gerçek aşkların azaldığı hatta yok olduğudu bu dönemde gerçek doslugun varlığına inanmak ta güç kılınıyor. ben tövbe ettim dost sandığım insanın ne olduğunu görünce.daha da dostum olmadı, olmayacak.
güvenmeye güveni kalmıyor insanın, benliği gidiyor, yok olunuyor. bazen insanın kendisinden bile şüphelenebildiği bu devirde, başkalarına gövenip kendisini emanet etmek niye?
bazen diyorsunuz ya! ''oldu, işte bu benim dostum olacak insan'' diye, değil.. bekle göreceksin... elbet onun da gitmeye yer bulacağı bir kör nokta olacaktır.
ama inanıyor işte insan, ihtiyaç duyuyor böyle bi güvene, sıcaklığa.
yalnızlık zor be arkadaş!! yalnız kalmaya korkuyor insan...ama en iyi dostumuz işte ''yalnızlık''.
sevmeye çalışıyorum onu...
kendine yeni 'kanka'lar bulduğunda onlarla gezip yolda karşılaştığınızda sizi tanımamazlıktan gelip kafasını çevirdiği,arkanızdan da yanındakilere sizi gösterip kahkaha attığı zaman..
Berbattır..Hainliktir..Büyük bir çöküş yaşatır insana daha sonrada hırs..Hırs insanı besler karşılığını fevkaladenin fevkinde çıkarır..Dost pişman olur ama artık o "hiç"tir senin gözünde hiçlikten ötesine gidemez..
O gün okula gitmemişsindir. Ve ertesi gün sınavın vardır. Okula gitmediğin gün hoca sınıftakilere ders notlarını verir. Tabi senin elinde ne bir not ne başka bir şey vardır.
Dostuna(!) hocanın verdiği notları msn'den sana yazmasını istersin yazmaz. Seni başından savar. **
sürekli ''sana en yakın benim, benden başka arkadaşın yok, ben en iyisiyim'' vs. gibi saçma sapan şeyler söyleyip,kendini bulunmaz hint kumaşı zannettiği ve sizinle ilgili her olaya atlayabileceğini sandığını farkettiğiniz zamandır.