttan tabut taşıyan, zurna çalıp halay çeken mağdurların halini eminim en büyük hayalleridir çalışanın hakkını müdaafa etmek.

    atı alan üsküdarı geçti derkenki mantık buydu ama anlaşılamadı. kurulmuş düzene ayak uyduranlar taş atmadan kolunu yordu, bir de sistem eleştirisi yaptı aklınca.

    mc donalds'ta cep harçlığı biriktirmek için çalışan gençlerin fotoğrafını çekip "işte o" şeklinde kampüsünte afişe eden burjuva çocuğu tatlı su solcularından bir farkınız kalmıyor. mücadeleniz yırtık bir pankart ve hakkını savunduğunuzdan dem vurduğunuz çalışanların gururunu "rencide" eden söylemler. eylem yok, karşıtlık ve mücadele slogandan ibaret. nasıl olsa "atıldı" onca çalışan, kıçına tekmeyi yedi değil mi? ve nasıl olsa devlet pişpişler memurunu, iş garantisi hazır, krizden etkilenme yok. atılma da yok!

    ülke yansa da üstünde sucuk kızartsak değil mi? ne de sever işini bilen memurum...
    3 ...
  29. 91.
  30. fikirleri yazdıklarını okuyarak gayet net öğrenilebilecek yazar.

    (bkz: pkk/#4134777)
    1 ...
  31. 90.
  32. hukuk devleti edebiyatını çok sevdiği belli olan ama çok basit ve sadece tek cümlelik sorulara yanıt vermesi beklenen kişi.

    - feodal kürt yönetim düzeni hakkında ne düşünüyor?

    - berdel vs gibi abuk uygulamalar karşısında fikri ne?
    3 ...
  33. 89.
  34. (bkz: pkk nin kurt kokenli vatandaslara zarar vermesi/#4201611)

    kimsenin kendisi için bi' yerlerini kırmasını istemeyen yazar. mütemadiyen tekrarlanan "hukuk devleti" lâfzını türkiye'deki uygulamalara göre değil, türkiye'nin de altına imza attığı uluslararası hukukî temayüllere göre değerlendiriyor. zaten türkiye'nin yapması gereken de bu, zîra bu metinlerin altına imza atıp "yaşasın türkiye çağdaş bir ülke oldu" diyen kendisi değil.

    suça ve suçluya övgü düzenlerin kendisini pkk ile ilişkilendirme gayreti de mânidardır.
    2 ...
  35. 88.
  36. enteresan bir adam. yazdıklarını takip ediyorum nerde bi pkklılara verilmiş ayar, bu vatandaş hemen orda bitiyor. nerde kürt terörizmini eleştiren bir yazı, hoop bu eleman orda. meslek olarak avukat mıdır yoksa şartlı refleks sahibi de ondan mı yapıyor anlamadım...bir tane de pkk nın terörist eylemlerini kınayan bir entrysini göriim ya da feodal kürt düzenini eleştiren ya da 12-13 yaşındaki kızların berdelle bilmem ne bok ile satılmalarını kınayan bir entrysini göriim aha bu sol taraftaki azı dişimi kırıcam.
    8 ...
  37. 87.
  38. dersim yolcusu yazar. unutmadan bilet almaya gittiğinde tunceli demeyi unutma yarı yolda kalırsın zira senden başka bilen yoktur dersim denilen yeri.
    5 ...
  39. 86.
  40. sözlüğümüzün sağlam yazarlarından birisi.pkk'li demedik kimse bırakmadılar sözlükte aldırmasın yazarıdır. kimin, ne olduğunu bilen biliyor.o kişilere göre devrimci olmak ,demokrat olmak ,hatta solcu olmak zaten pkk'li olmaktır.
    3 ...
  41. 85.
  42. "vurmayın küçücük çocuğa" yazarı. o değil de küçük emrah acındırmasının ne olduğunu merak edenlerin yazarın iletilerine bakması yeterli olur.

    not : burada küçük emrah'tan kasıt sadece öksüz edebiyatıdır. sözlerimi çarpıtarak beni de çaylak yapacaklardan rica olunur.
    6 ...
  43. 86.
  44. ilgi ve dikkat çekebilmek maksatlı yaptığı "ben gidiyorum ritüeli"ni başarıyla tamamlamış, ama tabii ki gitmemiş olan yazar.

    biz zaten kendisinin gitmeyeceğini veya evveliyatından "ben gidiyorum ritüeli" düzenleyeceğini biliyorduk. samimiyetine olan güvensizliğimizi haklı çıkarttığı için teşekkürler.

    (bkz: kontratak/#4178910)
    11 ...
  45. 85.
  46. bütünselliğinden koparılmak için özenle kırpılan metinleri olan yazar.

    (bkz: pkk ya karsi cikana fasist diyen zihniyet/#4197178)
    5 ...
  47. 84.
  48. (#4146288) entrisiyle güle güle git bu sözlükten dediğim kürt faşisti yazıktır senin gibi yazara harcama kendini buralar da git dağa falan çık sen yazarı.
    14 ...
© 2025 uludağ sözlük