türkiye'deki çiftliklerde üretilen domuz etinin yarısı avrupa ülkelerine ihraç edilmektedir. diğer yarısının ise helal! yollardan iç piyasaya sürüldüğünden adım gibi eminim.
domuz eti gayet güzel ve tatlı bir et olmakla birlikte toplum arasında çok büyük bir yanılgı vardır. domuz eti insan sağlığına zararlı olsaydı; domuz etiyle beslenen amerika ve avrupa ülkelerinde ölüm oranları bizden düşük, ortalama insan ömrü bizden uzun olmazdı.
sosisi ve konservesi bir boka benzemezken pastırması şahanedir fakat yinede bir kayseri pastırmasının yerini asla tutamaz.
ayrıca;
zinanın anasını siken, üçkağatçılığın kralını yapan, haysiyetsiz ve müslüman 'bazı' kişilerin iş domuz etine gelince 'haramdır kardeş' demesi ile gülmekten yaran hadisedir. iş iradeye gelince elbette domuz etini yememek basit bir konudur.
fakat domuz etini yemeyene müslüman demek, edepli müslümanlara yapılan büyük bir hakarettir. bu yüzden domuz etini müslümanlık 'şartı' gibi görmek bir hatadır.
arada bir seks yapabilirsin (en azından herkes bilmeyebilir), arada bir içki içebilirsin (sonuçta içki eski tarihlerden ((osmanlı ve selçuklular)) beri içilen bir şey), içki ve seks aleni olmayabilir; domuz eti ise yurtdışında olduğunuz zaman çoğunlukla restaurantta yemek yediğiniz için göze çarpar. bir diğer neden ise domuz eti olayı farklı çünkü bizim müslüman olduğumuzu ifade eden, belirten en şiddetli, belli ki de tek sembolik değer , onu da kaybedersek, artık kültürel veya geleneksel bir islama sahip olduğumuz anlama gelir.öz kaybedilmeye görsün, gerisi de çorap söküğü gibi gelir. bazen yurtdışına gittiğimizde bazı arkadaşların biz domuz eti yeriz bizim için problem olmaz dediği zaman içimi bir sızı kaplar. Şunu da belirteyim daha önce istemeden de olsa domuz eti yemek zorunda kaldım, diğer etlerden tat olarak bir farkını göremedim, ama mcdonalds'ta kahvaltıda verilen domuz çok pis kokuyordu, tabi ki bunu yemedim. neden iki domuz eti arasında bu kadar fark vardı, onu da ben anlamadım, acaba birisi suda pişirildiği için mi? Neyse yine de tercih sizin, sadece hissettiklerimi paylaştım.
kıyameti koparmaya gerek yok. yasak olmasada yiyemeyiz biz türkler kuzu dana türü kalite et dururken domuz eti gerçekten pek bir saman gibi oluyor. şunu da söyleyelimki domuz eti dünyanın çok büyük bir bölümünün et ihtiyacını karşılıyor. insanları doyuran ana besinlerden biri yani et türünde.
yurtdışına çıkarsam bol miktarda tüketeceğim et. hayalimdeki tadı ona yükledim, çizgi filmlerde tüketilen etin bende yarattığı lezzet algısına ulaşmayı umuyorum.
bakteri oranı en yüksek ettir. çok pişirilse dahi içinde ısıya dayanıklı mikro organizmaların varlığına rastlanmıştır. sebebi ise çamurdaki hayvan pisliğinde bulunan bakterilerdir.bunlar insan sağlığına da zararlıdır.
+Ne yiyeceksin toplu igne sana batsin?
-(Menüye bakmadan hızlı cevap) vejeteryan pizza.
+whyyy? (bu kız sürekli whyyy deyip duruyor oto boka whyy)
-müslümanlar domuz eti yemezler.
+whyyy?
-çünkü günah. içki de günah sen içtiğime bakma (bu kısmı içimden söyledim)
+interesting.
+sen soğan seviyor musun? (bu sorunun nedeni vejeteryan pizzanın neredeyse sadece soğandan oluşması)
-evet ben türküm. türkler soğana bayılırlar. sen seviyor musun?
+hayır sevmiyorum. ben domuz etini çok seviyorum. çok güzel bence. denemek ister misin?
