muhteşem bir tan şarkısı; 27 aralık için özel olarak bestelemiş sanki...
Tek başıma dört duvar
Sanki mevsim hep bana sonbahar
O duvarlarda seninle mutlu mesut
Günlerin resmi var...
kokun sinmiş odama; çıkmıyor işte... güldüğümüz yaptığımız her şey; gitmiyor gözümün önünden... şimdi tek başıma; şişelerle bakıyorum duvarlara...
Resimlerin hep güleç
Üzgün olan bir tane var,
Haydi seç...
Senin aldığın çerçevenin
içinde mutsuzum yalnızım...
resimlerimize bakıyorum kayıtlı olan; hani izmit'te çektiklerimiz... gözlerim doluyor... kapatıyorum sonra... aynı karede görünce bizi; yine söylüyorum aslında imkansız olmadığımızı...
Bugün bir başka yüreğim yanıyor,
Kendimden önce merak ediyor soruyorum
Başka ellerde belki de mutlusun
Bense seninle gittiğin yerde duruyorum...
bugün; birinci senemiz olacaktı... hatta şu dakikalar... ilk seni seviyorum'du... ilk gecemizdi... tam bir sene geçmiş üzerinden ama hala dün gibi aklımda, kulağıma seni seviyorum deyişin ve benim ilkinde duymamazlıktan gelişim... sonra daha fazla karşı koyamayıp; benim de sana söyleyişim...
ben hala aynı yataktayım ama üşüyorum... ısıtsana beni... ruhunu örtsene üzerime...
Bugün senin doğum günündü,
Ömrüm yıllara bölündü
Ruhumu teninle boyadım,
Evimdir kokunla yaşadığım...
bugün... 27 aralık... senin doğum günün... ömrümün, uzadığını sandığım ama aslında kısaldığı günün yıldönümü... papatya'm... her nefeste kokun geliyor... her gözde gözlerini arıyorum... çıkamıyorum da bir yere, kalabalık boğuyor artık beni...
Bu da sana hediyem alırsan,
Aklının bi yerinde dursun,
Unutma yaşıyor olursam aynı adreste bulursun...
bugün 27 aralık... doğum günün... çok düşündüm; o numarasını bulduğum çiçekçiyi aramayı, sana bir demet papatya yollamayı... bir hafta hediye de baktım sana... bugün maaşımı aldım; atlayıp otobüse gelmeyi de düşündüm... vazgeçtim hepsinden... cesaretim yok hiçbirini yapmaya... benden önce birisinin çiçek gönderme ihtimalinden, hediyeyi kendisinin getirmesinden korkuyorum... korkmadan yapabildiğim tek şeyi yapıyorum; yazıyorum...
Bugün senin doğumgünündü adettendir,
Bunca yıllık ömrümü,
Sende kalan gönlümü,
Yüzümdeki kırık tebessümle topladım...
bugün 27 aralık... doğum günün... söyleyemiyorum çok fazla şey... ne söylersen söyleyeyim, ne yazarsam yazayım; aklım sende... yaptığım kavgaların sebebi de buydu... mantığım yok benim biliyorsun... hani çok zekisin derdin ya; yok öyle bir şey... farkında değilmişim neye sahip olduğumun... şimdi anlıyorum, çok geçmiş...
Hediye yaptım.
Kendim getirir verirdim ama
Bende kalan tek vasfım gurur yaptım asla silemedim
Yine gözümde bi damla yaşsın
YENi YAŞIN KUTLU OLSUN AŞKIM...
bugün 27 aralık... doğum günün... iyi ki doğdun papatya'm... iyi ki varsın... iyi ki tanıdım seni... ama keşke; ama keşke böyle olmasaydı...
cevap vereceğini bilsem arayacağım... açmazsın ki...
söylesem sana ne kadar sevdiğimi... bu kadar acı çektiğimi; dönmezsin ki...
inanmazsın ki... zaten hiç inanmadın ki...
belki de ben inandıramadım...
bugün 27 aralık... doğum günün...
iyi ki doğdun papatya'm... iyi ki var oldun...
bu yıl aileden, arkadaslardan, dogup büyünülen şehirden, tanıdık bildik kokular ve seslerden uzakta geçirilendir. iyi ki dogmuşum. gördün mü 23 olmuşum.
hediye almanın güzelliğini sadece sevdiğin insanların yanında olduklarını bilmenin ikinci plana atabileceği bir gündür nitekim ben bu gün bunu yaşamışımdır.
kendinizinkini unutsanız da olur; ancak, sağlığınız, kafanız, ruh haliniz de müsaitse, değer verdiğiniz insanlarınkini unutmak olmaz.
unutsanız n'olcak peki? bir şey olmayacak pek tabii ki. verdiğiniz değer azalmayacak. kınanmayacaksınız da. hiçbir şey değişmeyecek. ama karşıdakinin beklentisini de karşılamış olmayacaksınız.
eş, dost, aile seferber olur sizin için.. hele benim gibi şanslıysanız, doğum günü akşamı çalan kapıyı açtığınızda yirmi kuzeninizi kapı ardında serenat yaparken görüp dumur olabilirsiniz ama bunun etkisi en fazla bir saat sürer.. sonra yine dalıp gider insan.. herkes gülüp oynarken, sessizce balkona çıkıp akşamın serinliğinde yalnız başına bi sigara yakarsın.. sigara bittiğinde, dünyaya koca bi siktir çeker, oynaman gereken oyunu oynamaya devam edersin.. velhasıl diğer günlerden pek bi farkı yoktur..
ceylan'ın sesiyle daha da etkileyici olan şarkının adıdır.
