ararsanız bulamayacağınız, lakin aramadığınız taktirde tak diye karşınıza çıkabilen insandır. önemli olan bulmak değil, onu kazanabilmektir. ben kazanamadım. sayısalı tutturup bileti kaybetmek gibi bir şey...
bulunması imkansız bir insandır, arayan kişi sadece kendi kendini doğruladığı için asıl doğru olan kendisidir, her insanın bir eyrisi ve hatası vardır, eyer doğru insanı bulduk dediyimiz zaman bilinki kendimizden taviz vermişizdir.
adeta sizin için yaratılmış, mükemmel uyumlu sizi daha önce kimsenin sevmediği kadar seven en az sizin kadar aşık kişi. birlikte yuva kurulacak yegane insan. (bkz: evlenme teklifi)
kırk yılda bir karşınıza çıkan ama kendinden başını kaldırıp sizi farkedemeyen kişiyse yanlış kişi olurmuş bunlar.* Bir rivayete göre zaten sizi hiç üzmezmiş, kırmazmış, pamukmuş o.
daha minik bir çocukken kafamızda canlandırmaya başladığımız, hep hayaline tutunduğumuz, ondan yaşama gücü aldığımız, yokluğuna ağladığımız, bir gün geleceğine inandığımız, o sanarak yanlış kişilere bulaşıp, canımızı acıttığımız, aradan yıllar geçse bile her daim bizim için en özel olan hayali kişi.
eğer şansımız varsa onunla karşılaştığımız, onu görür görmez, o olduğunu anladığımız, dünyanın en mutlu kişisi olmamızı sağlayan, onu elimizde tutmak için canımızı bile vermeye hazır olduğumuz, onsuz olmayı düşünemediğimiz hayat arkadaşı, beklenen insan, doğru kişi.