-aslında merak etmiyor değilim. (içimden de lan napıyorsun diyorum kendime ama hem merak ediyorum hem de kızın kafasında büyük bir önyargı oluşturmak istemiyorum, gerçi Hindistan'ı bile bilmeyen bir kızın kafasında önyargı oluştursam ne de? kalbi iyi kızcağızın)
velhasıl kelam çok ama çok küçük bir parça yedim. kokmuyordu. normal etten farkı da yoktu gayet iyiydi. kendimi kötü falan da hissetmedim.
sonra bir kaç gün geçti. türk arkadaşlarla gecenin 12'si 1'i gibi dışarı çıktık. Açık olan her yerde yemek bitmiş. Sonunda bir yerde yemek bulduk ama bulduğumuz yemek sandviç. Şimdi 3 çeşit sandviç vardı bir tanesinin üzerinde ne yazıyordu bilmiyorum, diğerinin üzerinde salami 3.sünün üzerinde de bacon yazıyordu. Bacon olanı direk eledim. Yanımdaki arkadaşlardan birine dedim ki şunu mu alsam bunu mu dedim dedi salami olan daha mantıklı duruyor onu al dedi ama ben çok gittim geldim düşündüm yani, dedim alayım hani porc olsa yazar. Neyse aldım yiyorum.
Burada yazar dipnot düşüyor: size tavsiye yurtdışına gidince türk mürk aramayın diliniz yoksa da sıkın götünüzü öğrenin vallah ne gelirse başınıza onlardan geliyor (bu olay için söylemiyorum sadece) uzak durun türklerden yurtdışında. ne demişler gurbette türk türkü .... (anladınız siz)
Yerken diğer arkadaşın teki onun içinde domuz eti var mı dedi? bak şimdi sorulcak soru mu bu? dedim yok herhalde üzerinde salami yazıyordu. sonra araya başka bir arkadaş girdi konuşuyoruz. bu gene döndü şimdi onun içinde domuz eti var mı var mı sen onu söyle dedi? bok var içinde diyecektim de tövbe nimet demedim bir şey. bakayım içindekilere dedim. (bu arada alırken içindekiler kısmına bakamazdım çünkü tezgah arkasındaydı ve içindekiler kısmını okumanız için elinize alıp gözünüzün dibine sokmanız lazım.) bir baktım salamın içinde ½12'lik porc var. Bir kahkaha attım. evet varmış diye ama o kadar açım ki bütün gün bir şey yememişim. bir de bunların beni yemeğe çağırması gerekiyordu, çağırmamışlar ben onları beklemişim gece 1 olmuş artık napayım içinde en az domuz eti olan ürünü bulabilmişim yemek zorundayım.
Bu böyle ben içinde domuz eti varmış deyince rengi ruhu bir attı, bana bir bozuldu. Ben dedim mecburum yemek zorundayım açım ben dedim. Hani vardırya dersiniz yaa şöyle salak salak tripler yapacağına ağzına geleni söylese bundan daha az kırıcı olur diye, işte öyle davrandı. (bkz: sikimden aşağı kasımpaşa)
neyse ama o davranış beni çok rahatsız etmiş olacak, domuz eti yiyemiyorum çok rahatsız oluyorum ve onu yedikten sonraki gün tüm gün başım ağrıdı ve ağzımdaki tadı almak için bir şeyler yiyip durdum. haa yerken tadı nasıldı? gayet güzeldi.
ayten:fehmi koş bizim geçen gittiğimiz restorantın etleri kaçakmış haberlerde gösteriyo koşşşşşş
fehmi:domuz etimiymiş yoksa eyvah gitti din iman elden
ayten:yok yok eşek etiymiş ayyyyyyy ben bi daha et met yiyemem ay midem bulanıyo ay çok kötüyüm
fehmi:oh be domuz eti deilmiş ya allaha bin şükür dinden imandan çıkmayalım şimdi bi tabak köfte yüzünden.
türk askerine yedirilendir. ayrıca numunelerden at eti de çıkmış bulunuyor. olay keşan'daki 4'üncü mekanize piyade tugayı'nda zuhur ediyor. işin ilginci de hazirandan beri aynı firma faaliyetini devam ettiriyor.
eti çok lezzetlidir fakat sürekli tüketmemek gerekir zira yağ oranı çok fazladır bu etin dolayısıyla da sağlık sorunlarına yol açabilir sürekli tüketim halinde.
zaten pişerken aldığınız kokusundan ağır bir et olduğunu anlarsınız. güzel marine edilmiş(zeytinyağında olabilir) bir domuz etinin lezzeti de başkadır hani.
vakti zamanında (hristiyan) bir öğretmen tarafından müslümanların domuz eti yemeyerek hayvan ayrımcılığı yaptığı trajikomik "suçlamasına" vesile olan hayvan eti. domuza kimi daha çok sevidiğini soracak olursak cevabi belli gibi.
başıma bir şey gelmeyecekse 15tl/kg olan domuz eti yemek istiyorum. müslüman kardeşler 30tl/kg eti sata dursun. yeter kazık yediğimiz. ama şimdi bir kuzu pirzolasıyla bokunu yiyen domuz eti bir mi? laf ettim bende he. o değilde en iyisi tavuk eti yine. peh.
