K= evladım müsait yerde indirimisin.
Ş= buyur hanımabla der yavaşlar ama tam olarak durmaz yavaş yavaş ilerlermeye deva eder.
K= paraşütlemi atlıycaz pezevenk dursana tam olarak.
gazino bulbulu filminden, muavin aydemir akbaş'tır bu arada;
yolcu: muavin bey müsait bir yerde inebilirmiyim?
muavin: kaptan inecek var.
yolcu: pardon, burası değil galiba, bir ağaç olacaktı.
muavin: devam et kaptan, ağaç olan bir yerde indir. (devam ederler)
yolcu: işte burası, burada ineyim ben.
muavin: kaptan inecek var.
yolcu: şeyy, bu da değilmiş, daha kalın bir ağaç olacaktı.
muavin: kaptan devam et, daha kalın bir ağaçmış. (2-3 defa bu böyle devam eder)
muavin: (ileride 2 gövdeli bir ağacı göstererek) alın bak, çatallı bir ağaç, bununla idare edin artık der ve kadını indirir.
şöför bey rica etsem sizin için müsait bir yerde inebilirmiyim lütfen... `ben öyle diyorum genelde ve herkes deli muamelesi yapıyor.. (bkz: gönül kadını)
sehirden sehire çok farkli emsalleri olan söylemlerdir. bana en gariplerini soracak olursaniz: sagda durak yapar misin, müsait bir yerde kalayim, köseyi dönünce ilerde mrket var o marketten iki sokak sonra indiriver diye siralabilirim. (bkz: bugün ben bunu gördüm)
bir de bu insanların çok çekingen olanları vardır. iki lafı bir araya getirmene bile gerek yok durakta diyecen inecen. ama onu bile yapamaz bu tip.
fısıldıyla inecek var der. sadece yanındaki duyduğu için onu da alır bir sıkıntı. sanki inecek var dese şöför sağa çekip dövecek. la havle...
-*(lan lan evin önüden geçiyoz.. incem desem döver mi acaba? napçam ben şimdi? allah'ım yardım et bana... tamam yapabilirsin hadi olm)*
+*(lan adam incem dedi kaptan duymadı. ben tekrar desem mi acaba? ya incem demediyse... rezil oluruz valla. ya incem dediyse... o zaman durağı kaçırır. bana ne ya ne hali varsa görsün pezevenk)*-
-abi ben geçen durakta incektim ya...
*söyleseydin o zaman hırrım... al burda in...