şimdi sen hayatımdan.
şimdi sen bugünümden, yarınımdan.
çıkıp gittin öyle mi?
sevmek dediğin böyle mi?
bugün benim doğum günüm .
sen olmadan kutluyorum .
ayrılık bana hediyen .
aldım kabul ediyorum...
hep bir süprizle karşılaşmayı bekleyen yazarın asla süprizle karşılaşmadığı bir yere gidelim pasta keselim al buda hediyen şeklinde geçen hiç yoktan iyidir denilesi mühim gün.
kayalarında dalgalar köpürür
bugün doğum günün sevgilim
ve ben senin hiçbir şeyinim
sert içkiler kaçırıp soluk boruma
bir ölümü arzulamakken dileğim
mektuplar yazmaya da varmıyor elim
elim elin üstünde durmadı
ama koşup sarılırken
fısıldadığımda ismini yani
sendin düşümde süslediğim
h içimdekini öldür
bugün doğumgünün sevgilim
telefonlara gidip gidip dönüyor elim
unuttun diyeceksin belki
belki üzüleceksin inadına
içine dostluğun küllerini çekeceksin
sana bin kez söylediğimi
sen bir kez işitmedin
fısıltıların içinden
kendi kaderini seçeceksin *
yıllar geçtikçe ve artık büyümediğini sadece yaşlandığını gördükçe daha bir hüzünlü olan geçen günlerdir. eskiden olsa bugünün gelmesini iple çeker, doğum günü partileri organize edersiniz. şimdilerde bir kaç samimi arkadaşla geçiştirilen bir an önce bitmesi istenen gün olup çıkıverir. **
''way dile way dile way dile way way way'' diye başlayan şahane bir ahmet kaya türküsüdür.
insanların yüzlerini göremiyorum,
Boğazım düğüm düğüm çözemiyorum.
insanların yüzlerini göremiyorum,
Boğazım düğüm düğüm çözemiyorum.
istesem de yanına gelemiyorum.
tutsam şu karanlığı, tutsamda yırtsam
ah elim tutuşmasa elini tutsam
susmasan konuşsan sesini duysam
tutsam güzel yüzünü bağrıma bassam
Doğum günüm bugün, doğum günüm gülüm, doğum günüm diyorsum
Doğum günüm gülüm, doğum günüm bugün, doğum günüm diyorsum
doğum günün kutlu olsun mutlu ol senelerce
sana boncuktan kuş yaptım konacak pencerene
karakollar benı alır sorgular gecelerce
hiç bekleme belki gelmem gelemem senelerce
doğum günün kutlu olsun mutlu ol senelerce
sana boncuktan kuş yaptım konacak pencerene
karakollar benı alır sorgular gecelerce
hiç bekleme belki gelmem gelemem senelerce
ilkinde mutlu olacağına inandığın bi hayata adım attığın,
büyüyünce hayatının tam da ne kadar b*ktan olduğunu dü$ünmeye ba$ladıgın günlerde, sadece var oldugun için, yanında oldugun için mutlu olan, onların hayatına bir $eyler kattığını hissettiren, seni gerçekten seven insanların iyiki varsın dediği varlığını kutladığı gün.
zaman zaman neden geldim bu dünyaya tripleriyle lanet edilen, dünya üzerindeki tüm politik , maddi zorluklar, terör ve bölünme gibi sorunlardan habersiz ölüme atılan ilk adımdır. *
belli bir yaştan sonra insanı hüzünlere zerkeden gündür.
Bugün doğumgünüm dersin o yaşlarda. Ve gelecek için hazırlanacak pek birşey de kalmamıştır artık. Bir takvim yaprağı düşmüş bir adım daha atmışssındır sonuna. Ve koca bir yaş daha devirmişsindir.
Gözün hep geridedir, arkanda bıraktıklarında. Hatırlarsın 18. doğumgününde kendi kendine verdiğin ama hiç birini tutamadığın sözleri. 22. sinde dağları sen yaratmışsındır, kimse sana karışamaz, tek bir laf bile edemez hissedersin. Annen ve baban dahil.
25. sinde sırtında yükler ağırlaşmıştır ve doğan gereğidir bazı konularda ciddi düşünmek.
30. da bazı şeylerin kaçışının olmadığını anlarsın. Daha dikkat edersin sağlığına ve özlemeye başlarsın boşa geçmiş yıllarını ve bir kere bile sevdiğini söyleyemeden kaybettiklerini.
Ve işte yaş 35.
yolun yarısıdır artık. Herkes mutludur senden başka. Senin içinde ise tarif edilmez bir korku vardır, Biliyorsundur çünkü.
Hayat doğumgünü pastasının üzerindeki mumlar gibidir. Bir püfff! kadar yakındır sonun.
Dünyaya merhaba dediğimiz gün. Bugün benim doğumgünüm,gönül istiyor ki bu gece şişenin dibini bulmak,gönül istiyor ki geçmişe dönüp bütün hataların anasına sövmek... Neolurdu şu gelen çiçekleri gönderen sen olsaydın da şişenin dibini seninle bulsaydık.
insanın anne ile biyolojik bağlantısının bittiği gündür. dünyadaki insanların azınlık sayılabilecek bir kısmı bugünün yıldönümünü kutlamaya heveslidir. oysa herhangi bir gündür.*
